Türkiye'den Yunan adalarına mülteci akını devam ediyor. Her gün onlarca botla tehlikeli bir yolculuğa çıkan mültecilerin Midilli Adası'na ulaştıktan sonra yaşadıkları sevinç görüntülendi.
Savaş mağduru Suriyeli mültecilerin Türkiye'den Yunan adalarına geçişleri sürüyor. Olumsuz hava koşulları sebebiyle son günlerde art arda meydana gelen kazalarda aralarında çocukların da bulunduğu onlarca kişi, Ege Denizi'nde hayatını kaybediyor. Her gün onlarca botla Ege denizinde tehlikeli bir yolculuğa çıkan mültecilerden Midilli Adası'na ulaşma başarısını gösterenlerin yüzlerinde oluşan tebessüm görüntülendi.
BOTLARDAN TEBESSÜMLE KARAYA ÇIKIYORLAR
Midilli Adası sahillerine yaklaşan mülteci dolu botları ada halkı ile yarımlaşma kuruluşlarından gönüllüler el sallayarak karşılıyor. Aralarında kadın, çocuk, bebek ve yaşlılardan oluşan mültecilerle dolu plastik botlar, önce kıyıya çekiliyor. Hemen ardından ise sırasıyla çocuklar ve kadınlar karaya çıkarılıyor. Güvenli bir şekilde karaya ulaşmanın mutluluğu yüzlerine yansıyan mülteci kadınlar, birbirlerine sarılarak ilk sınavı başarı ile atlatmanın sevincini yaşıyor. Görüntülere, hayatını kaybeden onlarcasından biri olmamanın sevinci, özellikle de çocukların yüzlerine yansıyor.
Dalgalar sebebiyle su dolan bottan inen son mültecinin düşen ayakkabılarını alması da bir başka detay olarak kayda geçiyor.
Bir bot tam olarak boşaltılmadan kıyıya yanaşan bir başkasında da aynı telaş yaşanıyor. Kıyıya güvenli şekilde ulaşma şansını elde eden mülteciler birbirine sarılarak sevinçlerini paylaşıyor.
Her gün onlarca kez tekrarlanan bu görüntülerin ardından mülteciler, yaktıkları ateşin etrafına toplanarak hem hem dinleniyor hem de ıslanan elbiselerini kurutuyor. Daha sonra Midilli'nin Moria kampına götürülerek burada resmi kayıtları yapılıyor. İhtiyaçları giderilmeye çalışılan mülteciler, Atina ya da Kavala'ya heraket edecek ilk yolcu gemisi ile adadan ayrılıyorlar.
DUALARLA TEHLİKELİ YOLCULUĞA ÇIKTILAR
Bir kısım umut yolcusu da Sakız Adası'na en yakın noktalardan Çeşme'nin Çiftlikköy Mahallesi'ndeki koylara gün doğmadan geldi.
Çoğunluğu çocuklu ailelerden oluşan gruptakiler, araçların bagajlarından çıkardıkları bot ve motorları, deniz kıyısına taşıdı. Burada erkekler, el birliğiyle botları şişirip suya indirdi ve ardından motorları taktı.
Bota binişlerde, güvenlik güçlerine yakalanmamak için acele edilmesi nedeniyle, arbede hatta zaman zaman yumruklaşmalar yaşandı. Biniş sırasındaki itiş kakış nedeniyle bazı çocukların düştüğü ve kalabalıkta sıkıştığı gözlendi.
Botların kapasitesinin çok üzerinde insanla doldurulması sonrası dua ederek yola çıkan aralarında çocukların da bulunduğu sığınmacılardan bir bölümünün can yeleği ve şambrelinin dahi olmadığı görüldü.
Duaya çocuklar da katıldı
Kıyıda bir sonraki botun şişirilmesini bekleyen insanların da yola çıkanlar için dua ettikleri, çocukların da bu duaya katıldıkları gözlendi.
Botlardan bazıları, aşırı doluluk nedeniyle geri dönerek sığınmacı sayısı azaltılıp tekrar yola çıktı. Bazı sığınmacılar ise havanın bozuk olduğunu, daha sonra şansını deneyeceğini söyleyerek geri döndü.
Sığınmacıların özellikle sabahın erken saatlerinde denizin sakin olmasından faydalanmaya çalıştıkları gözlendi ancak bu sabah ilk botlar ayrıldıktan kısa bir süre sonra rüzgarın şiddetini artırdığı, dalga boyunun yükseldiği de dikkati çekti.
Almanya'ya gitmek istediğini söyleyen 24 yaşındaki Afganistan uyruklu Necip Karvan, 3 yıldır Türkiye'de yaşadığını, çalışarak bu yolculuk için para biriktirdiğini ve ne olursa olsun Avrupa'ya gitmek istediğini söyledi.
Bu yolculuk için annesini, babasını ve nişanlısını bırakıp geldiğini dile getiren Karvan, ''Ülkemizi elimizden aldılar. Biz mecbur kaldık. Tehlikeli olduğunu biliyoruz ama mecburuz. Küçük çocuklar ölüyor ama bu bizim suçumuz değil'' diye konuştu.
Afganistan uyruklu 20 yaşındaki Arash Mukaddem de ülkesinde iş olmadığını savaş nedeniyle önce Türkiye'ye geldiğini, buradan Yunanistan'a, oradan da Almanya'ya gitmek istediğini söyledi.
İsmini vermek istemeyen bir sığınmacı ise halen Çeşme'de bin civarında Suriye, Afganistan, İran ve Pakistan uyruklu sığınmacının karşıya geçmek için fırsat kolladığını belirtti.
Kaçmak isteyenlerin Çeşme'de boş durumdaki yazlık inşaatlarında kaldığını, soğuktan korunmak için odun toplayarak ateş yaktığını anlatan sığınmacı, insanların bir an önce karşı kıyıya geçmek için tüm riskleri göze alarak yola çıktığını anlattı.
BU SABAH YENİ BİR KAZA DAHA
Bu arada son günlerde artış kaydeden Ege Denizi'ndeki mülteci facialarına biri yenisi daha eklendi. 7 şiddetinde rüzgarın etkili olduğu Midilli açıklarında bir bot battı. Şimdiye kadar 2 mültecinin kayıp olduğu bildirilirken, Frontex, sahil güvenlik ve Puma tipi helikopterin aramaları sürüyor.
EGE, 2 AYDA 100 ÇOCUĞA MEZAR OLDU
Son 2 ayda 100 civarında bebek ve çocuk Ege'de hayatını kaybetti. Soğuk hava ve dalgalı denizin de etkisiyle sadece son 2 günde Ege'de meydana gelen 7 farklı kazada (Midilli, Rodos, Samos, Kilimli adaları) yaşamını yitiren çocuk sayısı 31 oldu. Son 3 günde hayatını kaybedenlerin sayısı ise toplamda 43. Kayıp olanların tam sayısı ise bilinmiyor. Midilli Adası Belediye Başkanı Spiros Galinos, Avrupa Birliği (AB) ve Türkiye'nin acilen girişimde bulunmasını istedi.
MİDİLLİ'DEN ATİNA'YA NAKİLLER SÜRÜYOR
Öte yandan adalardan Atina'ya mülteci nakilleri sürüyor. Bugün sabah saatlerinde Pire limanına iki yolcu gemisi ile toplam 2 bin 682 kişi ulaştırıldı. İlk gemi Midilli'den bin 990, bir diğeri ise Sakız ve Midilli'den 6 yüz 92 mülteciyi Atina'ya ulaştırdı.
Birleşmiş Milletler (BM), bu yılın başından 20 Ekim'e kadar Yunanistan'a giriş yapan mülteci sayısı 502 bine ulaştığını açıklamıştı. Son günlerde gerçekleşen girişlerle bu sayının 550 bine yaklaştığı tahmin ediliyor.
BM, yıl sonuna kadar 700 bin mültecinin Akdeniz ve Ege deniz yolunu kullanarak Avrupa'ya geçeceğini tahmin etti. Bir o kadar mültecinin de 2016 yılında Avrupa'ya ulaşması bekleniyor. Cenevre'deki Uluslararası Göç Örgütü'nün (IOM) ağustos ayı verilerine göre sadece bu yıl Akdeniz'de 2 bin kişi hayatını kaybetti.












Deniz Haber Ajansı






























