Sayın Bakan; göreve geldiğiniz günden, bugüne kadar yaptığınız icraatlar, ülkemizin kalkınmasına büyük katkı sağlamış, adınız tarihin sayfalarına kazınmıştır.

89 yıllık cumhuriyet tarihinin hizmet konusunda ve projeler nezdinde başarılı Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı olduğunuz, taraflı tarafsız her kesimin kabul ettiği bir gerçektir.

Özellikle, Türk denizcilik sektörünün ufkunun açılmasına katkınız olmuştur.

Son günlerde kendi imzamla yayınladığım haberleri yakından takip ettiğinizi biliyorum. Yazdığım yazılarda, hiçbir şekilde iftira veya zan yoktur. Bu konuyu sizlere kısaca izah etmek isterim.

Eski Denizcilik Müsteşarı Hasan Naiboğlu’nun son kez katıldığı İMEAK DTO Meslek Komiteleri toplantısında, kürsüye gelen bir meclis üyesi, belgeli olarak Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü’nde bazı rüşvet olayların olduğunu dile getirmiş ve yanlışlıkları ifade etmiştir.

Konuşulan bu konuları gazeteci olmama rağmen, Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü’ne zarar vereceğini düşünerek kaleme almadım. Bu çok ağır ithamları bir dosya halinde Genel Müdür Salih Orakcı’ya bildirdim. Hatta makamında yaptığımız bir görüşmede, kendisinin akçeli işlere karışan isimler hakkında, soruşturma açacağını söyledi. Ben bu konuda acil müdahale etmesi gerektiği kaydederek, Şahsınıza zarar verecek olaylardan kaçınması gerektiği söyledim.

Yaklaşık bir-bir buçuk sene önce bu olaylar ile ilgili kendisini bilgilendirmeme rağmen, hiçbir şekilde adım atmamış, göstermelik incelemeler ile bu işi savuşturmuştur. Hatta bazı iddia sahibi acenteleri makamına çağırarak, bu olayların kapanması noktasında telkinde bulunmuştur.

Sayın Bakan;

Bir makam sahibinin ilk sorumluluğu ülkesine, bağlı bulunduğu bakana, daha sonra ise hizmet ettiği sektöredir. Sizi ilerde sıkıntıya sokacak, sektörde ismine olumlu bakılmayan ve bu olayların merkezinde olan birine Genel Müdür Yardımcılığı makamı için referans olması, bardağı taşıran son damla oldu. (Size bu isim hakkında hangi gerekçeleri sunduğunu hala anlamış değilim)

Şahsımın yazdığı yazılara inanmayabilirsiniz. Genel Müdürünüzü bir internet gazetesine kurban vermek istemeyebilirsiniz. Bunu beklemiyorum. Ancak, bu konuları emrinizde bulunan kurum dışı bağımsız birilerine takip ettirebilirsiniz. Benim yazdıklarım buzdağının üstüdür. Çok daha geniş bilgilere ulaşacağınıza inanıyorum.

Sayın Bakan;

Makamınıza ve Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü’ne zarar vermemek adına ve Türk Boğazlarıyla ilgili Türkiye’nin kazanılmış haklarının uluslararası arenada sıkıntıya sokulmaması noktasında, yazılarımın takdirini size sunuyorum. Ancak bu tip olayların takipçisi olacağımı da belirtmek istiyorum.

Sayın Bakan; Size hürmet ve saygım vardır. Takdir, makamınızdadır.