• BIST 9682.55
  • Altın 2427.694
  • Dolar 32.5699
  • Euro 35.0032
  • İstanbul 23 °C
  • Ankara 28 °C
  • İzmir 24 °C
  • Antalya 28 °C
  • Muğla 22 °C
  • Çanakkale 20 °C

Hukuk Devleti Çöktü!

JURNAL

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan çok sinirli.

İstanbul Cumhuriyet Savcılığı’nın talimatı ile başlatılan Rüşvet ve Yolsuzluk Operasyonu’nun kendisi bitirmek için yapıldığına inanıyor. Başbakan Erdoğan’ın akil daneleri, operasyonun dış güçler tarafından organize edildiğine, ikna olmuş durumda.

“Kral Çıplak” diyemeyen danışmanlar, Başbakan Erdoğan’ı yanıltmaya devam ediyor. Ak Parti Yönetimi’nin “Dış Güçler-Halkbank-Cemaat” merkezli iddia edilen komplolar, kamuoyunda taraftar bulmaya başladı. Fethullah Gülen’in bedduasına (Mübahele-Mülaane) sarılan Ak Parti Yönetimi, medyadaki kalemleri ile bunu kaşımaya devam ediyor.

Başbakan Erdoğan’ın anlı-şanlı Başdanışmanı Yiğit Bulut bir televizyon programında yolsuzluğu meşrulaştıran konuşmasında; “İnsan yolsuzluk yapabilir. Hepimiz insanız, ham meyve yemişiz, hepimizin çiğ sütten geldiği açıkça ortada. Ama yolsuzluk yapıldı diye bunu bir hükümete yapıştırmaya çalışmak, bunu siyasi bir otoriteye yapıştırmak, bunu bir başbakana yapıştırmaya çalışmak işte işin operasyon kısmı burası. Yolsuzluk var mıdır, yok mudur? Onu tartışmıyorum. Kim yaptıysa en ağır cezayı çeksin” diyerek, bir anlamda meşrulaştırdığı rüşvet ve yolsuzluğun itirafını da yapmış oluyor.

Başbakan Erdoğan’ın çocuklarının isim babalığı yaptığı Nagehan Alçı’nın itirafı ise evler şenlik boyutta. CNN Türk'te yayınlanan Dört Bir Taraf isimli programda konuşan Nagehan Alçı "Keşke bakanların alabileceği rüşvet minimuma indirilebilse” diyerek, hem itiraf, hem de tetikçiliğin ne boyuta yükseldiğini göstermesi bakımından başka bir örnek olarak önümüzde duruyor.

Hükümet yanlısı yayınlar ile tarihe not düşen; Akit, Star, Akşam, Yeni Şafak, Sabah, Türkiye ve Takvim Gazeteleri ile Ak Parti Hükümeti aklamak ve 4 Bakanın karıştığı iddia edilen Yolsuzluk ve Rüşvet sarmalını kutsamak için “kalemlerini” ayaklar altına alan yazarlar, “Bu kadarına da pes” dedirtecek savunmaları ile milletin zekası ile alay ediyor.

Başbakan Erdoğan’ın kafasının arka kısmı olduğu ifade edilen, Ak Parti Ankara Milletvekili Yalçın Akdoğan’ın Fethullah Gülen Cemaatini, timsahlara yem yapmak için eski kirli çamaşırlarını dökmesi, “Çok kelle uçacak” sözünü akla getiriyor.

Erdoğan’ın Başdanışmanı ve akil danesi Yalçın Akdoğan’ın Fethullah Gülen ve cemaatini hastalıklı anlayış olarak niteleyerek “Kendi ülkesinin milli ordusuna, milli istihbaratına, milli bankasına, milletin gönlünde yer edinen sivil iktidarına kumpas kuranların bu ülkenin hayrına bir iş yapmış olmayacağını çok iyi bilir. Amaca ulaşmak için her yolu mubah görenlerin nasıl hastalıklı anlayışlar ürettiğini çok iyi bilir” diyerek, Ergenekon, Balyoz gibi soruşturmaların bir tuzak olduğunu ima etmesi de, “gemilerin yakıldığının” bir göstergesi oldu.

Habertürk Televizyonu’nda konuşan Ak Parti MKYK Üyesi Prof. Dr. Yasin Aktay; “Cemaatin yaptığına çok üzülüyorum. Sanki bundan önce hiçbir yolsuzluk görmemiş gibi bu olayı sahipleniyor. Geçmişte hiç mi yolsuzluk olmadı. Bu bir suçtur. Darbe teşebbüsüdür” diyerek, Fethullah Gülen Cemaatinin demokratik siyasi hayata müdahale ettiğini haykırıyordu. Prof. Dr. Aktay’ın “Sanki bundan önce hiçbir yolsuzluk görmemiş gibi bu olayı sahipleniyor” ifadesi ise Muhalefet yaparsa “Tu-kaka”, AKP yaparsa “ne olmuş yani” mantığı ile izahı, “Suçluluğun bir itirafı” olarak yorumlandı.

Sabah Gazetesi Yazarı Sevilay Yükselir’in AHaber’de yayınlanan programında Fethullah Gülen’in 20 yıl önce “Hakimleri de satın alacaksın” sözlerinin yer aldığı konuşmayı montajlayarak yayınlaması “28 Şubat Bin Yıl Sürecek” sözünü hatırlattı. Askeri vesayetin olduğu dönemde yapılan yayınların isim ve şahıs değiştirilerek yeniden aynı mihval üzerinden gündem gelmesi, “Vesayetin Makam Değiştirmesi”nden başka bir anlam taşımadı. Hatta bu programda Salih Tuna’nın tevil yoluna giderek, Yolsuzluk ve Rüşvet Soruşturması’nı, dış güçlerin yerli işbirlikçileri ile yaptığı manevra olarak ifade etmesi, “Pes ki Pes” dedirtti.

Mustafa Karaalioğlu yönetimindeki Star Gazetesi ve 24 TV’nin, “dış güçler” tezini güçlendirmek amacıyla, ABD’nin Ankara Büyükelçisi Francis J. Ricciardone hakkında delilsiz ve mesnetsiz yayınları manşete taşıması, Türk milletinin zekâsına hakaret etmekten başka anlama taşımadığı yorumuna neden oldu.

Başbakan Erdoğan’ın birinci çemberinde bulunan, akil daneleri danışmanlar, Hükümetin basın bülteni görevini yapan gazete ve televizyonlar olduğu sürece, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Gezi Parkı’ndan sonra en büyük kriz olan Rüşvet ve Yolsuzluk Soruşturmaları’nın altında kalacağı su götürmez bir gerçek olarak önümüze çıkacak.

Ergenekon ve Balyoz Soruşturmalarında, “Kahraman” ilan edilen Cumhuriyet Savcıları, Yolsuzluk ve Rüşvet Soruşturması’nda neden “Vatan Haini” ilan edildiği, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından cevaplaması gereken en önemli sorudur.

HUKUK DEVLETİ, ELDEN GİTTİ

Başbakan Erdoğan, Yolsuzluk ve Rüşvet Soruşturması’nda, yapılan operasyonun önünü tıkayacak adımlar atmayıp, ismi geçen bakanların istifasını alsaydı, bu soruşturma bu boyutlara ulaşmazdı.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, oğlu Necmettin Bilal Erdoğan ve Kızı Esra Albayrak’ın yönetiminde görev aldığı Türkiye Gençlik ve Eğitime Hizmet Vakfı (TÜRGEV) hakkında yapılan soruşturmanın önünü açarak, katkı sağlayabilir ve bu sayede aklanan ailesi hakkında kamuoyu baskısını ortadan kaldırabilirdi.

Ancak bunu yapmadı. Soruşturmayı yapan Cumhuriyet Savcısı Muammer Akkaş’a baskı yapılarak görevden alınması ve dosyanın başka bir savcıya verilmesi, kamuoyunda “Başbakan Yolsuzluğu Önünü Tıkıyor” algısına neden oldu. Bu algı, Ak Parti için tehlike çanlarının çalmasına neden olurken, Ak Parti’nin 2014 Mart ayında yapılacak yerel seçimlerde, bunun acısını çok ağır bir şekilde çekeceğini söylemek, müneccimlik olmasa gerek.

Yürütmenin, yargıya açık bir şekilde müdahale etmesi, Hukuk Devletinin ortadan kalktığının en önemli göstergesi oldu.

Allah, hukuksuz ve adaletten yoksun isimlerden, bizleri korusun.

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları
ÇOK OKUNANLAR
Tüm Hakları Saklıdır © 2004 Deniz Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0544 880 87 87 | Haber Scripti: CM Bilişim