Dünyada yalnızca Van Gölü Havzası’nda yaşayan ve ilkbahar aylarında Van Gölü’nün sodalı suyunun üremesine izin vermemesi nedeniyle akıntının tersine yüzerek tatlı sulara göç eden İnci Kefali’nin göç yolculuğu başladı.
Dünyada sadece Van gölünde yaşayan ve her yıl üremek için mayıs ile temmuz ayları arasında tatlı su ağızlarına göç eden inci kefalinin yolculuğu devam ediyor. Van gölünün tuzlu ve sodalı suyunda yaşayan tek balık türü olan inci kefalinin, her yıl olduğu gibi bu yıl da tatlı su ağızlarına doğru başlattığı göç izleyenlere görsel şölen sunuyor.
Suyun akışının tersine doğru yüzdüğü ve önüne çıkan engeli uçarak aştığı için ’uçan balık’ olarak da adlandırılan inci kefali, üremek için başlattığı kutsal yolculuğunu Van gölüne akan tüm tatlı sularda gerçekleştiriyor. Göçün en güzel şekilde izlendiği tatlı sulardan biri olan Erciş ilçesine 10 kilometre uzaklıktaki Deliçay mevkisinde ile Muradiye Bendimahi çayının, önceki yıllarda Van Valiliği ile Erciş ve Muradiye kaymakamlığı tarafından seyir terasları oluşturuldu.
“VATANDAŞLAR, FİLM SEYREDER GİBİ SAATLERCE BALIKLARIN GÖÇÜNÜ SEYREDİYOR“
Muradiye ilçesi sınırlarından geçen Bendimahi çayının Van gölüne döküldüğü yerden itibaren 26 kilometre mesafe kat eden inci kefali balıkları bu yolculukta eşsiz bir görüntü sergiliyor. Suyun yoğun akıntısına aldırış etmeden uçan balıkları izlemeye gelen vatandaşlar, film seyreder gibi saatlerce balıkların göçünü seyrediyor.
Doğa Gözcüleri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı ve Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Sarı, Erciş-Van karayolunun 10. kilometresinde “Balık Bendi” olarak adlandırılan bu bölgede İnci Kefali’nin bu yolculuğunu izledi ve yorumladı. Prof. Dr. Sarı, dünya üzerinde yalnızca bu sularda gerçekleşen bu olayı her bahar ayında yaşanan bir mucize olarak yorumladı ve şu açıklamaları yaptı;
“Van Gölü’nün tuzlu, sodalı suyu, inci kefalinin üremesine imkan vermez. Bu yüzden inci kefalleri ilkbaharda, su sıcaklığı 12-13 santigrat dereceye ulaştığında adeta bütün gölü boşaltıyor ve derelere akın ediyor. Yumurtlamak, neslini devam ettirmek için akıntının tersine gidiyor. İlahi bir emirle neslini devam ettirmek için kaynağa doğru gidiyor. Biliyor ki kaynak güvenlidir, temizdir. Kaynakta insanlar yoktur. Kaynağa yumurtalarını bırakırsa en güzel şekilde orada yavrular. Böylece inci kefali, yavrularına nesli devreder. Göç sırasında balık, dere ağzında bir müddet bekler, eğer balık, tuzlu sudan tatlı suya birden geçerse ölür. Balık, tuz iyot dengesini sağladıktan sonra dereye girer. Bu bekleme esnasında yem alma duruyor. Balık aç karına tüm enerjisini sarf ederek akarsuyun tersine gidiyor. Sadece güçlük suyun tersine gitmek değil. Doğal ortamlarda çok zaman engeller var. İşte burada 70-80 santimetre yüksekliğinde bir mini şelale var. İnci kefali gelip bu şelaleyi aşmaya çalışıyor. İnci kefalinin boyu ortalama 20 santimetre. İnci kefali, boyunun 4 katı yükseklikte bir yeri uçarak, tırmanarak, zıplayarak aşmaya çalışıyor. Tüm balıklar, dişiler, erkekler hep beraber buradalar. Dişiler yumurta bırakacak, erkekler onu takip ederek sütünü bırakacak ve daha sonra o minik yumurtadan bir haftada minik canlar doğacak. Yeni inci kefalleri dereleri şenlendirecek ve bir ay içinde Van Gölü’ne geri dönecek.”
İnci Kefali’nin ekosistem için çok önemli bir yeri olduğunu söyleyen Sarı, tüm insanları ve STK’ları yanlış ve kaçak avlanmaya karşı inci kefalini korumaya davet etti.
Deniz Haber Ajansı



































