DTO Meclis Başkan Vekili Levent Karaçelik: “TUGS, Türk bayrağından kaçışı önlemek için değildi.”İkinci sicile kayıtlı filonun ülke ekonomisine daha fazla girdi sağladığını söyleyen Karaçelik, “TUGS’un asıl nedeni, yabancı bayrağa kaçışı engellemek değildi. Armatörlerin daha fazla yatırıma dönük birikim sahibi olabilmelerini temin etmek için uygulandı ve başarılıdır” dedi.“Türk bayrağında gemi işletenler adeta cezalandırılıyor. Artık İngiltere gibi tutucu bir ülke bile İngiliz armatörüne İngiliz bayrağı taşıyan gemide istediği yabancı personeli kullanma hakkı vermişken, bizde mukavelesi biten bir personelin çalışma izni bir senede uzatılabiliyor.”Uluslararası Gemi Sicili’nin (TUGS) çıkartılmasının sanıldığı gibi asıl nedeninin yabancı bayrağa kaçışı engellemek olmadığını söyleyen Deniz Ticaret Odası Meclis Başkan Vekili Levent Karaçelik,  TUGS’un armatörlerin daha fazla yatırıma dönük birikim sahibi olabilmelerini temin etmek için uygulandığını ve bu açıdan başarılı olduğuna inandığını belirtti. İkinci sicil ile birlikte  Türk bayrağına dışarıdan hücum edilmesi gibi bir beklentilerinin hiç olmadığını hatırlatan Karaçelik, “İkinci sicil çıkarıldıktan sonra ikinci sicildeki filonun ülke ekonomisine daha fazla girdi sağladığı söylenebilir. Bu uygulama Norveç, Danimarka, Yunanistan ve Almanya gibi ülkelerdeki uygulamanın aynısı. İkinci sicilden sonra Türk armatörleri filolarını arttırmışlar ve hem getirilen döviz hem de yaratılan iş hacmi ile ekonomiye büyük katkı yapmışlardır. Bu uygulamanın en büyük katkısı Türk armatörünün sermaye oluşturarak filoyu yenilemesi olmuştur. Filo yenilenmese bir süre sonra ortadan kalkacaktı ve bu da Türkiye’nin taşımacılıkta dışa bağımlılığını ve döviz harcamalarını artırıcı bir sebep olacaktı” diye konuştu. Beyanname döneminin denizcilik sektörüne yansımasının kolay bayrağa kaçışı önlemeye yönelik yapılan bir çalışma olarak bakılmasının yanlış olacağını söyleyen Karaçelik, “Bu uluslararası platformdaki kara para hareketini engellemek için tüm dünya ülkelerinin müşterek olarak aldıkları bir kararın uygulamasıdır. Denizciliğin bu kararın alınmasındaki etkisi tahminimce binde bir oranındadır. Düzenleme ile sektöre uluslararası bankaların off shore şubelerinden kullandırdıkları gemi kredilerinin ana para ve faiz ödemelerinde bir sıkıntı yaratabilir. Ayrıca off shore’de kayıtlı şirketlerden alınan hizmet ve malların ödemelerinde de sıkıntılar yaratabilir ama bu konularda bazı düzenlemeler yapılmaya çalışılıyor” şeklinde konuştu.Kolay bayrağa kaçışın nedeni PSC’ler değil Geminin kıçındaki Türk bayrağının Liman Devleti Kontrolleri’ni (PSC) bağıra bağıra gelin diye çağırdığını vurgulayan Levent Karaçelik, şöyle devam etti: “Türk armatörünün yabancı bayrağı tercih etme nedenlerinden biri PSC ama asıl neden bu değil. Kesinlikle işini iyi yapan armatörün böyle korkusu olmaz. Örneğin biz halen Türk bayrağı taşıyoruz. Türk bayrağından kaçışın asıl nedenleri; sigorta mevzuatı, kıdem tazminatları konusundaki dünyanın hiçbir ülkesinde görülmeyen hükümler ve gümrük mevzuatındaki zorluklardır. Armatör, isterse gemisini hiç Türkiye’ye getirmez ve denizcilikteki çeşitli legal her hukukta kabul görmüş enstrümanları kullanarak bir kuruş vergi ödemez. Gemi alır satar kimsenin haberi bile olmaz Ama hal böyleyken Türk bayrağında gemi işletenler adeta cezalandırılıyor. Artık İngiltere gibi tutucu bir ülke bile İngiliz armatörüne İngiliz bayrağı taşıyan gemide istediği yabancı personeli kullanma hakkı vermişken, bizde mukavelesi biten bir personelin çalışma izni bir senede uzatılabiliyor. Denizcilikle ilgili kurallar denizcilerin onayı alınmadan tespit edildikçe bu kuralların uygulamaları denizcilikle hiç ilgisi olmayanlarla yapıldıkça; herkesin kötü olduğu ve devleti, bir tek devlette çalışanların koruduğu, eğer onlar olmazsa bu ülkenin hemen çökertileceği zihniyeti ortadan kalkmadıkça; hiç alakasız kişilerin dahi doğruları sadece kendileri bildikleri saplantılarından kurtulmadıkça bu sorunların aşılması ihtimali mevcut değildir. Ama Türk armatörü yabancı bayrakta gemi işletse dahi yine Türk personel kullanacak, dövizini yine buraya getirecek kadar da milliyetçi ve bilinçlidir, böyle de olmaktadır.”Kaynak:Dünya GazetesiDenizHaber.Com