Dünyanın en büyük kruvaziyer şirketlerinin Türkiye’deki hizmet sağlayıcısı Tura Turizm Yönetim Kurulu Başkanı Erkunt Öner, Türkiye’nin kruvaziyer turizminde iyi bir çıkış yakaladığını belirtip, geçen yıla oranla gelen yolcu gemi sayısında yüzde 15’lik, Türkiye’den giden yolcu sayısında ise yüzde 300’lük artışla sezonun tamamlanmasını beklendiğini söyledi.
Türk kruvaziyer turizminin gelişmesinin önündeki en büyük engelin Avrupa ülkelerinin Uluslararası Denizcilik Örgütü (IMO-International Maritime Organization) anlaşmalarına uymaması olduğunu belirten Tura turizmin patronu Erkunt Öner, bu sıkıntıyı önümüzdeki hafta Belçika’nın başkenti Brüksel’de yapılacak konferansta dile getireceklerini söyledi. Öner, “IMO anlaşması çerçevesinde Türkiye limanlarına gemi turistleri vizesiz ve transit olarak girebiliyor. Ancak, bizim turistlerimiz başka ülkelere gittiklerinde transit olmalarına karşın vize isteniyor. Biz IMO’ya uyuyoruz, ama onlar uymuyor. Komşu ülke Yunanistan, İtalya, İspanya buna uymuyor. Bu sorun çözülürse Türkiye’den gemi turlarına katılım artacaktır. Bu artış beraberinde Türkiye’ye gelen kurvaziyer sayısını artıracaktır. Bu birbirini tetikleyen iki konu. Buna çok önem veriyoruz” dedi.
“KRUVAZİYER TURİZMİ HIZLA BÜYÜYOR”
Türkiye’nin kruvaziyer firmalarına cazip bir pazar oluşturduğuna dikkati çeken Öner, “Kruvaziyer turizmi en hızlı gelişen sektörlerden biri. Yıllık büyüme oranı yüzde 10 civarında. Bu hiçbir sektörde görünmeyen bir büyüme oranı. 2013 yılında bu büyüme oranlarıyla Türkiye olarak kruvaziyer turizminden payımızı almış görünüyoruz. Böyle giderse geçtiğimiz yıla oranla yüzde 15’lik bir artışla sezonu tamamlayacağımızı düşünüyoruz. Tabi bir takım olağanüstü durumlar olmazsa. Türkiye’den yurt dışına kruvaziyerle gidiş trafiğinde de bir artış var. Bunu çok önemli bir gelişme. Özellikle üçüncü sınıf segmente yer alan Royal Caribbean gemilerine çok yoğun bir ilgi var. Dolaysıyla dünyanın sayılı kruvaziyer firmaları için Türkiye’yi cazip kılan bir diğer nokta ise sadece turist göndermeleri değil, buradan yolcu alma gibi bir avantajı da yakalamalarıdır. Türkiye bu anlamda da cazip” diye konuştu.
Eskiden gemilerle gezenlere “milyoner” dendiğini hatırlatan Öner, şunları söyledi: “Eskiden ekonomik düzeyi yüksek insanlar gemilerle geziyordu. Şimdi hem gemiler büyüdü, hem de ekonomik açıdan seçenekler çoğaldı. Örneğin Azamara Gemisi, üst sınıf bir gemi. Buna, 'zenginler gemisi' diyebilirsiniz, bunun dışında Celebrtiy Cruise Lines ikinci derecede, Royal Caribbean ise üçüncü derecede segmenteler. Bunların fiyatları büyüklükleri ve verilen hizmete göre değişebiliyor. Ama Türk insanı da bu gemilerle gezmeye başladı. Türkiye’deki insanların gemi tatiline çıkması yüzde 200-300 düzeyinde gelişti.”
“LİMAN EN ÖNEMLİ EKSİKLİK”
Kruvaziyer turizminde Türkiye’nin yıldız konuma gelmesine karşın, liman hizmetleri ile alt yapısının yetersiz olduğunu vurgulayan Öner, “Bu açağı kapatmamız gerek. Kruvaziyer turizmi yeni destinasyonlar arayan, yeni alanlar, yeni bölgeler keşfetmeye meyilli bir sektör. Yeni limanlar kruvaziyer gemiler için çok önemli. Türkiye coğrafi konumu nedeniyle çok özel bir yerde. Türkiye kültürel, arkeolojik, doğal güzellikleri ile bir cazibe merkezi oluşturuyor. Ama limanlarımız yeterli değil. İzmir ve Kuşadası limanları var ama bunlar yetmiyor. İstanbul’da bir liman yapılması zorunluluğu var. Altyapı tamamlanırsa bu büyümeler çok daha artacaktır, buna inanıyorum” dedi.
