• BIST 9524.59
  • Altın 2495.87
  • Dolar 32.5928
  • Euro 34.7115
  • İstanbul 12 °C
  • Ankara 11 °C
  • İzmir 17 °C
  • Antalya 17 °C
  • Muğla 9 °C
  • Çanakkale 12 °C

Cahil Halkın (!) Cahil Seçimi (!)

RECEP CANPOLAT

Seçimler sonuçlandı. AKP yüzde 46.7 ile tek başına iktidar oldu. Dünya basını ve Türk basını hayretler içerisinde seçim sonuçlarını irdelemeye çalışıyor. Avrupa basını “laik azınlığın hakları korunmalı,” manşetlerini atıyor. Bizim sözüm ona sırça köşkünde oturan “aydın zevat” Türk milletinin kararına saygı göstermemeye özen gösteriyor. Bununla da yetinmeyen sözde aydınlar halkın tercihine hakaret etmeye devam ediyor.

AKP"nin seçim başarısını “cahil halkın, cahil seçimi” olarak değerlendiren, Türk basınının anlı-şanlı (!) yazarları, bu ifadelerle, Türk milletinin aydını olmadığını net bir şekilde gösteriyor.

Laik azınlığın (!)  (Bu söz bana ait değil, AB Başkan Yardımcısı Franco Frattini'nin seçim sonucu yaptığı basın toplantısındaki açıklaması) ve Cumhuriyetin temel değerlerini koruduğunu iddia eden kimi çevreler, seçim yenilgisinden sonra Cumhurbaşkanlığı seçimini dile dolayarak, “uzlaşma isterük” çığırtkanlığını ile televizyonlar da boy göstererek, meşruiyetlerinin tartışılmasının önüne geçmeye çalışıyor.

Muhtıranın karşısında duran bir yaklaşım ile AKP"nin icraatlarına da onay veren Türk halkı, bu seçim sonuçları ile sadece kriz mimarlarına değil, bu bir avuç sözde aydın geçinen kesime de şamar vurdu.

Babasının malı gibi köşelerinden ahkam kesen çok satan gazetelerin yazarları, seçim öncesi yayınlanan anketlere, terbiye sınırlarını zorlayan, “oha, çüş” gibi  kelimelerle literatürünü genişletirken, Türk milletinin tercihine saygı sınırlarının dışına çıkarak, “zırcahil” makamını layık görmeleri kendi utanmazlıklarının bir göstergesi olsa gerek…

Seçimde başarısız olan Parti liderlerinin Genel Başkanlık makamlarını bırakması gerektiğini dillendiren yazarlar bunun bir ahlaki gereksinim olduğunu söylerken, öngörü özürlü, Türk Milletini “cahil tercih sahibi” olarak nitelendiren köşebent yazarlarının, o köşeleri bırakmaları ahlaki bir gereksinimdir.

Çok satan gazetelerin yönetimleri, bu öngörü dehası (!) köşebent yazarlara sayfalarını açmaya devam edecekler mi? İleriki günlerde hep beraber göreceğiz.

27 NİSAN DÖNÜM NOKTASI

27 Nisan öncesi yüzde 30"ların altına düşen AKP oyları, 27 nisan muhtırası ve CHP"nin krize dönüştürdüğü Cumhurbaşkanlığı seçim süreci ile AKP oylarının tavan yapmasına neden oldu.

Türk Milleti ordusunu sever. Çünkü O"na Peygamberin makamı olan MEHMETÇİK ismini vermiştir. Ancak Türk Milleti, ordusunu sevmesinin yanında, ordunun siyasete müdahalesine ise hiç hoş karşılamadığını, bu seçimde göstermiştir. Yakın tarihe baktığımız zaman bunu net bir şekilde görebiliriz. 1980 ihtilalinin mimarı Kenan Evren"in, MDP Genel Başkanı Turgut Sunalp"e televizyonda oy istemesi, yükselen bir değer olan Sunalp Paşa"nın sandıkta sonuncu çıkmasına neden olmuştur.

27 Nisan gecesi, AKP hükümetine verilen e-muhtıranın Türk milletinin hafızasında derin bir iz bıraktığı seçim sonuçlarından belli oluyor. Bunu görmek istemeyen kimi çevreler, Cumhurbaşkanlığı seçim sürecinde, aynı aymazlığı yaparak krizlerden nemalanmanın yollarını arıyor.

MHP HATA YAPMAMALI

Seçimin başarılı partilerinden biri de Milliyetçi Hareket Partisi"dir. Ne kadar MHP Yönetimi “Tek Başına İktidar” sloganı ile seçim çalışmalarına başlasa bile, alınan oy oranlarını yüzde 80 artırarak TBMM"ne 71 milletvekili sokması, bir başarıdır.

Seçim sürecinde tüm olumsuzluklara rağmen, başarılı çalışma yapan MHP, tüm siyasi ayak oyunlarının ve krizlerin AKP"ye yaradığı, bununla beraber Erzurum mitinginde halkın üzerine atılan “ipe” rağmen aldığı 14,5"lik oy oranı ile başarılı bir grafik çizmesi alkışlanması gereken bir durum. Bahçeli gibi ciddi bir devlet adamının, böyle ciddiyetsiz bir siyasi hareket içerisine sokulması, MHP oylarının belirli bir yüzde düşmesine neden olduğu kamuoyu tarafından deklare edilen bir gerçektir. Sayın Bahçeli"ye yaptırılan bu hatanın seçim sonrasında da devam ettirilmeye çalışılması, ülkücü camianın dışında, kamuoyu tarafından şaşkın ve hayretle izleniyor..

Özellikle seçim sonrası MHP lideri Bahçeli"nin, AKP Genel Başkanı Erdoğan"ın telefonuna çıkmaması, kamuoyunda siyasi nezaket eksikliği olarak yorumlanıyor. (Ancak MHP lideri, Başbakan Erdoğan'ın seçim meydanlarında "bunlara selam bile verilmez" beyanatına tavır olarak telefonuna çıkmadığını açıkladı.)

Yeni başlayan, Cumhurbaşkanlığı seçim sürecinde, MHP sözcülerinin, AKP"nin adayı Abdullah Gül"e karşı erken bir tavır alması, CHP"nin yaptığı hatayı, MHP penceresinden tekrarlanmasına neden olabilir. MHP"nin bu siyasi hatayı yapacağını ihtimal vermiyorum.

SON SÖZ

Seçim başarısından dolayı Adalet ve Kalkınma Partisi Yönetimi'ni kutlamak lazım. Tabi bu konuda AKP"nin üst düzey yönetimi de, seçim başarısında katkısı bulunan, önce Genelkurmay Başkanlığına, daha sonra da, Anayasa Mahkemesi ve Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Deniz Baykal"a teşekkür etmesi gerekir.

Sevgi ile kalın…

NOT: BU YAZI AYNI ANDA WWW.HABERX.COM  İNTERNET PORTALINDA DA YAYINLANMAKTADIR
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları
ÇOK OKUNANLAR
Tüm Hakları Saklıdır © 2004 Deniz Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0544 880 87 87 | Haber Scripti: CM Bilişim