Gazetecilik zor zanaat. Hele bir de işini adam gibi yapıyorsan, mutlaka birinin adamı yaftasını boynuna asmaya çalışanların sıraya girdiğini görürsün.
Adam olmak mı? Adam gibi yaşamak mı? Yoksa birilerinin kanadının altına sığınarak, adamı olmak mı?
Bizim mesleğin en önemli yaftasıdır, BİRİLERİNİN ADINA KALEM OYNATMAK...
30 yıllık meslek hayatımın yaklaşık 20 senesi, denizcilik sektöründe kalemin hakkını vermeye çalışarak geçti hayatım. Bu 20 senenin, 20 senesinde de, birilerinin adamı yaftasına maruz kaldım.
Bana bu iftirayı yakıştırmaya çalışanların yüzde 90'ı, kendi kişiliğiyle sorun yaşayan, menfaat serasında kulaç atan şahsiyetler olduğunu çok iyi biliyorum.
Bir dönem İzmit Körfezi ile ilgili haberler yaparken, "Recep Düzgit'in, adamı oldum." Son dönemde, siparişle yapılan Kılavuzluk ve Römorkörcülük Hizmetleri Yönetmeliğiyle ilgili haber yaptığımda ise, "Hakan Şen'in adamı olma ayrıcalığını tanıdılar."
İdarenin Ambarlı Limanı'nda yapılan yanlışlıklarını kaleme aldığımda ise "Altan Köseoğlu'nun adamı olmuş!" dediler.
Mubariz Grubanoğlu ile ilgili yaptığım haberler sonrası, uluslararası adamlık statüsünde sınıf atlayarak Azerbaycan Devlet Şirketi "SOCAR'ın adamı olma" ayrıcalığını bana yaşattılar.
Cengiz Kaptanoğlu'nun patavatsızlıklarını kaleme aldığım son günlerde ise "Metin Kalkavan'ın adamı olma makamına oturduk." Metin Kalkavan'ın Başkanlık yaptığı dönemde, en çok aleyhine yazı yazan gazeteci olduğumu da not olarak düşeyim.
&. & &
Bu iftiraları atan vicdansızların "Arkadaş, bu şahsın hiç mi ilkesi yok?" sorusunu kendilerine sorma zahmetinde bulunduklarını düşünmüyorum. Eğer bu soruyu kendilerine sorsalardı, Kul hakkı kavramınından dolayı titreyip, aslına dönerlerdi. Kişiliği olan, karakteri oturmuş hiç bir insanoğlu, bu tip iftiraları, hiç bir Allah'ın kuluna atmaz, atamaz...
Recep Canpolat'ın kendi tebası olarak adamı olmaz. Sadece arkadaşı olur, dostu olur... Şahsıma ait adamım olmadığı gibi, kimseninde adamı olmadım, olmam...
Bu gelişmeler olurken, hiç bir zaman CENGİZ KAPTANOĞLU'NUN ADAMI OLDU! sözüne maruz kalmadım. Bu da beni mutlu eden olaylardan biri diyebilirim. Herhalde, Kaptanoğlu'nun kalıbına bakıp, "Olsa olsa, Cengiz Kaptanoğlu, Recep Canpolat'ın adamı olur!" diyerek, beni bu makamdan mahrum ettiler!!!... ;))
&. &. &
Türk denizcilik sektörünün, son 20 yıllık geçmişine baktığınız zaman, sektörde konuşulmayanları kaleme alma ayrıcalığını yaşayan tek gazeteciyim. Kapalı kapılar arkasında dönen dolapları, kamuoyuna duyuran Deniz Haber Ajansı markasını ortaya çıkaran kişiyim.
Çapsızların, kalibresizlerin, menfaat şebekelerinin attığı İFTİRALARA sadece ve sadece gülüyorum.
Eğer ben birinin adamı olacaksam, o şahsın çok üstün meziyetleri olması lazım. O meziyet sahibinin de dünya da yaşadığını zannetmiyorum...
Adam olmak değil, adam gibi yaşamak önemlidir.
Sevgiyle Kalın....
Recep CANPOLAT - Deniz Haber Ajansı Genel Yayın Yönetmeni...
