Nakkaş   Denizcilik 'Onursal' Yönetim Kurulu Başkanı Gabi Nakkaş: Daha yüksek tonajlı gemiler inşa ettireceğiz...İnşa ettirdiğimiz kimyasal tankerleri işletmeyi düşünmüyoruz. Amacımız bu gemileri satarak daha fazla sermaye birikimi tesis etmek ve bu öz sermaye ile daha yüksek tonajlı kuru dökme yük gemileri inşa ettirmek."Kısa aralıklı bir hedefimiz 18,500 dwf luk kum dökme yük gemileri inşa ettirmek ve bu inşaatları Türk tersanelerinde gerçekleştirmek. İşte o noktada durmak zorunda kalıyoruz. Zira tersanelerde yer yok. Tersaneler neredeyse üç dört yıl tamamıyla dolu haldeler.Gerek tersanelerin inşa kapasitelerindeki kısıtlama ve gerekse bu tonajlarda gemi inşa edebilecek tersane azlığı, hem Türk armatörünün ve hem de yabana armatörlerinin karşısına bir engel olarak akıyor."Nakkaş ailesi olarak denizcilik alanındaki faaliyetlerinin 19.Yüzyıl başlarına kadar uzandığım işaret eden Nakkaş Denizcilik ve Tic. Ltd. Başkam Gabi Nakkaş ailede dördüncü kuşağı temsil ettiğini belirterek şöyle devam etti:"Üniversite öğrenimimi ekonomi dalında Fransa'da Aix-en- Provence'ta tamamladım. Dedemin babası İbrahim Nakkaş ise bir Osmanlı eyaleti olan Tripoli'de temsil ettikleri Alman armatörlerinin işlerini yaparken, yine Alman armatörlük firmalarının önerisi doğrultusunda Mersin'e yerleşerek işlerini büyütmüşler.Dünya Harbi yıllarında Müttefik Devletlerle Mihver Devletlerin denizcilik şirketlerini temsil eden Mersin'li ve İskenderunlu acentelerin hatta akraba olanlar arasında bile soğuk bir hava estiği nüktelerle anlatılır. Dedem Ih/as Nakkaş 1900 lerde Mersin'de ikinci kuşak olarak işlerine devam etmiş olup, amcam 1950 lerde bir ortaklık olan İbrahim Nakkaş ve Şürekası isimli acentesini kurmuş. Bu ortaklıkta eniştem Jorj Şaşari, amcam İbrahim Nakkaş ve babam Mihail (Bebino) Nakkaş yer alıyordu. .Annem Dolli de Osmanlı eyaleti Halep'ten İskenderun'a yerleşmiş Elyan ailesinin kızıdır. Babamla İskenderun'da tanışıyorlar ve evleniyorlar. Annemin şirketimizin çalışmalarına olan katkısı asla unutulmayacak manevi bir güç olarak kalplerimizde yer etmiştir.Eniştem Jorj Şaşati ve amcamın 1980'lerin hemen başında vefatları neticesinde İbrahim Nakkaş ve Şürekası isimli şirketimiz dağıldı. Bu kez babamın desteğiyle Nakkaş Denizcilik ve Tic. Ltd. Şirketi kuruldu. Günümüzde daha da güçlenerek devam eden şirketimiz bu şirkettir.Başlangıçta kardeşim Toni Nakkaşla birlikte sürdürdüğümüz acentelik ve brokerlik çalışmalarımızı halen kardeşim Toni Nakkaş'ın bir-başka ticaret alanıyla ilgilenmesi nedeniyle 1990 yılından beri Mersin'den çocukluk arkadaşım, ortağım Sedat Başak ile birlikte sürdürmekteyim. Küçük kardeşim Timur Nakkaş da tasa bir süre önce şirketimize katılmıştır.Atako ile ortaktıkAcente ve brokerlik deneyimlerimize son yıllarda armatörlük yatırımıyla yeni bir kişilik kazandırdık. Bu amaçla yine Mersin'deki aile dostlarımız olduğu kadar ayni iş prensiplerini paylaştığımız Atako Uluslararası Taşımadık, Denizcilik ve Tic.Ltd. Şti ile kuru dökme yük gemisi yatırımına yöneldik. 1999 yılında bu amaçla Atako yöneticisi olan Jozef Afatla ortaklık halinde ikisi eş gemi olan 16.000 dwtluk kuru dökme yük gemisini satın aldık. Bu gemi-lere Toros ve Soli adlarını verdik. Aynı süreçte satın aldığımız 18,700 dwtluk kuru dökme yük gemimize de Bolkar adını verdik.Filomuzdaki gemilere yöremizin adlarım vermek bizi mutlu ediyor. Toros'ların ve Bolkar dağının yüceliği kadar seçkin bir Mersin kenti sayfiye adı olan Soli, bizler için güzellikler ve şans ifade ediyor.Kuru dökme yük filomuzu daha da büyütmek ve yeni inşa gemilerle güç kazandırmak istiyoruz.Yurtdışına ihraç amaçlı kimyasal tanker inşaatı programıYine Atako ile ortaklık halinde kimyasal tanker inşa ettirerek yurtdışına ihraç etmek üzere başlattığımız projemizin ilk gemisi olan 5,850 dwt'!uk bir Delta Marin dizaynı olan kimyasal tanker M/T Mersin (Şimdiki adı Montauk), Torgem Gemi İnşa Tersanesi'nde tamamlanarak denize indirilmiş bulunmaktadır. Bu gemimizi Yunanistan'a sattık ve Haziran ayında armatörüne teslim etmiş olacağız.Bu gemimize Mersin adını vermiştik. Yunanlı armatör ise filosundaki gemilere Amerikalı kızılderili kabile isimleri tercih ettiğinden Montauk adını vermiştir.Bu geminin eşi olan kimyasal tanker yine Torgem Tersanesinde inşa edilmektedir. Çamlıbel adını verdiğimiz bu tanker de bir başka Yunanlı armatörlük firmasına satılmıştır. Şu aşamada inşa ettirdiğimiz kimyasal tankerleri işletmeyi düşünmüyoruz. Asıl amacımız bu gemileri satarak daha fazla sermaye birikimi tesis etmek ve bu öz sermaye ile bir taraftan da daha yüksek tonajlı kuru dökme yük gemileri inşa ettirmek. Kuru dökme yük gemilerinden oluşan filomuzu bu gemilerle yenilemek ve filomuzun tonajını artırmak istiyoruz.Geçmiş yıllara baktığımızda elde ettiğimiz deneyimlerle dünya pazarlarındaki gelişmeler bize yeni gemi inşa ettirmekte çok daha hızlı önce hareketin önemini göstermekte.Kuru dökme yük gemisi inşa ettiriyoruz
ihraç amaçlı kimyasal tanker inşaatlarımız devam ederken,yine Atako ortaklığında ve Hamit Özen dizaynı olan 5,700 dwt'luk bir kuru dökme yük gemisi inşaatına başlıyoruz. Bu gemi de denenmiş bir dizayn. Nitekim Aslan Fatoğlu Başkanlığındaki Fatoğlu Denizcilik filosundaki Aslan Fatoğlu gemisi bu dizaynın bir örneğini teşkil etmekte. Kısa aralıklı bir hedefimiz 18,500 dwt'luk kuru dökme yük gemileri inşa ettirmek ve bu inşaatları Türk tersanelerinde gerçekleştirmek, işte o noktada durmak zorunda kalıyoruz. Zira tersanelerde yer yok. Tersaneler neredeyse üç dört yıl tamamıyla dolu haldeler. Tersanelerimiz için çok güçlü bir pazar var. Bu pazar çoğunlukla ihraç amaçlı gemiler inşa edilebileceğini gösteriyor.Navlunlar çok yükseldi1999-2001 yıllarında satın aldığımız ikinci el üç kuru dökme gemisi için gündelik he­deflenen kira bedelleri 4 bin dolar civarında iken geçen sene bu rakamlar 9 ve 10 bin do­lar civarlarına çıktı. Bir başka çarpıcı örnek de iki sene evvel 48,000 dwt'luk bir kuru dökmeyük gemisini satın almak istemiştik. Bu gemi 1984 yapısıydı ve istenen fiyat 6 milyon dolardı. Biz satın almakta geciktik. Bu geminin halen yıllık navlun gelirinin 12 milyon dolan aştığı bildiriliyor.Dünya denizlerinde çılgın bir yükseliş varKuru dökme yük gemilerine yatıran yapmaya kararlıyız. Diğer taraftan da satmak amacıyla daha yüksek tonajlı kimyasal tankerlere yönelmek üzere çalışmalarımız devam etmekte.Türk tersanelerine ait gözlemlerÜlkemiz tersanelerindeki sorunları işçilik maliyetlerindeki çok ciddi artış olarak söylemek isterim. Genel masraflarda da ciddi artışlar gözlemliyoruz. Bir de YTL- Dolar paritesi arasındaki ekonomik gerekçeyi doğru izah ermek lazım. YTL, dolar karşısında gereğinden fazla değer kazandığına inanıyorum. Biz ilk kimyasal tanker için 20O3'te anlaşma yaptığımızda işçilik kilo başına takribi 1,30 dolardı. Şimdi 2 dolar civarında seyretmektedir. Böyle giderse Türkiye'nin gemi inşaatındaki rekabet gücü olumsuz etkilenecektir.Ancak yine de dünya denizlerinde kimyasal ve ürün tankerleri pazarındaki yüksek talebin devam edeceğini görüyoruz. Avrupa limanlarına artık tek cidarlı tankerlerin sefer yapması imkânsız. Kuru dökme yük gemilerinin de Çift Karinalı ve Çift Cidarlı olması kuralı ve yaptırımı bu tip gemilerden oluşan filonun hızlı bir şekilde yenilenmesini kaçınılmaz kılacaktır.(Kaynak: REFERANS Gazetesi)