Tomsk Devlet Üniversitesinden araştırmacılar, Arktika altı olarak da adlandırılan, Sibirya'nın kuzey kesimlerinde yüzyıllardır buz tutmuş halde bulunan toprağın sanılandan hızlı eridiğini, çözüldüğünü belirledi. Bu bölgedeki bazı göllerin kıyılarının 2-3 yıl içerisinde 70 metreye kadar genişlediği belirlendi. Bu da topraktaki erimenin göstergelerinden biri.
Organik toprak veya turf olarak da adlandırılan bu maddenin çözülmesiyle, atmosferde çok daha fazla karbondioksit ve metan gazı salınıyor. Erimeyle meydana gelen gölcüklerden, büyük göllerden salınanın birkaç kat üzerinde gaz çıkışı oluyor. Büyük göllerin de zamanla küçük parçalara ayrılacağı ve atmosfere gaz salımının 10 kata kadar yükselebileceği belirtiliyor. Karbondioksit ve metan, küresel ısınmanın en önemli nedeni olarak görülüyor.
Öte yandan çapı 100 metrenin altında olan ve uydudan görülemeyen göllerin sayısının da, topraktaki erime nedeniyle hızla arttığı belirlendi. Araştırmacılara göre bu tür küçük göllerin sayısı milyonlarcaya erişmiş durumda.
Bu göllerin sayısından çok, küresel ısınma açısından işlevi daha önemli. Çünkü organik toprakta yani turfda bulunan bu göller, daha fazla karbondioksit üretilmesine yol açıyor. Topraktaki karbon suda daha hızlı bir şekilde karbondiokside dönüşüyor.
Kuzey Buz Denizi'nde de durum aynı
Daha kuzeyde, Kuzey Buz Denizi'nin altında bulunan kara uzantılarında da durum aynı. Burada da sualtındaki topraktan kurtulan metan gazının suya ve atmosfere salımının hızla arttığı, birkaç yıldır biliniyor. Bölgede salınan gaz miktarının, dünyanın başka yerlerindeki okyanusların tümünün toplamında salınanın iki katı olduğu, 5 yıl önce belirlenmişti.
Deniz tabanında geçen yıl yapılan araştırmalarda da, gaz çıkışının bundan bile çok daha hızlı olduğu anlaşıldı. Yapılan ölçümlerde, her metrekarede bir gün içerisinde birkaç yüz gram metan gazı çıkışı oluyor. Metan, karbondioksitten çok daha güçlü bir sera, yani atmosferi ısıtma etkisine sahip bir gaz.
Araştırmacılar, denizaltında karanın uzantısında bulunan 50 metre derinliklerdeki bölgelerde metan gazı çıkışının olduğu deliklerin, çapı bir kilometre olan bir daire başına ortalama sayısının 700 olduğunu saptadı. Bölgede olup bitenler, iki buz çağı dönemlerinin ortasındaki, deniz seviyelerinin hızla yükseldiği dönemlere benziyor.
Deniz Haber Ajansı



































