• BIST 9915.62
  • Altın 2440.177
  • Dolar 32.4575
  • Euro 34.7559
  • İstanbul 13 °C
  • Ankara 14 °C
  • İzmir 15 °C
  • Antalya 18 °C
  • Muğla 13 °C
  • Çanakkale 10 °C

Ege'de sınırları geçerli bir anlaşma yok

Ege'de sınırları geçerli bir anlaşma yok
Dışişleri bakanı Davutoğlu Yunanlılar tarafından işgal edilen Ege Adaları iddialarına ilişkin soru önergesine yanıt verirken, sorunun Lozan ve Paris Antlaşmalarının yorumuyla alakalı hukuki bir konu olduğunu söyledi.

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, MHP Kocaeli Milletvekili Lütfü Türkkan'ın, yönelttiği Yunanlılar tarafından işgal edilen Ege Adaları iddialarına ilişkin soru önergesine yanıt verirken, sorunun Lozan ve Paris Antlaşmalarının yorumuyla alakalı hukuki bir konu olduğunu söyledi. Davutoğlu, "Ege'deki deniz sınırlarının Yunanistan ile bugüne kadar geçerli bir anlaşma ile belirlenmemiş olması da sorunun diğer bir boyutunu teşkil etmektedir" dedi.

MHP Kocaeli Milletvekili Lütfü Türkkan, bir süre önce Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun cevaplandırması istemiyle soru önergesi verdi. Türkkan, Atatürk ve silah arkadaşlarının, 9 Eylül 1922 tarihinde Yunan askerlerini denize dökmelerine rağmen 90 yıl sonra Yunan askerlerinin yine Ege'de varlığın hissettirmeye başladığını ifade ederek, "Ege Denizi'nde son birkaç yıl içinde Yunanistan'ın işgal ettiği adalarımızın sayısı iyice artmış, Koyun, Hurşit, Fornoz, Eşek, Nergizçik, Bulamaç, Kololimnoz, Keçi, Sakarcılar, Koçbaba, Ardacık gibi Ege Adaları'na Yunanistan asker çıkarmış ve bayrak çekmiştir. Yıllardır bu konuda feryat edilmekte, ancak konu ile ilgili Türkiye lehine hiçbir gelişme yaşanmamaktadır. Özellikle Yunan bayrağının dalgalandığı Koyun Adası'nın kiliselerden yükselen çan sesleri ile inlediği, adada tek bir caminin olmadığı, ezan sesinin duyulmadığı basında da yer almıştır" diye yazdı. Türkkan, "Ege'de sözü edilen adalara Yunanistan'ın asker çıkardığı ve bayrak çektiği doğru mudur, eğer doğruysa buna neden müsaade edilmiştir? Sözü edilen adalardan Yunan bayrağı ne zaman indirilecek, bu adalarda Türk bacağı ne zaman dalgalanacaktır? Bu adaların statüsü neye göre belirlenmiştir, buna göre adalardaki Yunan işgali meşru mudur? Özellikle Koyun Adası'nda tek bir caminin bile olmadığı, ezan sesinin duyulmadığı iddiaları doğru mudur? Sözü edilen adaların işgaline Avrupa Birliği'nden müzakere günü almak için mi sessiz kalınmıştır, bu; vatan toprağını peşkeş çekmek anlamına gelmez mi? Suriye konusunda gözünü kırpmadan en önde yer almaya çalışan Hükümetinizin adaların işgali konusunda harekete geçirmeyi düşündüğü bir plan var mıdır?" diye sordu.
 
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, bu soru önergesine yanıt verirken, Ege'de bazı adacık ve kayalıkların aidiyeti ve bununla bağlantılı olarak Türkiye ile Yunanistan arasında Ege Denizi'nde geçerli bir uluslararası anlaşmayla tespit edilmiş deniz sınırlarının bulunmaması dahil, iki ülke arasında Ege'de birbirleriyle bağlantılı bir dizi sorun bulunduğunu hatırlattı. Davutoğlu, şöyle devam etti:
 
"Doğu Ege Adalarının aidiyeti ve silahsızlandırılmış statülerine ilişkin temel belgeler, 1923 Lozan ve 1947 Paris Barış Antlaşmalarıdır. Bu antlaşmalar, adaların egemenliği ve silahsızlandırılmaları ile ilgili ayrıntılı ve değişik hükümler ihtiva etmektedir. Bu itibarla sorun, Lozan ve Paris Antlaşmalarının ilgili maddelerinin yorumuyla alakalı hukuki bir meseledir. Ayrıca, Ege'deki deniz sınırlarının Yunanistan ile bugüne kadar geçerli bir anlaşma ile belirlenmemiş olması da sorunun diğer bir boyutunu teşkil etmektedir. Yunanistan'ın bu konudaki resmi tutumu, böyle bir meselenin var olmadığı yönündedir. Ülkemizin tutumu ise konunun Ege meselelerinin bir parçası olduğu şeklindedir. Bilindiği gibi Ege meseleleri tüm yönleriyle mevcut diyalog kanalları çerçevesinde, bu ülkeyle ele alınmaktadır. Ülkemiz bu sorunların tümüne hakkaniyete uygun olarak ve ülkemizin temel hak ve menfaatleri gözetilerek diyalog yoluyla çözümler getirilmesini arzu etmektedir. Ege sorunlarının çözümü konusunda izlenen bu politika, sadece Hükümetimiz döneminde değil, bu sorunların ortaya çıktığı ilk andan itibaren benimsenen ve bu haliyle partiler üstü nitelik taşıyan bir devlet politikasıdır. Ege sorunlarının bu anlayış içerisinde çözüme kavuşturulması gerektiğine inanılmakta ve çalışmalarımız tüm devlet kurumları ile birlikte bu yönde yürütülmektedir. Ülkemizin bu mesele dahil, tüm Ege sorunlarına ve bunların çözümüne ilişkin görüşleri, Bakanlığımızın 1996 yılından bu yana yaptığı muhtelif açıklamalarla kamuoyumuzla paylaşılmıştır."

www.DenizHaber.Com.tr

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
ÇOK OKUNANLAR
Tüm Hakları Saklıdır © 2004 Deniz Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0544 880 87 87 | Haber Scripti: CM Bilişim