• BIST 9548.09
  • Altın 2500.291
  • Dolar 32.4986
  • Euro 34.5676
  • İstanbul 25 °C
  • Ankara 26 °C
  • İzmir 25 °C
  • Antalya 22 °C
  • Muğla 21 °C
  • Çanakkale 25 °C

Amerika'nın keşif tartışması

Kpt. MESUT AZMİ GÖKSOY

Tartışmanın ana konusu; Amerika'nın, ülke tarihinin oluşumunu Christopher Columbus’un keşfi üzerine kurmuş olmasıdır. Bütün tarihi eserleri, müzeleri, her yıl Columbus’un doğum gününde yapılan çeşitli etkinlikler, seminerler, bastırılan özel pullar, reklam amaçlı kibrit kutuları, restoran ve otellerde kullanılan peçeteler hep bu temel tarihi sahiplenme üzerinedir.

Columbus’un Genova doğumlu olması nedeniyle İtalya’da da aynı etkinlikler yapılır. Ek olarak İspanya da bu keşfin kendi ülkeleri adına ve onların sağladıkları imkanlarla (gemiler, personel ve her türlü yolculuk masrafları) gerçekleştiğini savunarak aynı tarihten pay alabilmek adına sahiplenmek içgüdüsü ile onlarda da kutlanır. Her üç ülkede de, her yıl Columbus ‘a ithafen  pek çok çeşitli etkinlikler düzenlenmektedir. Ta ki Norveçli Longitude kitabının yazarı Bayan Profesör Dava Sobel’in  A.D. 1000 yılında, yani Columbus’dan 493 yıl önce Norveçli Red Eric lakaplı Kızıl Eric'in oğlu olan Leif Ericsson’un önce İzlanda ve daha sonra New Foundland ve yakın Amerikan sahillerine ulaştığını iddia edene kadar ve neticesinde hala süre gelen tartışmaları başlatmasına kadar sürer. Özellikle Amerika’nın tarihi değerlerini altüst edecek bu iddiaya karşı başta Amerika olmak üzere İspanya ve İtalya’nın da desteği ile bu iddiaya şiddetle karşı çıkarlar. Dava Sobel’in önce Japon bir karı koca arkeolog ile başlattığı kazılar, Hollandalı arkeologların da katılımı neticesinde ortaya çıkarılan kalıntılar ve yazıtlar ile beraber bulunan 2M/3.5M ölçülerinde bir kilise altında 144 Norveçli oldukları kanıtlanan kemiklerin de bulunması ile tamamıyla kanıtlanmış ancak yukarıda sözü edilen üniversitelerde tartışma yeniden alevlenmiş ve takriben 10 yıldır süre gelen yeni çalışmaları ve araştırmaları başlatmıştır.

Keşfin önemi 3 ülke bazında ele alındığında sadece bir tarihe sahiplenme olayıdır.  

Amerika :Ülkelerinin çok kısa varoluş tarihini şekillendirebilmek için, ülkenin varoluşunun başlangıcını Christofer Columbus temeline bağlayarak bu konuda çeşitli müzeler, sanat eserleri oluşturuldu, her yıl Columbus’un doğum günü kutlamaları için özel pullar basılıyor, çeşitli etkinlikler, seminerler düzenleniyor.

İtalya: Columbus’un Genova doğumlu bir İtalyan olması nedeniyle Amerika’nın varoluşunu kendilerine bağlama üzerine tartışıyorlar.

İspanya: Columbus’un Amerika’yı keşfinin kendi bayrak ve sağladıkları gemiler ,imkanlar ile yapıldığından keşfin kendilerine ait olduğu üzerine tartışmaya taraf oluyorlar.

Norveç: Her ne kadar Leif Erricsson’un ilkönce Grrenland’e varması  ve oradan tekrar Norveç’e geri dönerken yanlışlıkla ters tarafa seyrederek Newfoundland’i bulması  hatta ilk karaya çıktığında gördüğü geniş üzüm bağları nedeniyle buraya önce Meedow adını vermesi ve daha sonra bu adın Vinland olarak değişmesi ve bu adın yazıtlarda da ortaya çıkması ile  Amerika’nın keşfinin kendileri tarafından gerçekleştirildiğini kanıtlayarak tartışmalara ciddi bir ağırlık veriyorlar.

Bu tartışmaların özellikle siyasi ayağının nerelere kadar uzanacağını bilemiyoruz  ancak Amerika’nın bu iddiayı kabul etmek zorunda kalarak tartışmaların sonlanacağı ifade ediliyor. Daha sonra da Amerikalı yazar Helge Ingstad’ın yazdığı’’Land Under the Ple Star’’ 1966, Londra ve Newyork’u kastederek; ‘’Kuzey kutbunun altındaki Kutsal topraklar’’ gibi politik sözlerin geniş çapta kabul görmesi de yeni bir tarih tartışmasına sebep olabilir.

Kaynak :-- 11 İtalyan profesörün ortak hazırladıkları ve editörlüğünü de Mr.Slvio A. Bedini tarafından yapılan << Christopher Columbus – And the Age Of Exploration an Encyclopedia >> (1998)

--Dava Sobel’in boylamı bulabilmek için İngiltere’nin verdiği 400 yıllık mücadelesini anlatan kitabı :

>>Longitude (2004)- TÜBİTAK tarafından 2005 yılında Türkçe çevirisi yapılan Boylam kitabı.<<

Not: Bütün Otoritelerin ortak kabul ettiği Dünya Denizciliğinin en ünlü destanı-Red Eric Saga’dir.

Ve son olarak benim de bir Türk olarak gururlandığım ve kullandığım bir sözüm vardır :

‘’Unutmayalım ki, büyük denizcimiz Piri Reis de NASA’nın 300 yıl önünde gitmiştir.’’

Kanıtını daha önceki bir yazımda açıklamıştım.

Yazarın Diğer Yazıları
ÇOK OKUNANLAR
Tüm Hakları Saklıdır © 2004 Deniz Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0544 880 87 87 | Haber Scripti: CM Bilişim