• BIST 9716.77
  • Altın 2427.694
  • Dolar 32.5699
  • Euro 35.0032
  • İstanbul 18 °C
  • Ankara 24 °C
  • İzmir 19 °C
  • Antalya 22 °C
  • Muğla 14 °C
  • Çanakkale 17 °C

Türkiye'nin kalbi 100 yıl sonra Çanakkale'de atacak

Türkiye'nin kalbi 100 yıl sonra  Çanakkale'de atacak
Çanakkale Deniz Zaferi'nin 100'ncü yıl dönümü bugün (Çarşamba) düzenlenecek iki ayrı törenle kutlanacak. Vatan toprağına düşen şehitlerimiz anılacak.

Çanakkale Deniz Zaferi'nin 100'ncü yıl dönümü bugün  (Çarşamba) düzenlenecek iki ayrı törenle kutlanacak, şehitler anılacak. Törenler Başbakan Ahmet Davutoğlu, beraberinde çok sayıda bakan ile birlikte katılacak. Türkiye'nin kalbi 100 yıl sonra bir kez daha Yenilmez Armada'nın bozguna uğratıldığı Çanakkale'de atacak. Türk milleti, zaferi kazandıran Türk askerindeki o yüksek ruhu bir kez daha yaşayacak. Tüm şehitler minnetle anılacak. Türk halkı, 100 yıl önce olduğu gibi Çanakkale'de bir kez daha tek yürek, tek millet olacak. Dünya harp tarihine altın harflerle yazılan büyük zaferin kahramanlıkları yeniden hatırlanacak.

İLK TÖREN STADYUMDA

Asırlık zaferin kutlamaları saat 08.30'da Cumhuriyet Meydanı'nda Atatürk Anıtı'na çelenklerin sunulmasıyla başlayacak. 18 Mart Stadyumu'ndaki ilk tören ise 09.30'da gerçekleşecek. Üzerinde, 'Çanakkale Geçilmez' yazan altın madalya, 253 bin şehit anısına Türk Bayrağı'na takılacak. Stadyumdaki törenlerde, Çanakkale şehitlerinin torunları buluşacak. Çanakkale şehitleri için yapılacak saygı duruşu ardından İstiklal Marşı eşliğinde altın madalyanın takıldığı Türk bayrağı göndere çekilecek. Burada Başbakan Ahmet Davutoğlu bir konuşma yapacak. Zaferle ilgili şiirler okunacak, Devlet Halk Dansları ve Mehteran Bölüğü gösterilerinin ardından geçit töreniyle tören son bulacak. Tören halkın katılımına açık olacak.

İKİNCİ TÖREN ŞEHİTLER ABİDESİ'NDE

İkinci tören Gelibolu Yarımadası'ndaki Şehitler Abidesi'nde yapılacak. Saat 14.00'te başlayacak törenlerde, Atatürk Anıtı'na çelenkler sunulacak. Çanakkale şehitleri içi saygı duruşunda bulunulup, saygı atışı yapılacak. İstiklal Marşı'nın okunması ardından, Türk Silahlı Kuvvetleri adına bir konuşma yapılacak. Başbakan Ahmet Davutoğlu, konuşmasının ardından şehitlik defterini imzalayacak. Seyir terasından savaş gemilerinin geçit törenini ve Türk Yıldızlar gösterisi izlenecek. Buradaki tören şehitlik ziyaretiyle sona erecek. Buradaki töreni abide önünde kurulan bin 200 kişilik portatif tribünde özel davetliler izleyecek.

GEMİLER ZİYARETE AÇILACAK

Büyük zaferin kutlama törenleri öncesinde Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'na ait üç savaş gemisi, Çanakkale Boğazı'na gelip, Esenler Mahallesi'ndeki tepede bulunan '18 Mart 1915' yazısı açıklarında demirledi. Flamalarla süslenen savaş gemileri yarın halkın ziyaretine açılacak. Çimenlik Kalesi'nde bağlı bulunan Nusret Mayın Gemisi'nin kopyası olarak yapılan 'TCG Nusret' de kutlamalar için Çanakkale'ye gelecek olanlar

tarafından gezilebilecek. Bu arada Mavi Marmara gemisi de yarın sabah 08.00'de Çanakkale'ye gelerek Gelibolu iskelesine demir atarak ziyarete açılacak.

TGB BİGALI'DA TOPLANACAK

Çanakkale Deniz Zaferi'nin 100'ncü yıl kutlamaları için getirilen kısıtlamalar nedeniyle Türkiye Gençlik Birliği üyeleri sosyal paylaşım sitelerinde örgütlenerek yarın sabah 08.00'de Eceabat İlçesi'nde Atatürk'ün evi bulunan Bigalı Köyü'nde toplanacak. Kalabalık bir grupla törenlerin yapılacağı Şehitler Abidesi'ne yürünecek.

ÇANAKKALE ONLAR SAYESİNDE GEÇİLMEDİ

Çanakkale'de Mehmetçik 100 yıl önce dünyanın en güçlü donanmalarından oluşan "Yenilmez Armada'ya karşı büyük bir Zafer elde etti. Çanakkale Geçilmez Destanını yazdı. Deniz Savaşı'nın kaderini ise Nusret Mayın Gemisi'nin boğaza döşediği mayınlar ve Seyit Onbaşı'nın sırtlayarak kaldırıp namluya sürdüğü 275 kiloluk top mermisi değiştirdi.

Tarih, 28 Ocak 1915'i gösterdiğinde İngiliz savaş meclisi toplanmış, Deniz Bakanı Winston Churchill, vakit geçirilmeden Çanakkale cephesinin açılmasını istemişti. Amaç, Osmanlı'nın tasfiyesi ve Türk nüfuzunu Ortadoğu'dan kaldırmaktı. Bu istek savaş meclisince kabul görmüş ve harekatın yalnız deniz kuvvetleriyle yapılması kararlaştırılmıştı. Bu noktadan sonra Çanakkale Boğazı'nı geçmek niyetiyle hazırlanan planı hayata geçirmek için, Amiral Carden'in emrine, Queen Elizabeth, Inflexible, Agamemnon, Triumph, Cornwallis, Albion, Vengeance, Lord Nelson, Swiftsure, Irresistible, Ocean, Prince George, Majestic, Goliath, Canopus, Fransız Tuğamirali Gueperatte komutasında da Bouvet, Gaulois, Suffren ve Charlemagne zırhlıları, 3 hafif kruvazör, 16 muhrip, 7 denizaltı, 12 mayın tarama gemisi, 'Ark Royal' ve 'Ben Mc. Chree' ana uçak gemileri, 'Minca' sabit balon gemisi, nakliye gemileri ve şileplerden oluşan büyük bir armada oluşturuldu. Artık, 'Muhteşem Armada' Çanakkale Boğazı'nı geçmeye hazırlanırken Çanakkale Deniz Zaferi'ni kazandıracak olan Türk askerindeki o yüksek ruh katılmadı.

NUSRET BOĞAZIN KİLİDİ OLDU

Çanakkale Deniz Zaferi'nin kazanılmasında kuşkusuz tüm Mehmetçikler büyük paya sahip oldu. Deniz savaşının kaderini değiştiren ve aradan 100 yıl geçtikten sonra bile hala dünyada hayranlık uyandıran Nusret Mayın Gemisi'nin zafere giden yoldaki rolü farklıydı. 7 Mart'ı, 8 Mart'a bağlayan gece yarısı Nusret, Çanakkale'den demir aldı. Gemide sessizlik hakimdi. Tüm ışıklar söndürülmüştü. Kıvılcım atmasın diye ocaklarını bastırmış olan gemi Karanlık Liman'a yol aldı. Deniz sakin, hava simsiyah, zifiri karanlıktı. Gemi daha önceden döşenen mayın hatlarından geçerek ilerliyordu. Düşman projektörleri denizi tarıyordu. Vatanın selameti için gerekli olan zafer kilidi, Nusret'in elindeydi. Anadolu yakasındaki Akyarlar'a birer birer sessiz bir şekilde mayınlar bırakılmaya başlandı. Birkaç dakikada tüm mayınlar planlandığı gibi sulara indi. Gemi dönüş esnasında düşman devriyelerinin Nusret'e doğru projektör yakması tüm gemi personelinin yüreğini ağzına getirmişti. O an bir mucize gerçekleşti. Nusret'i korumakla görevli Türk devriyelerinin projektörleri Nusret'i düşmana karşı karambole getirdi. Bu ışık kavgası sırasında sessizce Çanakkale'ye yol alan Nusret Mayın Gemisi görevini tamamlamıştı. Ancak Gemi Komutanı Hakkı Bey'in hasta kalbi bu ışık savaşındaki heyecana dayanamamış, heyecan kasırgası içinde duruvermişti. Bu olaydan 10 gün sonra müttefik donanması saldırıya geçmişti. İkmal için dönen gemiler onları bekleyen sürprizden habersizdiler. Ardı ardına patlamalar meydana gelmeye başladı. 7-8 Mart gecesinde dökülmüş, tüm taramalara rağmen fark edilememiş Nusret'in döktüğü mayınlar sayesinde deniz savaşının kaderi değişmişti. İlk olarak 639 kişilik mürettebatıyla 'Bouve zırhlısı' battı. Bouve'in battığı yerin yakınında manevra yapan 'Inflexible' bir mayına çarpıştığını rapor etti ve çok tehlikeli bir şekilde yan yatmaya başladı. Üç dakika sonrada 'Irrestible'ın yana yatmakta olduğu ve sancak tarafından mayına çarpıştığını bildiren yeşil flamanın sancak seren cundasında dalgalandığı görüldü. Daha sonra da mürettebatı kurtarılan gemi boğazın sularına gömüldü. Muhteşem armada üç büyük gemisini kaybetmişti. 'Inflexible', 'Golva' ve 'Suffen' adlı üç gemisi de ağır yaralanmış eldeki gücün 3'te 1'i yitirilmişti. Nusret'in yapmış olduğu görev tarihi değiştirmişti.

15_liler.jpg

TARİHİN SEYRİNİ DEĞİŞTİREN TOPÇU

Deniz Savaşı'nda gösterdiği kahramanlıkla tüm Mehmetçik'lerin sembolü Seyit Onbaşı oldu. Havran'ın Çamlık Köyü'nden Mehmetoğlu Seyit Onbaşı'nın görev yaptığı Rumeli Mecidiye Tabyası'na isabet eden top mermisi, 16 askerin şehit olmasına ve topların mekanizmasının bozulmasına neden oldu. Seyit Onbaşı patlamanın etkisi ile sadece kendinden geçmişti. Kendine geldikten sonra takım arkadaşı Niğdeli Ali Çavuş'u gördü. Etrafta başka kimse yoktu. Seyyit Onbaşı kalkıp denize baktığında, düşman gemileri karaya iyice yaklaşmışlardı. Arkadaşı Niğdeli Ali Çavuş'un kendisine yardım etmesini istedi. Ardından da 275 kilo ağırlığındaki top mermisini sırtlayarak kaldırmak istedi. İlk denemesinde top mermisi önce ellerinden kaydı. Parmaklarını toprağa bulayıp bir daha tarttılar. Koca Seyit mermiyi sırtına vurdu ve sendeleyerek topa doğru yürüdü. Merdiven basamaklarında terini attı. Çok zorlanarak mermiyi namluya sürüp kamasını kapattı. Göz kararıyla ateşlediği top mermisi İngiliz mermisi Ocean zırhlısının kıç tarafında patladı. Dümen tertibatı bozulan Ocean zırhlısı sürüklenirken Nusret Mayın Gemisinin döşediği mayınlardan birine çarparak battı. Seyit Onbaşı'nın bu kahramanlığı Türk askerine büyük moral kazandırdı. Yenilmez Armada Çanakkale'yi geçemeyeceğini anlayıp geri çekildi.

Çanakkale’yi geçemediler

Çanakkale Savaşı, I. Dünya Savaşı sırasında 1915–1916 yılları arasında Gelibolu Yarımadası'nda Osmanlı İmparatorluğu ile İtilaf Devletleri arasında yapılan deniz ve kara muharebeleridir. İtilaf Devletleri; Osmanlı İmparatorluğu'nun başkenti İstanbul'u alarak İstanbul ve Çanakkale boğazlarının kontrolünü ele geçirmek, Rusya'yla güvenli bir erzak tedarik ve askeri ikmal yolu açmak, başkent İstanbul'u zaptetmek suretiyle Almanya'nın müttefiklerinden birini savaş dışı bırakarak İttifak Devletlerini zayıflatmak amaçları ile ilk hedef olarak Çanakkale Boğazı'nı seçmişlerdir. Ancak saldırıları başarısız olmuş ve geri çekilmek zorunda kalmışlardır. Kara ve deniz savaşı sonucunda iki taraf da çok ağır kayıplar vermiştir. 
Deniz Savaşının fikir babası Winston Churchillin planı; Boğazları donanma ile geçerek Osmanlıyı savaştan saf dışı bırakmak aynı zamanda Bolşeviklerin baskı uyguladıkları Rus çarına yardım etmekti. Chuchill bu planı Akdeniz filo komutanı Amiral Carden de destek bulunca plan İngiliz parlamentosundan geçti. Zamanın en ileri teknolojisine sahip olan İngiliz donanması tarihinde hiçbir yenilgi almamıştı. Fransanın desteği ile dünyanın en büyük donanmasını oluşturuyordu. Bu donanmaya yenilmez armada ismi takılmıştı. 

Osmanlı ordusu ise boğazı savunmak için Almanlara mayın döşetmişti. Bu mayınlar genişliği 1,5 km ile boğazın en dar yeri olan Soğandere-Dardanos önlerinden güneye doğru sıralıydı. 10 mayın hattı kurulmuştu. Bu hatlarda toplam 225 mayın bulunmaktaydı. Kıyılarda bu hatları koruyacak gizli obüs bataryaları hazırlanmıştı. Savunma temelde topçu bataryalarına dayanmaktaydı. Bu toplardan çoğu oldukça eskiydi. En iyilerinin bile atış menzili 7-8 km civarındaydı. Boğazın girişinde rumelide Seddülbahir ve Ertuğrul tabyaları, anadoluda Kumkale ve Orhaniye tabyaları bulunuyordu. Anadolu yakasında Kepez burnuna ,Rumeli de ise Kilitbahire kadar topçu savunmasını ağırlıklı olarak seyyar tabyalar (havanlar, toplar, obüsler) üstlenmişti. Kepez altında Dardanos sabit tabyası Kepezden sonra iki yakada Mecidiye ve Hamidiye tabyaları, Kilitbahir ,Namazgah ve Havuzlar tabyaları bulunuyordu. Ayrıca denizaltılar için boğaza ağlar gerilmişti.

Savaş Başlıyor

3 Kasım 1915 tarihinde 28 gemilik ingiliz-fransız filosundan ilk atışı Cornwallis adlı zırhlı yaptı. 28 gemi boğazın dış tabyalarını 17 dakika süren top ateşine tuttu. Bu bombardıman sırasında Seddülbahir tabyası büyük hasar gördü. 19 Şubat günü Çeşitli sayıda gemiyle bombardıman başladı. Osmanlı topları menzilleri kısa olduğu için karşılık veremiyordu. Ancak saat 12 den sonra gemiler kıyıya yaklaşarak 7 km den ateşe başlayınca bataryalar karşılık vermeye başladı. Gemilerden ikisi hasar aldı. Amiral Carden saat 17:30 da geri çekilme emri verdi. Bozan hava sebebiyle 25 Şubata kadar saldırı olmadı. 25 Şubat günü dış tabyalar tahrip edildi. 18 Mart a kadar geçen sürede Rumeli yakasında Seddülbahir ve Ertuğrul tabyaları ile Anadolu yakasında Kumkale ve Orhaniye tabyaları tahrip edildi. 17 Mart Amiral Carden sinirleri bozulduğu için görevden ayrıldı yerine Amiral De Robeck atandı. 18 Mart günü bir saldırı planlandı. Bu plana göre 3 filo oluşturulacak; 
1. Filo : Queen Elizabeth, Agamemnon, Lord Nelson, Inflexible
2. Filo : Albion, Swiftsure, Magestic, Ocean, Cornwallis, Irresistible, Vangeance, Canopius, Prince George
3. Filo (Fransızlar) : Bouvet, Gaulois, Suffren, Charlmagne 
ve bu filoların iki hat oluşturarak kıyıları bombardıman altında tutmaları ve bu sırada da mayın temizleyicilerin çalışması planlandı. 18 Marttan önce mayın tarama gemileri yoğun faaliyet göstererek mayınların bir bölümünü toplamışlardı. Ancak Mesudiye-Soğanlıdere hattından Çimenlik e kadar olan bölge mayından temizlenemedi. Bu arada 17 yi 18 Marta bağlayan gece Nusrat Mayın Gemisi Karanlık liman'ın kuzeyine 26 mayından oluşan bir mayın hattı dökmeyi başardı.

18 Mart Harekâtı

18 Mart 1915 sabahı saat 10:30 da Agamemnon komutanlığında 1. filo, A hattını oluşturarak ve arkadan 2. filoca desteklenerek boğaza girdi. 11.00 den itibaren yaklaşık 13000 metreden tabyaları topa tuttu. Toplam 506 topa karşılık savunmada sadece 150 top vardı. Menzili yetmediği için tabyalardan karşılık verilemedi. Filo biraz daha ilerledi ve tabyaların özellikle de hareketlilerin menziline girdiğinde karşı ateş başladı, Agamemnon ve Inflexible yara aldı. Donanmanın ateşi yoğun olmasına karşın isabetli değildi çünkü, çeşitli yanıltma yöntemleri ve yer değişimi uygulanıyordu. Bu aşamada Kepez den karşıya olan ilk mayın hattının temizlenmesi planlanmasına rağmen buraya yanaşılamadı bile. 

Saat 12.30 da 3.filo (Fransız) B hattı öndeki gemilere yaklaşarak kıyılara ateş açtı. A hattının iki yanından geçerek ön hattı oluşturdular. Bu arada tabyalardan ateş devam ediyordu ayrıca gemiler ilerleyerek Çanakkale ve Kilitbahir tabyalarının da menziline girmiş, ateş altında kalmışlardı. Saat 14 civarında Türk tabyalarının ateşi biraz azaldığı için Amiral Robeck 2. filonun gelerek en öndeki 3. filo gemileri ile yer değiştirmesini istedi. Bu manevra esnasında Erenköy körfezine giren gemiler Nusret'in mayınlarına çarptılar. Fransız savaş gemisi Bouvetin mayına çarparak 10 dakika içinde sulara gömüldü. Yardıma giden Ocean ve Irresistible mayın ve top yarası alarak terkedildi, mürettebatları diğer gemilerce kurtarıldı. Gaulois, Suffren, Agamemnon ağır hasar almış, Charlemagne da hafif yaralanmıştı. İlk mayın hatlarına bile erişemeden, dış savunma hattı düzeyini bile hizalayamadan bu hale düşen Birleşik Donanma büyük bir panik yaşadı ve saat 17:45 de De Robeck geri çekilme emri verdi. Donanma hızla boğazı terkederek Bozcaadaya doğru çekildi. Irresistible ve Ocean da gece çökerken battılar.

Savaşın Sonu

6 saat 45 dakika süren bombardıman sonucu İki İngiliz, bir Fransız zırhlısı battı, Bir İngiliz, iki Fransız zırhlısı ağır yara aldı, üç gemi karaya oturdu. Osmanlı tarafındaki zaiyat ise kırkdört şehit, yetmiş yaralı, sekiz top idi. 

Donanma boğazdan geçemeyince kara harekâtı gündeme geldi. Müttefikler planlarını düzenlediler, hazırlıklarını yaptılar. Maltadan, İngiltereden, Fransadan, Mısırdan askerler gelerek Limni adasında biriktiler.

Nusrat Mayın Gemisi, İttihat ve Terakki Partisinin bir üyesi olan Albay Cevat tarafından yönlendirilerek boğazın çeşitli kısımlarına mayınlar döşemiştir. Fakat bu mayınların İngiliz gemileri tarafından farkedilip imha edilmesi ve boğaz güvenliğini sağlamakla görevli olan kıyıdaki topçu bataryalarını bombalaması sonucu boğazdaki hareketlerinin rahatlaması üzerine, Albay Cevat bir gözlem yapmış ve İngiliz gemilerinin boğazdan girip kıyıları bombaladıktan sonra karanlık liman denilen yerden çıktıklarını belirlemiştir. Bunun üzerine Nusrat Mayın Gemisi bu limana toplamda 26 adet mayın döşemiş ve bu mayınların bulunmaması içinde mayınları ters yerleştirmiştir. Nitekim İngilizler bu mayınları bulamamış ve İngiliz donanmasının en büyük gemilerinden iki tanesi batmış ve iki tanesi de ağır hasar alarak iş görmez hale gelmiştir. Muhtemelen bu savaşın kaderini ve gidişatını etkileyen ve İtilâf devletlerini deniz harekatından caydıran en büyük etken olmuştur.

Ağları aşabilen bazı, İngiliz denizaltıları İstanbula kadar gittiler ve ikmal gemilerini batırdılar. 30 Ekim de Fransız Turquoise denizaltısı Türk onbaşı Müstecip tarafından vuruldu ve denizaltı Müstecip'in adı ile Türk donanmasına katıldı. 15 Ocak da Fransız Safir denizaltısı batırıldı, 26 Temmuz da yine bir Fransız denizaltısı Mariotte karaya oturdu ve ele geçirildi. 13 Mayısta Muavenet-i Milliye harp gemisi boğazdan çıkıp Morto koyunda bir baskınla Goliath muhribini torpil atışıyla batırdı. Savaş süresince Alman U tipi denizaltıları da bölgeye gelerek Birleşik donanma gemilerine zarar verdiler. 2 Fransız harp gemisi ve bazı ikmal gemileri dışında en önemli başarıları Magestic zırhlısını batırmaları oldu. 

Deniz Haber Ajansı

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
ÇOK OKUNANLAR
Tüm Hakları Saklıdır © 2004 Deniz Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0544 880 87 87 | Haber Scripti: CM Bilişim