Columbia Group Sürdürülebilirlik, Çeşitlilik ve Kapsayıcılık Direktörü Claudia Paschkewitz, Donald Trump'ın DEI'ye ilişkin kararlarının denizcilik sektörü üzerindeki etkisini yazıyor.
ABD Başkanı Donald Trump'ın çeşitlilik ve kapsayıcılık önlemlerine karşı aldığı son karar, dünya çapında kaydedilen ilerlemede geriye doğru bir adım niteliğinde olup, denizcilik sektöründe dalga dalga etkilere yol açabilir.
Denizcilik sektöründe zorbalık ve taciz konusunda tartışmayı başlatma ve kendimizi denizciler için açık ve kapsayıcı bir sektör olarak tanıtma konusunda büyük ilerlemeler kaydettik. Eğitim ve farkındalık girişimleri aracılığıyla, iş gücümüzü çeşitli mürettebat üyelerini karşılamaya ve bir ekibe getirebilecekleri farklı güçlü yönleri ve becerileri takdir etmeye teşvik ettik.
Buna rağmen, çoğu zaman bir adım ileri iki adım geri gidiyormuşuz gibi hissediyoruz. İlerleme ve gerileme arasındaki bu çekişme, Trump'ın olumlu eylem ve Çeşitlilik, Eşitlik ve Kapsayıcılık girişimlerine karşı karar veren yürütme emrinin ardından Google ve McDonalds gibi büyük işbirliklerinin DEI girişimlerini geri çekmeye başlamasıyla son zamanlarda aniden değişti.
Bu kararın ağırlıklı olarak ABD ordusunda görev yapan trans bireyleri etkilemesine rağmen, denizcilik de dahil olmak üzere diğer sektörlere de yansıyacak rahatsız edici bir mesaj ve sonuçlar doğuracağı düşünülüyor.
Denizcilik, gemide çalıştırdığı kültürlerin doğası gereği uzun zamandır çeşitli bir endüstri olmuştur ve çok sayıda farklı kültürü, etnik kökeni, geleneği ve inancı bir araya getiren yetenekli küresel iş gücüne güvenmektedir. Bunlar olmadan endüstri sürdürülemez olurdu. Fırsatları sınırlamak ve kişinin yeteneğini beceri yerine kimliğe göre kısıtlamak, kariyer ilerlemesini ve tüm endüstrinin evrimini baltalar.
Çeşitlilik, en iyi yeteneğe sahip olmakla ilgilidir. Columbia Group'ta, yaşam boyu öğrenmeye ve denizcilerin kariyerleri ve öğrenmeleri üzerinde kontrol sahibi olmalarına kendimizi adadık. Gizli yetenekler arıyoruz. Bizim için her şey insanlarla ilgilidir, ırkları, cinsel yönelimleri veya siyasi görüşleri önemli değildir, yeter ki uyum doğru olsun, gerisi geliştirilebilir. Birini doğru uyum olacak şekilde geliştiremezsiniz. Çeşitli yetenekler olmadan denizcilik, durgunluk riskiyle karşı karşıyadır ve gelişen bir dünyaya uyum sağlayamamaktadır.
Mental Health Support Solutions (MHSS) CEO'su ve OneCare Group (OCG) üyesi Charles Watkins ile yapılan görüşmeler, denizciler arasında, özellikle de zaten akranlarına göre dezavantajlı olan yeterince temsil edilmeyen geçmişlere sahip olanlar arasında gerçek bir desteğe ihtiyaç duyulduğunun açık olduğunu vurguladı. Uzun çalışma saatleri, bağlantı eksikliği ve çeşitli güvenlik riskleri son aylarda sektörü zaten etkiledi ve denkleme başka bir faktör eklememize gerek yok. MHSS yakın zamanda LGBTQ+ topluluğu konusunda uzmanlaşmış bir psikoloğu ekibine kattı ve böylece ihtiyaç duymaları halinde insanlara yardım edecek birinin hazır olduğundan emin oldu. Ne kadar yol kat ettiğimizi ve bu aşırı yeni önlemlerin ne kadar zararlı olacağını vurgulayan bu tür girişimlerdir.
İşe alımın ötesinde, elde tutma da başka bir konudur. Genç nesiller, hem işyerinin içinde hem de dışında akranları arasında bir sosyal sorumluluk duygusu talep ediyor. Z Kuşağı ve Y Kuşağı, özellikle çeşitlilik ve katılım konuları açısından kendi değerlerine benzer değerleri paylaşan profesyonel ortamlara duyulan ihtiyaç konusunda giderek daha fazla ses çıkarıyor. Bu beklentileri göz ardı etmek, yalnızca gelecekteki endüstri liderlerini ve yenilikçileri kaybetme riskini taşımakla kalmaz, aynı zamanda denizciliğin diğer sektörlere kıyasla konumunu zayıflatır.
Teknoloji ve sağlık hizmetleri gibi birçok endüstrinin kapsayıcılığı benimsediği ve bunun uzun vadeli başarıyı yönlendirmedeki kritik rolünü kabul ettiği görülmüştür. Bireylerin desteklendiğini ve değerli hissettiği bir ortamı teşvik etmek, yapılması gereken doğru şeyden daha fazlasıdır. Bu olmazsa olmazdır.
DENİZ HABER AJANSI
