Edirne’nin Havsa İlçesinde bulunan ve 1969 yılında yapımı tamamlanarak 1976 yılında sulamaya açılan Sinit göletinde Devlet eli ile katliam yaşandı. Yapımı sırasında şahıs arazileri kamulaştırılmayan ve yaklaşık 500 dekar şahıs arazisi sürekli su altında kalan Sinit Göleti için alınan talihsiz karar sonrası binlerce Yayın ve Sazan balığı kıyıya vurdu.
Binlerce balık öldü
Şahıs arazilerin teslim edilmesi ve İl Özel İdaresi tarafından para ödenmemesi için yapılan uygulama ile suyu boşaltılan Sinit Göletinde binlerce balık havasızlıktan öldü. Gölet kenarına vuran ve ağırlıkları 3-15 kilo arasında değişen Yayın ve Sazan balıkları görenleri gözyaşlarına boğuyor.
'Şahıs arazileri için balık ölümlerine göz yumuldu'
Su depolama hacmi 1 Milyon m3 olan Sinit Göletinde özel mülkiyete ait olan 1.200 dekar arazi bulunuyor ve bu arazilerin yaklaşık 500 dekar’ı sular altında. Binlerce balık ölümü ile ilgili görüştüğümüz yetkililer, “ Konu 2 yıldır İl genel Meclisinin gündeminde. Bu göletin arazisinde özel mülkiyet var ve gölet yapılırken kamulaştırma yapılmamış. Arazi sahipleri sürekli olarak üretim yapamadıkları için, İl Özel İdaresinden, dolayısı ile Edirne Valiliğinden her yıl ürün bazında para talep ediyor ve alıyor. Para ödenmemesi için arazilerin şahıslara iadesi kararı alındı ve Valilik kararı ile İl Özel İdaresi tarafından göletin suyu boşaltıldı. Bu bu karar İl Genel Meclisinin kararı değil.” dediler.
Suyun boşaltılması ve özel mülkiyetlerin tesliminden sonra yapılacak işlemleri belirten İl Genel Meclis Başkanı Mehmet Geçmiş, “ Bu alanda toplulaştırma yapılacak ve arazi sahiplerine başka alanlardan arazi verilecek. Daha sonra gerekli iyileştirmeler yapıldıktan sonra Gölete tekrar su verilecek.” dedi.
10 yıl önce Göleti Balık yetiştirmek üzere kiraladığını ve 10 yıldır emek harcadığını belirten Okan Çıpacı, “ Benimle kimse konuşmadı. Edirne İl Özel İdaresinden geldiler ve suyu boşaltacaklarını söyleyerek kanalı açtılar. Burada binlerce Yayın ve Sazan balığı var ve en küçüğü 3 Kg. ağırlığında. Havasız kaldıkları için hepsi karaya vurdu. Noter kanalı ile tespit yaptıracağım. Önceden haber verseler, veya bir süre beklemiş olsaydılar, Balıkları tutup satma imkanım vardı. Hiçbir şey bilmiyorlarsa balıkları hayır kurumlarına verebilirdik. Binlerce balığın öldüğüne mi yanayım, zararıma mı yanayım, devletin 3 kuruş için yaptığı çevre katliamına mı yanayım? Ne yapacağını bilmiyorum ve kimse sorularıma cevap vermiyor” dedi.
DENİZ HABER AJANSI
