Reysaş Logistics, toplam 320 bin m2’lik 86 depo, 1.5 milyon m2 arazi ve 30 fındık deposundan oluşan gayrimenkullerini ağustosta halka arz edecek.
Türk lojistik sektöründe ilk halka açılan şirket olarak yerini alan Reysaş, ikinci bir ilk’e daha imza atma hazırlığında. Bünyesindeki gayrimenkullerin bir dökümünü yapan kuruluş, endüstriyel mal varlığının halka arzı için ağustos ayında düğmeye basıyor.
Gelişmeyi, Reysaş’ın içinden bir Reysaş daha çıkacak diye yorumlayan Yönetim Kurulu Başkanı Durmuş Döven, “Şu anda Sermaye Piyasası Kurulu’nda kuruluş işlemleri tamamlanma aşamasında. Temmuz ya da en geç ağustos ayında halka açılacak. Ocak ayında anlaşması yapıldı. Ağustos ayında Reysaş’ın içinden bir Reysaş çıkarak, halka arz edilecek” ifadelerini kullandı.
Firma bünyesinde yaklaşık 1.5 milyon metrekare arazi, 320 bin metrekareye yakın 86 depo (50 stadyum büyüklüğünde) ve Karadeniz’in Akçakoca ile Rize’ye kadar olan bölümünde 30 fındık deposundan oluşan gayrimenkulü bulunduğunu belirten Durmuş Döven, “Yüzde 49’unu halka açmayı hedefliyoruz. Türkiye’de gayrimenkulün birkaç ayağı var. Bunların büyük bölümünü alışveriş merkezleri oluşturuyor. Daha sonra, konut gayrimenkul yatırım ortaklıkları geliyor. Konut da, rekabete çok açık bir yapı. Aynı yerde 1.5 milyon dolara da, 150 bin dolara da konut mümkün. Ama, Türkiye’de hiç endüstriyel gayrimenkul yatırım ortaklığı yok. Aslında dünyada da en popüler olan budur. Yurtdışında işini yapan firmanın kendi deposu yoktur. Hatta fabrikaların çoğu, gayrimenkul yatırım ortaklığı üreten şirketlerdir. Türkiye’de ilk endüstriyel yatırım ortaklığını Reysaş açıyor” diye konuştu.
Panama’da yeni bir denizcilik şirketi
Malta ve Marshall Adaları’ndan sonra Panama’da da bir denizcilik şirketi kurduklarını vurgulayan Reysaş Yönetim Kurulu Başkanı Durmuş Döven, “Denizde var olan tek Türk lojistik şirketiyiz. Biri Türk, biri Comor Adaları bayrağı, ikisi de Malta bayrağında olmak üzere 4 gemimiz var. Panama’da da bir denizcilik şirketi kurduk. Şimdi oraya da bir gemi satın alacağız. İki gemiyle de görüşmelerimiz sürüyor. Özellikle çok amaçlı gemiler tercih ediyoruz. Hem konteyner, hem de kuruyük taşıyabilsin amacındayız” dedi.
Türkiye’de TCDD’den sonra en büyük demiryolları işletmecisi olduklarını söyleyen Döven, “Şu anda dördüncü tren istasyonumuz bitti. Hedefimiz, 1 yıl içinde 10 istasyona ulaşmak. Kamyon ve römork olarak araç filomuz 2 bin civarında. Bunların dışında, iki de uçağımız bulunuyor. En büyük hedeflerimizden biri de, bir liman sahibi olarak kombinasyonu tamamlamak. Ancak, fiyatların reel değerlerde oluşmadığını düşünüyoruz. Limanla tabloyu tamamlayacağız ama halen adres belli değil” açıklamasını yaptı.
“Benim kota sorunum yok “
Özellikle UND’nin başlattığı ‘Kotasız Avrupa’ ile ilgili kampanya hakkında görüşlerini sorduğumuz Reysaş Yönetim Kurulu Başkanı Durmuş Döven’den farklı bir çıkış geldi. “Benim kota sorunum yok” diyen Döven, şöyle devam etti: “Ben zaten yabancı plakalı treylerlerle iş yapıyorum. Benim kota diye bir sorunum yok. Çünkü, benim treyler sayım; dolayısıyla alabileceğim geçiş belgesi fazla. Kota sorunu yaşayanlar da, yurt dışında şirket kursunlar. Bu konuda bir yasak yok. Bulgaristan, Romanya gibi ülkelerle görüştüğümde, adamlar biz sizin isteğinize göre bunu uyguluyoruz. Bizim, zaten yeterli treylerimiz yok. Türkiye’nin 45 bin varsa, onların araç filosu da, bin 500 gibi bir rakamdır. Türkiye’de 2 bin treylere 3 UBAK belgesi alıyorum. Bulgaristan’daki 20 treylerime, sınırsız geçişli 20 UBAK belgesi alıyorum. Yani, Bulgar plakamla dünyayı dolaşıyorum. Siz de, alternatif kurmak zorundasınız. Niye, Avrupa-Türkiye arasında tren yok. Örneğin, benim var. Beşinci yılım. Her gün bir tane hattım çalışıyor. Bugüne kadar 14 bin vagon taşımışız. Geçiş belgesi dahil, hiçbir sorun yaşamadık.”
Kaynak: Selçuk Onur/Perşembe Rotası