Marmara Adası’na bağlı Saraylar Beldesi, 1 milyon tonluk üretimiyle Türkiye’nin mermer rezervinin % 15’lik kısmını oluşturuyor. Bir palamar botunun dahi bulunmadığı limana yılda 250 gemi geliyor.
Marmara Adası’na bağlı Saraylar Beldesi, 1 milyon tonluk üretimiyle Türkiye’nin mermer rezervinin % 15’lik kısmını oluşturuyor. Bu mermerleri yüklemek için gemilerin geldiği limandaki emniyet yetersizliği bir Türkiye gerçeğini gözler önüne seriyor.
2 bin 500 nüfuslu bir belde olmasına rağmen iki modern vinçle donatılan limana gelen gemi sayısı ve elleçlenen yük miktarı da azımsanmayacak ölçüde. Beldedeki mermer üretim kapasitesi bir milyon ton civarında. Avrupa’dan da talep gelince Belediyenin kriz öncesinde kapasiteyi 2 milyon tona çıkaracak yatırım planları bulunuyordu. Kriz sonrasında ihracatta düşüş olunca projeler ertelendi. Saraylar Belediye Başkanı Güner Yavuz, krizden dolayı geçen yıl limandan yapılan blok mermer ihracatının 550 bin ton civarında olduğunu söylüyor.
İhracat limanı olması nedeniyle uluslararası standartlara uygun donanıma sahip olması gereken limanda palamar botu dahi bulunmuyor. Kuzey rüzgarlarına açık olan limanın manevra alanın dar olması ve liman içinde gemilerin demirlemesi nedeniyle gemi kaptanları ve kılavuz kaptanlar manevralarda büyük sıkıntı yaşıyor.
Kılavuzluk başladı ancak...
Gelen gemilerin armatörleri, kılavuz, römorkör ve palamar hizmeti verilmediğinden dolayı gemi kaptanlarının çok zor durumda kaldığını ilgili kurumlara bildirmişler ve bu hizmetlerin verilmesini istemişler. 2008 Nisan’dan sonra 10.000 dwt üstü mıcır (mermer kırıntısı) gemilerinin gelmeye başlaması ve zaman zaman gemilerin manevra sırasında hasar görmesi kılavuzluk ihtiyacını artırmış. 2008 Haziran’dan buyana Denizcilik Müsteşarlığı’ndan alınan onayla iki tecrübeli kılavuz kaptan limanda görev yapmaya başlasa da römorkör olmaması gemi manevralarını iyice tehlikeye sokar hale gelmiş.
Yaşadıkları sıkıntıları ve oluşabilecek faciaları Denizcilik Müsteşarlığı ve Saraylar Belediyesi’ne bildirmelerine rağmen, bir gelişme elde edemediklerinden yakınan kılavuz kaptanlar “Büyüklü küçüklü 250’ye yakın geminin geldiği limanda bir römorkör dahi bulunmuyor. Bazen palamarları dahi biz alıyoruz. Biz burada teşkilat değil birey olarak hizmet veriyoruz. Deniz emniyeti için buradayız ancak liman işletmesi bize karşı olan sorumluluklarını yerine getirmiyor” diye konuştu.
Kaza geliyorum diyor
Ada Pilot unvanıyla Marmara Adası’nda kılavuzluk yapan Mehmet Ali Sökmen 23 yıl, İsmail Ersin Yirmibeşoğlu ise 17 yıl Türkiye’nin çeşitli bölgelerinde kılavuzluk yapmışlar. Her iki kaptan da ayda 30’un üstünde geminin geldiği limandaki ihmalkarlıklara anlam veremiyor. Kaptan Sökmen, Denizcilik Müsteşarlığı’na sıkıntıları ilettiklerini ancak bir sonuç elde edemediklerini söylüyor.
2006 yılında DEKAŞ’da görev yaptığı dönemde bir armatör temsilcisinin DEKAŞ’a müracaat ederek bu bölgede kılavuzluk hizmeti verilmesini istediğini hatırlatan Sökmen, “Ancak o günkü imkanlardan dolayı bu hizmeti veremedik. Ersin Kaptan ile birlikte Müsteşarlıktan aldığımız yetkiyle Adada kamusal bir hizmet yapıyoruz. Kılavuzluğun ana teması, can-mal emniyeti ve çevre güvenliğidir. Ticari olarak da ülkeye döviz getirisi sağlıyor. Ayrıca gemilerden elde edilen pilotaj gelirlerinin % 6’sı Müsteşarlığa ödeniyor. Buna rağmen bu kadar aktif bir limanda karşımızda bir muhatap bulamadık. Belediye Adada güzel hizmetler yapmasına rağmen liman hizmetlerinden son derece yoksun” diye konuştu.
"Denizci gözüyle bakılmıyor"
Mart sonrası mermer ocaklarının üretimi artırmasıyla limana gelen gemi sayısı aylık 30 geminin üstüne çıkabiliyor. Saraylar Limanı bugün pilotaja tabi 250 civarında geminin geldiği bir liman haline geldi.
Olaya madencilik gözüyle bakıldığını limancı gözüyle bakılmadığını dile getiren Yirmibeşoğlu ise şunları söyledi: “Onlar için önemli olan mermerin üretilmesi ancak liman girişinde veya limanda meydana gelebilecek bir kaza sonucu limanın çalışamaması halinde bu mermeri nasıl ihraç edecekler? Manevra sırasında geminin dümenin kilitlenmesi veya makinesinin durması halinde römorkör olmaması ciddi kazlara sebebiyet verebilir. Veya operasyon sırasında gemide çıkabilecek bir yangın sonucunda gemiyi limandan kaçırmak mümkün olmayabilir ve ciddi tehlikelere neden olabilir.”
Başkan Yavuz: Muhatapları Müsteşarlık
Limanda hizmet veren kılavuz kaptanların eleştirilerine cevap veren Saraylar Belediye Başkanı Güner Yavuz ise şunları söyledi: "2 bin 500 kişilik bir belediye olarak bu derece de ciddi yatırım yapabilecek bir bütçe ve bu tekneleri donatacak kadromuz yok. Çok zor şartlarda o limanı yaptık. Belediyenin şartlarını zorlayarak bu rıhtımları yaptık. Denizcilik Müsteşarlığı buraya kılavuz kaptan atarken benden görüş istemedi. Müsteşarlık bana buraya palamar botu veya römorkör alacaksın dememiş ki... O zaman bu önlemleri Müsteşarlık almak zorunda. Kılavuz kaptanlar, Müsteşarlığa kılavuzluk hizmeti verirken taahhütlerini yerine getirmişler mi? Hizmet verip para kazanıyorlar, bir pilot veya palamar botu yatırımı neden yapmıyorlar? Biz burada geçiciyiz diye bakmasınlar. Ona göre konuşlansınlar, yatırmalarını yapsınlar. Onlar bunları yaparken ben yardım etmiyorsam haklılar. Kim bu yatırımları yaparsa ben desteklerim. Ancak belediye olarak ben güvenlik önlemlerimi ve ISPS sertifikalarımı alırım.”
Küçük bir belde olmalarına rağmen beldede ciddi bir mermer üretiminin olduğunu söyleyen Yavuz: “Kriz nedeniyle geçen yıl limandan yapılan ihracat 550 bin ton olarak gerçekleşti ve bu yıl da biraz düşmesini bekliyoruz. İhracat azalınca yıllık 1 milyon ton mermer üretim kapasitemizi 2 milyon tona çıkarma projelerini de erteledik” dedi.
Müsteşarlık: Geçici izinle çözeceğiz
Bir yıl öncesine kadar Marmara Adası’nda kılavuzluk hizmetinin de verilmediğini hatırlatan Denizcilik Müsteşarlığı Deniz Ulaştırma Genel Müdürü Dr. Özkan Poyraz, Adaya iki kılavuz kaptan atadıklarını ancak geçici izinlerin kaldırılmış olması nedeniyle römorkörcülük hizmeti vermek isteyen firmaya onay veremediklerini söyledi. Poyraz konuşmasını şöyle sürdürdü: “Kılavuzluk ile kılavuzluk teşkilatı ayrı şeyler. Marmara Adası’nda yetkilendirilmiş bir kılavuzluk ve römorkörcülük teşkilatı yok. Adada görev yapan kılavuz kaptanlar Liman Başkanlığı sorumluluğu altında hizmet veriyorlar. Kılavuzluk ve Römorkörcülük Teşkilat Yönetmeliği yayınlanana kadar kurumlara bir hak vermemek için geçici izinleri kaldırmıştık. Bu nedenle daha önce Marmara Adası’nda römorkör hizmeti vermek isteyen bir firmaya onay veremedik. Bu tür limanlardaki eksiklikleri giderebilmek için kısa bir süre sonra geçici izinleri yeniden vermeye başlayacağız. Eğer Saraylar Belediyesi taahhütnameyi imzalarsa onlara da burada römorkör ve palamar hizmeti verme yetkisi verebiliriz.”
Bazı limanlarda çok az gemi hareketi olduğu için ve karlı olmaması nedeniyle firmaların burada römorkör bulundurmak istemediğini söyleyen Poyraz, “Teşkilat Yönetmeliği yayınlanmış olsaydı şöyle bir yaptırımımız olacaktı. Römorkör yatırımı ciddi maliyet istediği için bazı limanlarda bu hizmeti veremiyorsunuz. Karlı bölgelerde römorkör hizmeti vermek isteyenlere, karlı olmayan bölgede de bir römorkör bulundurmasını gerekli kılabilecektik. Bu şekilde taahhütnameyi imzalamaması durumunda da firmaya onay vermeyecektik” dedi.
Kaynak: Perşembe Rotası