Mültecilerin Yunanistan İstanköy Adası'na geçmesini sağlayan organizatörlerin, yeni yöntemler geliştirdiği ortaya çıktı. Geçtiğimiz günlerde Bodrum'dan umut yolculuğuna çıkan mültecilere geçiş için aracılık eden organizatörler yakalandı. Organizatörlerin dikkat çekmemek için mültecileri turist gibi hız botuyla açıktaki motor yata taşıdığı ortaya çıktı. Sahilden hız botuyla mültecileri turist gibi açıktaki 'Medusa' adlı lüks motor yata taşıyan organizatörler ise geçtiğimiz günlerde Türk Sahil Güvenlik ekipleri tarafından yakalandı. Yeni yöntemin fiyatı 750-1250 Euro arası değişirken, daha az dikkat çektiği için kullanıldığı ortaya çıktı.

'Yunan adalarına turist gibi geçmeye çalışıyorlar'

15 Temmuz darbe girişimi sonrası Ege kıyılarından Yunan adalarına mülteci sayısının 15 Temmuz öncesiyle kıyaslandığında yüzde yüz arttığını belirten Basmane Mülteci Dayanışma Platformu Üyesi Yalçın Yanık, 'Şu anda Ege kıyılarını kullanarak ortalama 75-100 kişi arası mülteci her gün Yunan Adaları'na geçiş yapıyor. Bu bilgiyi ise Göç İdaresi'ndeki bir çalışandan aldık. Mültecilerin kıyıdan hız botuyla alınıp, açıktaki motor yata taşınması ve turist gibi dikkat çekmeden Yunan Adaları'na geçiş yapması yeni ortaya çıktı. Bu yeni yöntemle geçişler daha da artacak. Çünkü bu yeni yöntemle mültecilerin yakalanma riski daha da azalıyor ve geçiş yapmak isteyenlerin yığılması azalıyor. İzmir'deki mülteciler fırsatını bulduklarında Avrupa'ya gitmek istiyor. Nedenini sorduğumuzda ise ülkelerinde savaştan kaçtıklarını ama Türkiye'de de açlık ve yoksullukla savaştıklarını söylüyorlar. O nedenle de Avrupa çare olarak görülüyor. Bir umut olarak çıktıkları yolculukla ise göz göre göre ölüm seçiliyor' ifadelerini kullandı.

Türkiye'ye de girilemiyor

AB-Türkiye arasındaki anlaşmanın da hiçbir işe yaramadığını söyleyen Yanık, sözlerini şöyle sürdürdü: Almanya'dan gönderilen mülteciler hala Yunanistan'da bekletiliyor. Zaten mülteciler de dönmek istemiyor. Çünkü mültecilerin ülkemizdeki koşulları çok kötü. Hükümet de AB'den beklediği parayı alamayınca kendini ağırdan satmaya başladı. Avrupa zaten mültecilerin gelmesini istemiyor. Bu süreçte olan mültecilere oluyor. Türkiye, Antep'teki sınır güvenliğini daha da arttırdı. Artık Suriye'den Türkiye'ye geçişler iyice zorlaştı. Hatta ölüm ya da başka bir işi için Suriye'ye gitmek zorunda kalanlar geri Türkiye'ye giremiyor. 3 kişiden 1'i alınıyor. Türkiye'ye girmenin bile önü kesildi. 

'Mülteci kabul edilmeleri gerekiyor'

Bu insanların mülteci kriterlerine uyduğunu ve acilen de mülteci kabul edilmeleri gerektiğine vurgu yapan Yanık, 'Ancak hala misafir olarak görülüyorlar. Bu insanlara devletlerin kapılarını açması ve bütün olanaklarını kullanarak da sahip çıkması gerekiyor. Elektrik, su ve kira gibi yardımlarda bulunulabilir. Başka bir çözüm yok. Bu insanlara sahip çıkılmalı. Sahip çıkılmadığı için de bu insanlar hala bir umutla Avrupa'ya gitmeye çalışıyor. Şanslı olanlar bu yolculuğu tamamlıyor. Olmayanlar ise bu umut için hayatlarını yitiriyor. Gazeteci, STK, sendika vb. bütün kurum ve kuruluşların olduğu bir konferans düzenleyip, bu insanların sorunlarının çözümü için tartışmak gerekiyor. Hala mahalledeki insanlar tarafından tehditler oluyor. İnsanlar kızıyor ve öfkesini Suriyelilerden çıkarıyor. Bu sorunlar daha da birikmeden çözmek zorundayız. 

Deniz Haber Ajansı