• BIST 10918.51
  • Altın 5769.085
  • Dolar 42.5102
  • Euro 49.5823
  • İstanbul 10 °C
  • Ankara -1 °C
  • İzmir 11 °C
  • Antalya 10 °C
  • Muğla 11 °C
  • Çanakkale 11 °C

Halit Yukay kazası: Denizcilik literatüründe hiç rastlanılmadı

Halit Yukay kazası: Denizcilik literatüründe hiç rastlanılmadı
Yalova'dan Bozcaada'ya giderken teknesi parçalanan ve hayatını kaybeden iş insanı Halit Yukay'ın ölümüne ilişkin bilirkişi raporu ortaya çıktı.

Bozcaada'ya giderken teknesi parçalanan iş insanı Halit Yukay'ın ölümüne ilişkin bilirkişi raporunda tekne kaptanı Halit Yukay 'asli kusurlu', gemi kaptanı Cemal Tokatlıoğlu ise 'tali kusurlu' olarak belirtildi. Raporda, "teknenin gemiye süratle ve doğrudan çarptığı, açık denizde böyle bir kazaya denizcilik literatüründe rastlanılmadığı" belirtildi. Yalova'dan Bozcaada'ya giderken teknesi parçalanıp yarı batık bulunan iş insanı Halit Yukay’ın ölümüyle ilgili Bandırma Cumhuriyet Başsavcılığı iddianamesinde yer alan bilirkişi raporuna göre, ‘Graywolf’ isimli tekne, ‘Arel-7’ adlı kuru yük gemisine tam seyir hızında, baş tarafından ve doğrudan çarptı. Raporda, Yukay’ın ‘asli kusurlu’, gemi kaptanı Cemal Tokatlıoğlu’nun ise ‘tali kusurlu’ olduğu belirtilirken, açık denizde böyle bir kazaya denizcilik literatüründe rastlanmadığı vurgulandı.

Yalova'dan 4 Ağustos'ta saat 15.10'da Bozcaada'ya gitmek üzere 'Graywolf' isimli teknesiyle denize açılan iş insanı Halit Yukay (43), teknesi parçalanmış ve yarı batık halde bulunmuştu. Arama çalışmalarının 19’uncu gününde, Erdek ilçesinin 7 mil açığında, denizin 68 metre derinliğinde Yukay’ın cansız bedeni bulunmuştu.

Yukay’ın cenazesinin çıkarılması için 26 Ağustos’ta bölgeye gelen Türk Deniz Kuvvetleri’ne ait 2 kurtarma ve yedekleme gemisinden biri olan 'TCG Işın', olumsuz hava şartları nedeniyle 3 gün boyunca demir atamadı. Rüzgarın etkisinin azalması ve geminin sabitlenmesiyle 29 Ağustos’ta çalışmalara başlandı.

CANSIZ BEDENİ ROV İLE İLK KEZ GÖRÜNTÜLENDİ

Deniz polisi 23 Ağustos’ta, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı ise 28-29 Ağustos’ta insansız su altı robotu (ROV) ile cenazeyi görüntüledi. 68 metre derinlikte yapılan ilk teşhis, sol kolundaki saatten yapıldı. Deniz altındaki görüntülemede, sol kolunda ‘mavi kordonlu saat’ olduğu görülen cenazenin Yukay’a ait olup olmadığı, Bozcaada’ya gitmek için Yalova Limanı’ndan ayrıldığı anın güvenlik kamerası görüntüleri ile karşılaştırıldı ve aynı saatin Yukay’ın kolunda olduğu belirlendi.

'TCG ALEMDAR' CENAZEYİ ÇIKARDI

Yukay’ın cenazesi, kaybolmasının 30. gününde 3 Eylül’de TCG Alemdar kurtarma gemisindeki özel eğitimli dalgıçlar tarafından denizden çıkarıldı. 68 metre derinlikten asansör sistemiyle çıkarılan cenaze, Bursa Adli Tıp Kurumu’nda yapılan otopsinin ardından 6 Eylül’de İstanbul’da Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Camisi’nde kılınan namaz sonrası Ümraniye Hekimbaşı Mezarlığı’na defnedildi.

'AREL 7' GEMİ ROTASI İNCELENDİ

Bandırma Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü soruşturma kapsamında, Yukay’ın teknesine çarptığı öne sürülen 'Arel 7' isimli yük gemisinin radar hareketleri mercek altına alındı. Sahil Güvenlik ekipleri, geminin ön tarafında sürtme izleri olduğunu tespit etti. Bölgedeki gemi trafiği ve 'Arel 7’nin rotası Yalova Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından detaylı incelendi. Kazadan bir gün önce Çanakkale’de çekilen fotoğrafta gemide iz görülmezken, 5 Ağustos’ta İzmit’te çekilen fotoğrafta geminin önünde belirgin iz ve darbe dikkat çekti.

KAMERA GÖRÜNTÜLERİ DOSYAYA GİRDİ

Halit Yukay’ın teknesine çarptığı değerlendirilen 'Arel 7' isimli kuru yük gemisinin İzmit Limanı’na yanaştığı anların güvenlik kamerası görüntüleri de soruşturma dosyasına dahil edildi. Görüntülerde, 5 Ağustos saat 04.00 sıralarında limana yanaşan gemi kaptanı Cemal Tokatlıoğlu (61) ve mürettebatın, geminin baş kısmına giderek ön tarafını inceledikleri görüldü.

KRİMİNAL İNCELEME EŞLEŞMEYİ ORTAYA ÇIKARDI

92 metre boyunda, 11 metre genişliğindeki geminin ön tarafındaki çiziklerin nasıl oluştuğu araştırıldı. Yük gemisinin sürtme izlerinden ve Yukay’ın parçalanan teknesinden alınan numuneler Bursa Kriminal Polis Laboratuvarı’na gönderildi. İnceleme sonucunda, tekne ile geminin ön tarafındaki sürtme izlerindeki boya kalıntılarının birbirine uyduğu belirlendi. Teknenin ‘karakutusu’ niteliğindeki konsol kısmından yapılan ilk incelemede ise sonuç alınamadı. Cihaz detaylı inceleme için yurt dışına gönderildi.

TUTUKLANAN GEMİ KAPTANI TAHLİYE EDİLDİ

Yukay’ın teknesine çarptığı öne sürülen 'Arel 7' kaptanı Cemal Tokatlıoğlu, 'Taksirle ölüme neden olma' suçlamasıyla gözaltına alındı, yurt dışı yasağı ve adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Yalova Cumhuriyet Başsavcılığı’nın itirazıyla 10 Ağustos’ta İstanbul’da yeniden gözaltına alındı ve tutuklandı. Tokatlıoğlu, 23 Ekim’de Erdek 3. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından tahliye edildi.

İDDİANAMEDE 9 YILA KADAR HAPİS İSTEMİ

Bandırma Cumhuriyet Başsavcılığı’nın iddianamesinde, gemi kaptanı Tokatlıoğlu için 3-9 yıl arası hapis cezası talep edilirken, şirket yetkilisi Arda G. ve gemi mürettebatı Ahmet S., Erhan E., İsa A., Metin S., Muhammet F.G., Oğuzhan D., Ramazan D. ve Tahir B. için ‘yardım ve bildirim yükümlülüğünü yerine getirmeme sonucu ölüme neden olma’ suçlamasından 1-3 yıl arası hapis cezası istendi.

FİZİKSEL TEMAS TEKNİK BULGULARLA DOĞRULANDI

10 sanığın ifadelerinin yer aldığı 14 sayfalık iddianamedeki bilirkişi raporunda, ‘Fiziksel temasın gerçekleştiğinin, gemi gövdesindeki sürtme izleri boya kalıntıları, boya analizi sonuçları ve enkazın yapısal bütünlüğü gibi teknik bulgularla doğrulandığı, ‘Graywolf’ isimli teknenin batmasına yol açan hasarın, ‘Arel-7’ gemisiyle meydana gelen çarpışmadan kaynaklandığı’ aktarıldı.

‘AREL-7’YE BAŞ TARAFINDAN VE DOĞRUDAN ÇARPMIŞ

Kazanın meydana geldiği ana kadar Halit Yukay’ın da gemi kaptanı Cemal Tokatlıoğlu’nun da çarpışma ihtimalini fark etmediği ve olayın beklenmeyen bir anda gerçekleştiği ifade edilirken, teknenin gemiye süratle ve doğrudan çarptığı ve açık denizde böyle bir kazaya denizcilik literatüründe rastlanılmadığına dikkat çekildi. Açıklamada, “Tarafımızca incelenen önceki deniz karalarına göre, benzer türde olaylara genellikle manevra kısıtının bulunduğu dar su yollarında rastlanıldığı, buna karşın açık denizde görüşünün iyi olduğu aydınlık saatlerde ve herhangi bir manevra kısıtının bulunmadığı bir bölgede, ticari gemi rotası üzerindeki bir gemiye bir sürat teknesinin tam seyir hızıyla baş tarafından ve doğrudan çarpması şeklinde bir kazaya denizcilik literatüründe neredeyse hiç rastlanılmadı. Kazanın müteveffa Halit Yukay'ın yüksek hızda seyir halindeyken, ticari gemi rotasında gerekli gözcülük görevini yerine getirmemesi nedeniyle meydana geldiği, bu durumun teknik açıdan kazanın başlıca nedeni olarak değerlendirildiği anlaşılmıştır” denildi.

‘KAZA ANINDA TELEFON GÖRÜŞMESİ YAPIYORDU’

Bilirkişi raporunda; Yukay’ın oyuncu arkadaşı Kıvanç Tatlıtuğ ile yaptığı telefon görüşmesine de dikkat çekilerek; teknenin yüksek hızda seyretmesi, radar reflektörünün bulunmaması, gri renkli bordası nedeniyle düşük görünürlüğe sahip olması ve Halit Yukay’ın olay anında alt kamaradan telefon görüşmesi yapıyor olmasının kazanın etkili unsurları arasında bulunduğunun tespit edildiği kaydedildi.

TATLITUĞ’UN İFADESİ DE İDDİANAMEDE YER ALDI

İddianamede, Yukay'ın oyuncu arkadaşı Tatlıtuğ’un da kendisiyle telefonda konuşan son kişi olarak, soruşturma kapsamında 11 Ağustos’ta, İstanbul'da verdiği ifadeye de yer verildi. ‘Arel-7’ gemisinin seyir ve güzergah bilgileri incelendiğinde, kazanın gerçekleştiği yer olarak değerlendirilen alanda saat 17.09 sıralarında olağan dışı bir hareketle geminin seyrinden çıkarak daire çizdiği ve tekrar güzergahına devam ettiğinin görüldüğü, bu tespitin Halit Yukay’dan haber alınan son saat ve dakika bilgileriyle tam olarak uyuştuğu da belirtilerek, “Maktul Halit Yukay’ın alınan HTS ve baz istasyon bilgilerinin tetkikinde son olarak Erdek Çayağzı Koyu Küçükbucak Mevkinde bulunan baz istasyonundan saat 17.09’da sinyal aldığı tespit edilmiştir. Soruşturma kapsamında bilgi sahibi olarak beyanı alınan Kıvanç Tatlıtuğ’un beyanında tam olarak belirtilen saatte kendisi ile görüşme halinde olduğu ve 37 saniye süren telefon görüşmesi kapsamında, ‘Her şeyin yolunda olduğunu’ belirten şekilde görüşme gerçekleşirken birden, sağanak gibi bir ses duyduğunu ve görüşmenin sonlandığını beyan etmiştir” ifadelerine yer verildi.

İŞ İNSANI ‘ASLİ KUSURLU’ DENİLDİ

Kazaya ilişkin tüm veriler birlikte değerlendirildiğinde tekne kaptanı Halit Yukay'ın kazanın oluşumunda ‘asli kusurlu’ bulunduğu bilirkişi raporunda, deniz üzerinde tekne parçaları görmesine rağmen bildirim yapmayan gemi kaptanı Cemal Tokatlıoğlu’nun ise ‘tali kusurlu’ olduğu belirtilerek şu ifadelere yer verildi: “Arel-7 gemisi kaptanının geminin sevk ve idaresinden asli derecede sorumlu olduğu, kaza esnasında geminin köprüsünde aynı zamanda seyir vardiyasını tek başına tuttuğu, Arel-7 gemisinin radarda görünmeyen ve yüksek hızla kendisine gelen küçük bir tekneyi fark etmesi veya kendisini görmeyerek, doğrudan kendisine çarpma ihtimalini değerlendirme ihtimalinin çok düşük olduğu, kaptanın bu tür bir kaza ihtimaline karşı önsezi ve bilinç düzeyinin düşük olacağı, bu ihtimali fark etse dahi geminin büyük ve ataleti dolayısıyla rotasını değiştirmesi durumunda, kendisine doğru hızla gelen tekneden kaçma ihtimalinin bulunmayacağı, ancak uluslararası ve ulusal denizcilik kuralları gereği köprü üstünde vardiya tutan kaptanın, sürekli ve tetikte (alert) olarak gözcülük yapması gerektiği, sürekli gözcülük yapılması durumunda gemiye belirli bir mesafede yaklaşan teknenin tespit edilebileceği ve çatışma ihtimalinin bulunması durumunda, gemi düdüğü ile uyarılması sayesinde, tekne kaptanının kazayı önleme manevrası yapma şansının bulunduğu, bu anlamda gemi kaptanının kazayı önlemede tali derecede kusurlu olduğu anlaşılmıştır.”

'KAZAZEDEYİ HAYATA TUTMA İHTİMALİ ÇOK DÜŞÜK'

Ayrıca, kazanın ardından Yukay’ın kurtarılma ihtimalinin çok düşük olduğuna da vurgu yapılarak, “Çatışmanın hız ve darbe şiddeti dikkate alındığında, kazazedenin kapalı kamara içinde bilincini kaybetme ve deniz suyunun tekne içine dolması sonucu vefat etmiş olma ihtimalinin çok yüksek olduğu, kaza sonrasında gemi mürettebatının veya bildirim yapılmış olması durumunda olay yerine intikal edecek kurtarma ekiplerinin, kazazedeyi hayata tutma ihtimali çok düşük” ifadelerine yer verildi.

İddianame kazadan 100 gün sonra Erdek 2'nci Asliye Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilirken, tutuksuz 10 sanığın yargılanmasına aralık ayında başlanacak

.DENİZ HABER AJANSI

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
ÇOK OKUNANLAR
Tüm Hakları Saklıdır © 2004 Deniz Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0544 880 87 87 | Haber Scripti: CM Bilişim