• BIST 9915.62
  • Altın 2440.177
  • Dolar 32.4575
  • Euro 34.7559
  • İstanbul 13 °C
  • Ankara 15 °C
  • İzmir 15 °C
  • Antalya 18 °C
  • Muğla 13 °C
  • Çanakkale 11 °C

Yorumlar

"DEFAV Yöneticileri, Fakülte'yi ziyaret etti" haberine ait tüm yorumlar


Müh.Kaptan Refik Akdoğan
16 Mart 2013 Cumartesi 11:01
Sivil denizcilerin eğitimi
Sayın kaptan, ben mezun olmadan önce yaklaşık bir yıl(1947/1948) Hamit Naci okul gemisi ile bütün Türkiye sahillerini ve İskenderiye ve Port Said liamnlarına ilaveten Süveyş kanalını geçerek Süveyş limanına gitmiştik. Ayrıca yaz tatillerinde ticaret gemilerinde staj gördük. Okulda okurken Ertuğrul ve Söğütlü okul gemileri ile Marmara'da seyirler yapmıştık. Yıldız Kotrası ile yelken seyirleri yaptık. Öğrencileri staj içİn ticaret gemilerine gönderdiğinizde şanslı olanlar kaliteli zabitlerden bir şeyler öğrenmek olanağını elde ederken şansız olanlar kalitesiz zabitlerden yanlış bilgiler alabilirler. Okul gemilerinde öğrenciler öğretmenlerden daima doğru bilgileri alırlar. Bazı zabitler bilgilerinden emim olmadığı için hiçbir şey öğrertmezler. Susmayı tercih ederler. Stajyer berber çırağı givi bakarak bir şeyler öğrenmeye gayret eder eğer hevesliyse, meraklıysa. İsterse dalgasını geçer. Bir de bazı gemilerde olan sosyal yaşam stajyeri olumsuz etkileyebilir, alkol kumar gibi.
İşte böyle sayın kaptan, Şahsımla uğraşacağınıza çöken Türk deniz ticeret filosu nasıl kalkınır? Yabancı bayrağı tercih eden Türk gemilerine yeniden Türk bayrağı nesıl çektirilir? PSC'lardan nasıl başarılı çıkarız? Kapılarına kilit vurulan tersaneler nasıl çalışmaya başlar? Okullarına nasıl meslek öğrtetmeni, eğitim araç ve gereçleri temin ederiz? Sahipsiz sürünen gemiadamlarının sosyal hakları nasıl elde edilebilir vb sorunlarımıza çözümler bulmaya çalışırsanız mesleğinize, ülkenizin denizciliğine çok büyük yararlar sağlayabilirsiniz. Allah yolunuzu açık etsin. www.refikakdogan.com
94.54.109.59
yıldıray öncel DERYA
15 Mart 2013 Cuma 22:44
Zabit adayının eğitimi/hk
Denizcilik eğitimi veren kurumlar, daha kolay yönetilebilir hocalarla çalışmak yerine liyakatlı denizciler ile çalışmayı tercih etmelilerdir. Eğitim kurumlarını sürükleyecek ve onlara ufuklar açacak dinamiklerimiz kaptan ve baş mühendisler nedense sistemin dışında in aktif durumdadırlar, başka bir ifade ile çok sayıda iş yapacak işinin ehli kaptan ve baş mühendisler doğru yerde doğru zamanda değerlendirilemeyerek Zabit eğitimleri için harcanan zaman ve para ne yazık ki doğru biçimde yerini bulamamaktadır. Zabit eğitimi yapan kurumların kaynak ve hoca yetersizliği,var olan hocaların devamlı tartışılan teknik donanımsızlığı,düşük ücretler ve uzun soluklu denizcilik politikasına dayalı bir çözüm üretilememesi ne yazık ki zabit adaylarının okuyarak değil, yaşayıp görerek bilgi ve tecrübe sahibi olma noktasına getirmiştir unutulmamalıdır ki bu ikisi bir birinin olmazsa olmazıdır. Ulusal denizcilik eğitiminin sorunlar ile ilgili görüşlerini ve iletilerini yakın zamanda takip ettiğim ''sayın Refik Akdoğanın''yazılarında altı çizilmek istenen unsurlar ve eğitimdeki çıtanın dahada yükselmesi noktasındaki ön görüşlerini '' Bir zabit bakış açısıyla değerlendirdiğimde benim algıladığım özetle şunlardır.
- Alanında uzman,araştırmacı ve lisans eğitimi almış kaptan ve baş mühendislerin uzun dönemli kurslar sonucu sınavlara tabi tutularak başarı gösterenlere akademik basamaklar tanınmasıdır.Kaptan ve baş mühendislerin eğitim yönetmelik hükümlerine göre doktora ve yüksek lisans eğitimi yapma imkanı özendirilmelidir. Denizcilik eğitimi veren orta ve yüksek öğretim kurum hocalarının yeterliliklerinin ve okulların donanımlarının geviş getirilir gibi sürekli tartışılmaması için , kaptan ve baş mühendislerden meydana getirilmiş genç fidanlıkların acilen oluşturulması buradan eğitim kurumlarına dünya ölçeğinde denizciliğin sorunlarını ve eğitimini iyi analiz edebilecek hocalar yetiştirilmesi, bu hocaların özlük haklarının iyi tutulması ,ona layık bir ücret verilmesi gereklidir demektedir. Konu hakkındaki düşünce ve görüşlerden asla '' birinin diğerinin varlık alanını işkal etme çabası fikri çıkartılmamalıdır'' Zabit yetiştiren bütün eğitim kurumlarının bahanelerin arkasına sığınmadan her soruna alternatif düşünce ile yaklaşabilecek, dünya denizlerinde bayrağımızı en iyi biçimde temsil edebilen zabitler yetiştirilmelidir çünkü zaman ayağımızın altından hızla kaymaktadır şeklindeki düşüncelerine yeni mezun genç bir zabit olarak bende katılmaktayım.. Gerçeği söyleyenler hiç bir zaman susmak zorunda değildir. Denizleriniz sakin vardiyalarınız kolay olsun yıldıray öncel Derya (port/Bar-karadağ )
94.123.52.0
Kaptan
14 Mart 2013 Perşembe 19:06
Yanlış konuşuyorsunuz
Sn. Akdoğan, Siz mezun olduğunuzda deniz tecrübeniz ne kadardı ? Bırakın da öğrencilerde sizin gibi denizlerde yaşaya yaşaya tecrübe edinsinler. Deniz hikayelerini anlatmakla eğitim yapılmaz. Onları özel sohbetlerinizde yada bir seminerde anlatabilirsiniz.
Diğer bir konu :
Siz YDO mezunusunuz. YÖK Kanunu size mühendislik hakkını vermedi. Eski adıyla Fakültenin "GÜVERTE" mezunlarına o hak tanındı. Yanlış biliyorsunuz. Sizden başkada Müh.Kaptan diye ünvan kullanan yok. YDO da okunan dersler ile Fakültede okunan dersler arasında dağlar kadar fark var. Dünya çok değişti.
78.189.180.121
Müh.Kaptan Refik Akdoğan
14 Mart 2013 Perşembe 09:44
Siivil denizcilerin eğitimi
Sayın Kaptan ve Sayın Kaptan Nuri Durak Beyler, ben denizlerde kazanılmış bilgi ve deneyimlerin öğrencilere verilmesi için çözümler öneriyorum.Sizin katı düşüncelerinizin buna izin vermediğini görüyorum. Mühendis ünvanını YÖK kararından sonra kullanmya başladım. Allah selamet versin. www.refikakdogan.com
94.54.109.59
Kaptan
13 Mart 2013 Çarşamba 17:26
Eğitim-Öğretim
Sayın Akdoğan,
Elmalar ile armutları birbirine karıştırıyorsunuz. Siz Yüksek Denizcilik Okulu'ndan mezunsunuz ve oradan geldiniz. Ünvanınızda aslında kaptanlık, mühendislik değil. Siz Mühendislik eğitimini nerede aldınız, bir söyler misiniz ? Ama İTÜ Denizcilik Fakültesi eski adıyla Güverte mezunlarına kanun ile mühendis ünvanı tanındı. (O bölümün adı daha sonraları Deniz Ulaştırma İşletme Mühendisliği olduğu için) Siz oradan mı mezunsunuz ki o ünvanı kullanıyorsunuz. Bir gecede ünvanın üzerine hemen atlayıverip, Müh.Kaptan oluverdiniz. Sizin almış olduğunuz Matematik ve Fizik derslerinin seviyesi Mühendis olmak için yeterli değildir. Onun için böyle herkese kolayca deniz doçenti, deniz profesörü ünvanını yakıştırıveriyorsunuz. Dünyada birçok denizcilik üniversitesi var, sizin bu dediklerinizi hiçbiri uygulamıyor.Üniversiteler mesleğin değil, bilimin öğretildiği yerlerdir.
78.189.180.121
Kapt.Nuri DURAK
13 Mart 2013 Çarşamba 13:52
Eğitim mi Öğretim mi?
Üniversitelerimiz bile kendilerini eğitim kurumu olarak görüyor. 20 yaşına gelmiş bir insanın eğitimi mi olur? Üniversitelerimizde özgür bilimsel öğretim yapılır. Bunu yaparken de dünya denizlerini dolaşmış, her türlü medeniyetle karşılaşmış hoşgörü timsali tecrübeli Kaptan ve Baş Mühendislere ihtiyaç vardır. Zaten kendilerinin de bir ünvan peşinde olacağını sanmıyorum bu yüzden de tezlerle vs. ile uğraşmazlar. Akademik maaşların yetersizliği bir gerçek ama tercihini o yönde kullananlar da denizin meşakkatlerinden uzak kaldıkları için kanaatkar olmalılar. Son söz: Türkiye'de en ideolojik davrananlar maalesef eğitim ve öğretim camiası mensuplarıdır. Belki ünvanlar ve terfiler için böylesi gerekiyor ama kaybeden hep ülkemiz oluyor.
78.178.228.80
Müh.Kaptan Refik Akdoğan
13 Mart 2013 Çarşamba 09:47
Sivil Denizcilşk Okullarında eğitim
Sayın denizciler, uslubunuzdan denizci olmadığınız anlaşılıyor.Elbette asistanlıktan profesörlüğe giden yol çetin bir yoldur. Peki güverte zabirliğinden ve vardiya mühendisliğinden kaptanlığa ve Baş Mühendisliğe giden yol kolay mıdır? Üstelik can pazarında kazanılan bilgi ve deneyimlerin deniz öğrencilerine bir yol bularak aktarılmasını sağlamaya çalışıyorum. Size vicdanınuıza danışlmanızı söylemiştim. Öğrenciler böyle meslek öğretmenlerinden yoksun mu kalsınlar yoksa denizden okula gelecek meslek öğretmenlerine evlerini gçindirecek kadar bir ücret vererek onların okullara gelmesini sağlamak mı yapılmalıdır? Elbette Baş Mühendisler ve Kaptanlar da mesleklerinin profesörleridir. Sizin zihniyetiniz devam ettiği takdirde değerli Kaptan ve Baş mühendislerin okullara gelmesi mümkün olmayacaktır. Elbette Sayın Başbakanın bulduğu yol çok güzel bir çözümdür. İnşallah fakültelere de uygulanır. Allah yardımcımız olsun.www.refikakdogan.com
94.54.109.59
Denizciler
12 Mart 2013 Salı 17:39
Üniversite olabilmek
Sayın Akdoğan, hem konuyu saptırmıyorum diyorsunuz, hem de sapına kadar saptırıyorsunuz. Övdüğünüz Başbakan yüzünden Tıp Fakültelerinde hoca kalmadı, çoğu emekliye ayrıldı gitti. Çapa, Cerrahpaşa'da hoca kalmadı, şimdi hak eden etmeyeni doldur fakültelere, kadrolaş. Oh ne ala ! Yardımcı Doçent olabilmenin kuralları var, kanunlara bir bakın görün. Deniz hikayelerini anlatmakla ne tez yazılır, ne de öğretim üyesi olunur. Öğretim Görevlisi olmak isteyen varsa buyursun. Ben bu paraya çalışırım, Devletin verdiği paraya çalışmam diyene güle güle ! Diğer mesleklerdeki öğretim görevlileri enayi mi ? Onlar da bu vatanın evladı değil mi ? Zorla güzellik olmaz. Diğer branşlarda kurallar ne ise, burada da onlar uygulanır. Ayrımcılık yapılamaz. Bu şartları beğenen gelir. Şu anda çalışan Profesörler, Doçentler kaç para maaş alıyor, biliyormusunuz. Yetiştirdiğimiz denizciler bizden fazla para kazanıyor diye hiç biri şikayette bulunmuyor. Fedakarca çalışıyorlar. Yüksekokul kuralları ile üniversite kurallarını birbirine karıştırmayın. İTÜ Denizcilik Fakültesi'nde de doçent ve profesör olabilmek için ne sıkıntılar çekiliyor. Ne fedakarlıklar yapılıyor. Yıllardır orada çalışanlar, para para diye ağlaşmıyorlar. O insanlar sayesinde o fakülte bu günkü durumuna geldi.
78.189.180.121
Müh.Kaptan Refik Akdoğan
12 Mart 2013 Salı 10:14
Sivil Denizcilşk Okullarında eğitim
Sayın Denizicler,konuyu saptırmıyorum. Öğretim görevlisi olabilecek ticaret denizcilerini okullara öğretim görevlisi olarak çekebilmek için yollar bulmaya çalışıyorum. Sayın Başbakan da benimle ayni düşüncede olduğundan uzman doktorlara önce yardımcı doçent unvanı vererek tıp fakültelerine çekmeye çalışlmaktadır. Amacım okullara geçecek denizcilere karada geçinmelerini sağlayacak bir ücret vermenin yollarını bulmaktır. Onlara deniz profesörü demekle sizlerin neler kaybettiğini anlayamıyorum. Sizden elinizi vicdanınıza koyarak düşüncenizi söylemenizi istemiştim. Anlıyorum ki öğrencilerin meslek öğretim görevlilerinden yoksun kalması uğruna, ünvanlarınızın başkalarına varilmesini istemiyorsunuz. Öyle kaptanlar, öyle Baş mühendisler var ki denizde, gemilerde kazandıkları deneyimlerle, yayınlarıyla mesleki bakımdan birçok doçent ve profesörden daha önemlidir.Sizler gibi düşünenler sivil denizcilik okullarını meslek öğretmenlerinden mahrum bırakmışlardır. Sayın Başbakan tıp fakültelerinin öğretim görevlilerini uzman doktorlardan sağlamak için yasa çıkarmayı düşünürken İTÜ Denizcilk Fakültesi mezunu olup bakanlıkta çalışanlar üst düzey demokratlar bu yasanın aynı zamanda denizcilk fakültelerinin öğrtetim görevlisi eksiklerini de tamamlamaları için çalışmalarını rica ediyorum. Allah selamet versin. www.refikakdogan.com
94.54.109.59
Denizciler
11 Mart 2013 Pazartesi 17:55
Yanlış değerlendirme
Sayın Akdoğan,
Niye konuyu saptırıyorsunuz. Uzman Kaptan, mühendis, Baş mühendis bunlara kimse karşı değil. ama siz Deniz doçenti, deniz profesörü yapalım demiyor musunuz. Biz ona karşı çıkıyoruz. Eski yorumunuz aşağıda duruyor, bir bakın. Belli bir meslek için ayrıcalıklı akademik ünvan diye birşey yoktur. Sırf adam bulalım diye belli kuralları sulandırmak olmaz.O zaman buna ne denir biliyor musunuz : Koyunun olmadığı yerde keçiye Abdurrahman Çelebi.
78.189.180.121
Müh.Kaptan Refik Akdoğan
09 Mart 2013 Cumartesi 10:18
Sivil denizilik okullarında eğitim
Sayın denizciler, Çözüm bulmaya çalışıyorum ama devamlı engel çıkarıyorsunuz. Elbette Üniversitede asistanlıkla başlayanların profesörlüğe yükselmesini saygıyla karşılıyoruz. Biz de özellikle denizcilik fakültelerinde öğretim görevlisi olarak çalışacak olan meslek öğretim görevlilerine belirli sınavlardan sonra uzman Kaptan ve Baş Mühendis ünvanları verilerek ve denizde çalıştığı yılları hesaba katarak ücretlendirilmesini teklif etmiştik ki siz bunu da kabul etmiyorsunuz. Kabul etmeyince ne oluyor? Siz sırça köşkte oturarak statükoyu koruyarak zevkten dört köşe olurken öğrenciler iyi yetiştirilemiyor. Elinizi vicdanınıza koyarak karar verin: Hangisi ülke denizciliği için daha yararlıdır? Çok şükür böyle problemleri çözen bir Başbakan var da bu sorulara çözüm buluyor ve uyguluyor. Umuyorum ki bizim sorunumuza da Sayın Başbakan Recep Tayyip Erdopan Beyfendi bir çözüm bulacak ve yakında uygulamaya geçilecektir. Vatan söz konusu olunca gerisi teferruattır. Allah yardımcınız olsun. www.refikakdogan.com
94.54.109.59
Denizciler
08 Mart 2013 Cuma 13:23
Eğitim Konusu
Üniversitelerin uluslararası tanınırlığı olan akredite kuralları vardır. Üniversite kurulmaz, üniversite olunur.
Eğer yüksek okul ya da akademi seviyesinde bir kurum düşünüyor iseniz, bu dedikleriniz düşünülebilir, yapılabilir. Ama hem üniversite olsun, hem de bizim istediğimiz gibi olsun. İşte bu yanlış. Mesleğinde uzmanlaşmış, saygın denizciler pekala üniversitede misafir öğretim görevlisi olarak dışarıdan katkı sunabilir, ders verebilir. Yapılacak olan şey ders saat ücretlerinin arttırılmasıdır. Bugün iyi bir lise öğrencisi bile özel ders verip en az saatde 50 Tl. para kazanıyor. Üniversitede de en az ders ücreti saat başına 100 TL. olmalıdır. o zaman bu problem çözülür. Üniversitede çekirdekten yetişmeyen (asistanlık), yüksek lisans ve doktora yapmayan kişiler öğretim üyesi olamazlar. Öğretim Üyeliği ile öğretim görevlisi ünvanları farklıdır. Üniversiteler; ihtiyaç duyduklarında öğretim görevlisi veya uzman kadrolarına da eleman alabilirler. Ayrıcalık yapılması şık olmaz. Tıp ve elektronik konularında da durum denizcilikteki gibidir. Her mesleğin kendine göre bir cazibesi vardır. Bu dalda adam bulmak zor, onlara ayrı düşünelim mantığı ileride başka problemlerin çıkmasına neden olur.
78.189.180.121
Denizci
07 Mart 2013 Perşembe 18:08
Eğitim
Saygıdeğer Refik bey, Ağlamayan çocuğa meme yok diyorsunuz ya.. Benim de dediğim bu.. Ağlayana meme değil de ,idare etmesi için emzik veriliyor. Emzik ile de çocuk büyümez, sadece oyalanır. Öğretim görevlilerine bu kadar para verilecek ise bu başlangıçda ancak devlet yardımı ile olur ve bu paranın gerçekten hak edene verilmesi gerektiği fikrindeyim. Bu arada prof ve doçentlik sınavlarında ki ingilizce düzeylerini araştırmanızı tavsiye ederim, özellikle 1995 öncesi..
78.172.239.208
Müh.Kaptan Refik Akdoğan
07 Mart 2013 Perşembe 11:28
Sivil denizcilerin eğitimi
Sayın Denizci, bugün bir gazetedeki makalede Sayın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Beyfendi'nin tıp fakültelerine doçent verebilmek için uzman doktorlar için yasa çıkartılacağını okudum. Sayın Başbakan tıp fakültelerinin öğretim üyesi açığını kapatmmak için uzman doktorların doçent olmasını sağlayacak yasayı çıkarırken bizim meslek öğretim görevlisi açığının da bu yasa ile karşılanabileceğini düşündüm. Burada önemli olan yasanın bütün meslek dallarını kapsamış olarak çıkarılması. Yalnız tıp fakültesinin değil birçok fakültenin de öğretim görevlisi/üyesi eksiğinin tamamlanmasını sağlayacak şekilde yasanın çıkarılması sağlamak gerekiyor. Sayın Denizci elbette yalnız yes/no diyenlerin bizim meslekte doçent profesör olması mümkün değildir. Denizcilİk fakültesi mezunlarının çok iyi İngilizce bildiğini kanıtlayacakl belgelerle birlikte kitapları, mesleki makaleleri, temiz bir mesleki sicile sahip olması da kriterler içinde olmalıdır. Mezunlar geleceğini düşünrek buna göre çalışma yaparlar. Görülüyor ki Sayın Başbakanın konuşmalarından aklın yolu birdir. Biz de böyle bir çözüm önermiştik. Norveç'ten, Yunanistan'dan öğretim görevlisi getirmekl çözüm değildir. Bizim unumuz, şekerimiz, yağımız var helva yapıp yiyebiliriz. Yeterki fakülte dekanlığı ve rektörlüğün bu konuda çalışmalar yapmaları gerekiyor.Yasa içine dahil edilmemeiz sağlanmalıdır. Ağlamayan çocuğa meme yok! Allah selamet versin. www.refikakdogan.com
94.54.109.59
Denizci
06 Mart 2013 Çarşamba 19:58
Öğretim Üyesi ve Öğretim Görevlisi
Zorla olmuyor ki, bunu gördük, test ettik.
Yes/no diyebilenleri prof yaptık, al bunlarda öğrencilerin, bu da okulun dedik, hatta denizi olmayan yerlerde bile. Ne oldu, öğrenciler de onlar gibi oldu. Denizcilik dünya mesleği, iyi bir denizci, dünyanın her yerinde iş bulabilir, yeterki donanımlı olsun, bilgili olsun. Bırakalım artık bu çabaları, Yunanistandan, Norveçten bir iki öğretim görevlisi getirelim ve bu işi çözelim. Bu şekilde hem zaman kaybediyoruz, hemde gençlerin geleceklerini karartıyoruz.
78.172.239.208
Müh.Kaptan Refik Akdoğan
06 Mart 2013 Çarşamba 09:43
Sivil denizcilerin eğitimi
Sayın Akademisyen, o zaman uzman kaptan/baş mühendis diyelim ama denizde çalıştığı senelere göre ücret verelim. Sizin katı kurallarınız uygulanırsa meslekten öğretim görevlisi bulmak hemen hemen olanaksızdır. Allah selamet versin. www.refikakdogan.com
94.54.109.59
yıldıray öncel DERYA
06 Mart 2013 Çarşamba 02:47
Kusursuz yorumun gereksizliği
Denizcilik mesleğinden olmayan sayın ziyaretçi akademisyen denizcilik eğitimi ile uzaktan yakından alakası olmayan gereksiz ayrıntılara birde konuya duygusal yaklaşımınıza hayran kaldım doğrusu.Bu yorumumda ve diğer yorumlarımızda söz konusu olan ulusal denizcilik eğitimi idi sizin uzmanlık alanınız nedir? ama denizcilik olmadığı kesin, deniz ise denizcilik eğitimi ve sorunları konusunda çözüm önerileriniz ve çabalarınız genelde hangi yönde yoğunlaşmıştır, hangi dergide makale ve yazılarınız vardır,hangi kongre veya sempozyumlarda sunum yaptınız,denizcilik eğitimi ile ilgili hangi birim yürütücülüğü yapmaktasınız bunların hepsini öğrenmek isteriz? yoksa ''YÖK 2547 nolu kanunu ihlal etmeye hakkınız yok demek için mi yorumda bulundunuz merak ettim? (Doç ve prof) olacak lisans eğitimi yapmış. dz.güv.ve gem.mak.işl.müh.lisanslı meslektaşlarıma idealist yaklaşımlarınızla yardımcı olduğunuz ve yol gösterdiğiniz için size teşekkürü borç bilirim, çünkü bir akademisyen olarak mesleki formasyon çok önemlidir zatıalinizin de bunun hakkını denizcilik eğitimine kattığınız yorumla fazlasıyla hak etmiş olduğunuzu düşünmekteyim. Konu ile ilgili yapılan yorumlarda altı çizilerek vurgulanmak istenenler şunlar aslında; Alanında uzman ve lisans eğitimi almış kaptan ve baş mühendislerin uzun dönemli kurslar sonucu ciddi sınavlara esas tutularak başarı gösterenlere akademik basamaklar tanınırsa Zabit yetiştiren fakülte ve diğer eğitim kurumlarından beklenen verimlilik artacaktır diye düşünülmekte. Kaptan ve baş mühendislere denizcilik eğitimi yönetmelik hükümlerine göre doktora ve yüksek lisans eğitimi yapma imkanı verilerek zabit yetiştiren okulların öğretim elemanı açığı kapatılmış olur diye düşünülmekte; Hangi denizcilik fakültesinde deniz teknik eğitimi konusunda öğretim üyesi açığı varsa spesifik kriterlerden ödün vermeyerek fakülteler kendi öğretim elemanını kendi yetiştirmelidir. Orta öğretimdeki öğretmenlerin ve eğitim yöneticilerinin yeterliliklerinin yoğun bir biçimde tartışıldığı bu ortamda öğretmenlerin hizmet içi yetiştirilmelerine intibak ve ilgili fakültelerle gevşek tutulmayacak olan organik bağ çok önemlidir diye düşünülmekte .Her kademedeki öğretmenin eksiklerinden birisi mesleki formasyon bu işe gönüllü olan işin ehli kaptan ve baş mühendisler zaten gemi sevk ve idareciliğinden gelme tecrübe ve pisikoya sahip olduklarından mesleki formasyon konusunda adaptasyon eksikliği çekmeyeceklerdir diye düşünüyorum. Dünya ve Türk denizciliğinin ana sorunlarını bilen izleyen kendi toplumu için sonuçlar çıkartabilen Türk denizciliğinin gelişmesine katkısı olan her eğitmenin bunları yapabilmesi için kuşkusuz kendi karnının doyması, kendi çocuklarını besleyebilmesi, huzur içinde çalışabilmesi için ona layık bir ücret verilmesi gerekir diye düşünülmekte, çünkü bir meslekte çalışanların değer görmesi için önce o'mesleğe değer verilmesi gereklidir.olay bundan ibaret yoksa hiç bir denizcinin hak etmediği hulufeye ihtiyacı yoktur ''zaten denizciler her zaman Winning (kazançlı)yaşarlar'' denizleriniz sakin vardiyalar kolay olsun. (yıldıray öncel Derya port/KRECH)
94.123.46.138
Akademisyen
05 Mart 2013 Salı 16:52
Öğretim Üyesi ve Öğretim Görevlisi
Öğretim Görevlisi olacaklar ise, ilgili yasaya durumları uyuyor ise bir mani yoktur. Ama Öğretim Üyeliği yani yardımcı doçent, doçent, profesör olamazlar. Maaşı az, bu ünvanları verelim de üniversiteye adam kazandıralım mantığı ile bu kişiler bir gecede (overnight)öğretim üyesi yapılamazlar. Böyle birşey olamaz. Diğer bütün branşlarda çalışan hocaların suçu ne ? Onlar ayni maaşa çalışırken, denizcilere farklı maaş verelim üniversiteye hoca kazandıralım düşüncesi çok yanlıştır. Diğer konularda çalışan insanlar nasıl fedakarca çalışıyor iseler, buyursunlar denizcilerde ayni maaşlarla çalışsınlar. Ayrıcalık yapılamaz.Sembolikte olsa doçent ve profesör ünvanları öyle ulufe dağıtır gibi verilemez. Bu işler ciddi işlerdir.
78.189.180.121
Müh.Kaptan Refik Akdoğan
05 Mart 2013 Salı 09:58
Sivil denizcilerin eğitimi
Sayın Akademisyen elbette dediğiniz doğrudur. Ben okullara denizcilerden öğretim görevlisi çekmek için bir çözüm önerdim. Bizde kaptanlar/Baş mühendisler örneğin fakülteye öğretim görevlisi olarak gelmek istediklerinde ücret bakımından sıkıntı meydana geliyor. Deniz doçenti/profesörü sembolik bir kavramdır. Sizin ünvanlarla bir ilgisi yoktur. Başka çözüm yoktur denizcileri okullara çekmek için. Eğer bu ünvanlar ve ücretler verilmezse sivil denizcilik okullarına meslekten öğrtetim bulmak asla mümkün olmayacaktır. Hangisi iyi siz karar verin.
Allah selamet v ersin. www.çrefikakdogan.com
94.54.109.59
Akademisyen
04 Mart 2013 Pazartesi 18:24
Kavramlar - Meslekler
Deniz doçenti, deniz profesörü diye bir ünvan yoktur. Lütfen kavramları ve akademik ünvanları birbirine karıştırıp, sulandırmayalım. Doçentlik ve profesörlük üniversitede akademik çalışmalar ile olur. Denizde kazanılmaz. denizde bunları öğrenen de kaptan olur. Okulda ders verebilecek durumda ise öğretim görevlisi olur. Üniversiteler Kanununa bir bakıp, bu ünvanlara nasıl sahip olunduğunu öğrenin, lütfen.
78.189.180.121
Müh.Kaptan Refik Akdoğan
03 Mart 2013 Pazar 12:16
Sivil ddenizcilerin eğitimi
Sayın Derya, sizin önerdiğiniz e- eğitim elbette güzel bir çözüm. Ben uzun yıllar denizde çalışmış denizcileri okullara çekmek içişn onlara deniz doçenti, deniz profesörü ünvanlarını ve ücretlerini verirsek denizde çalışmış öğretim görevlileri bulabiliriz diye düşünüyorum. Japonlar sanırım 1950'li yıllarda Beykoz Balıkçılık Okulu'nu kurarken bazı Türk öğretmenleri Japonya'ya götürerek onlardan
meslek öğretmenleri yetiştirmişti. Denizci olmayanlardan meslek öğretmemni yetiştirtirmekten amaç öğretmenlerin tekrar denize kaçmasını önlemekti. Sanırım başiarılı da oldular. Anımsadığım kadarıyla bir matematik öğretmeni olan Çetin Özerk Bey yıllarca bu oklulda navigasyon ve hatta sanırım gemicilik dersleri verdiklten sonra emekli olmuştu. Sanırım şimdi bu yöntem kullanılmıyor. Eğer kıdemli denizcilere sınavlardan sonra deniz doçenti ve profesörü ünvanını ücretleriyle birlklte vermiyorsak, en iyisi bir deniz eğitim fakültesi kurarak fakültelere ve liselere navigasyon ve gemicilik vb. ğretmenleri yetiştirmek gerekmektedir. Ne yazık i biz buralarda çözümler bulmaya çalışırken işleri bu okullardan iyi mezunlar vermek olan yetkililerin kılı bile kıpırdamamaktadır. Onlar işlerini bildikleri gibi yapmaya devam ederken dünya denizciliği hızla ilerlemekte olduğundan ticaret gemilerine yeni nitelikler sahip gemiadamları gerektiğini görmemektedirler. Bu ikilemi çözmek Ulaştırma, Denizcilik ve İletişim Bakanlığının görevi olduğu onlar da bir türlü bir çözüm bulamamakta ve mevcut olduğu söylenen "Eğitimi İzleme Kurulu'na" iş havale edilerek halletmiş gibi rahat davranmaktadırlar. Biz yazmaya onlar da seyretmeye devam edeceklerdir gibi görünmektedir. Her işte olduğu gibi bu işimiz de Allah'a kalmıştır.
www.refikaksdogan.com
94.54.109.59
yıldıray öncel DERYA
02 Mart 2013 Cumartesi 01:26
e-içerik destekli Dz.eğitimi /hk
Sivil denizcilik okullarındaki eğitimlerde eskiye nazaran bir toparlanma kaydedilmiş olmasına rağmen mevcutta orta ve yüksek öğrenim veren bazı okullarda bu yönde zafiyetlerin hala devam ettiğini beraberce gözlemlemekteyiz.Zabit eğitimindeki sıkıntının bahsedildiği yöntemle uzak yol eğitim uzmanı,yakın yol eğitim uzmanı olarak ayrıştırmak, ünvanlandırmak ve ücretlendirmek, ne zabitlerin yeterliliklerine ne eğitimin kalitesine nede öğretim üyelerinin ve eğitmenlerinin teknik yeterliliklerine ve sayılarının artmasına katkısı olacaktır diye düşünmekteyim.Denizcilik eğitiminin gelişmesinde en önemli faktörlerden biride zabit adaylarına hatta mezun zabitlere bile mesleki eğitimde bilişim teknolojilerini verimli kullanmaya yönlendirerek deniz eğitiminde yüksek donanımlı bir kaynak havuzu oluşturup öğrenmeye hevesli zabit adayının buradan beslenmesini sağlamaktır ,mesleki iş birliğinin kurulması,eğitimde giderek artan teknoloji kullanımının teşvik edilmesi gerekmektedir. ''Onları Temeli Kaptan,baş müh ve öğretim üyeliği merkezli eğitimden sıyırıp '' öğrenci merkezli eğitimin hayata geçirilmesini sağlamak denizcilik eğitimde etkili olacaktır. Bilgiler derinleştikçe alanlar özel uzmanlık istemektedir eğitim uzmanı sayısının az olduğu alanlarda elektronik tabanlı öğrenim bazen Web sayfası ,bazen video ,bazen sunum bazen, simülasyon,fotoğraf,ses dosyası elektronik ortama aktarılan her türlü materyallerin eğitime çokça katkısı olacaktır.Elektronik ortamdan indirilen kitabı tablet bilgisayara yükleyip ders kitabı olarak istenilen yerde açıp okunabilir eğitsel amaçlı toplu öğrenmeyi destekleyen video programları,yabancı dil dinleme metinlerini tablet yada müzik çalar cihazlara yüklenilip bundan her zaman faydalanılabilir pratik teknikler olduğu unutulmamalıdır.Çağımızda bilgi her türlü yöntemle öğrenilebilir asıl önemlisi onu en doğru haliyle gemiye çıkıldığında uygulayabilmektir. Zabit eğitiminin her türlü kaynak içeriğiyle ilgili gereksinimlerinde ihtiyacımızın olduğu her yerde bilgi teknoloji araçlarını kullanarak,teknolojinin eğitime entegrasyonunu sağlamak , sosyal ağın önemini desteklemek gerekmektedir. Eğitimde teknolojinin iyi kullanılması ile ezberci zihniyetten uzak iyi hazırlanmış kaynakları süzüp araştıran, yorumlayan ,bilgiden bilgi üreten, kendi başına karar verebilen genç zabitlerin Türk deniz ticaret filolarında çalışan dünyada başarıları ile aranan deniz adamı olma yolunda epeyce katkısı olacağına inanmaktayım. yıldıray öncel Derya. port/Rijeka)
94.123.52.116
Müh.Kaptan Refik Akdoğan
01 Mart 2013 Cuma 16:57
Sivil denizcilik Okullarının sorunları
Sayın Cem Yılmaz, kel derman bulsa başına sürer demeyeceğim. Bizde okullar maalesef stim arkadan gelsin zihmiyeti ile kuruluyor ve maalesf eğitime devam ediliyor. Ülkemizde mevcut sivil denizcilik okullarının çoğu sizin anlattığınız şekilde maalesef. Sizin eksiklerinizi tamamlamak için
akılcı kararlar almadıkça eksikleriniz hep devam edecektir. Meslek öğretmenlerine, okullarda çalışmaları için, denizde çalıştıkları yılları sanki okulda çalışmış gibi karşılığını vermedikçe, örneğin yakınyıl/Baş mühendisine, kaptanına doçent, uzakyola profesör demedikçe ve karşılığında ücretlerini vermedikçe meslek öğretim görevlisi bulmak olanaksızdır. Elbette her yakınyola ve uzakyola adı geçen ünvanları verirken onlardan bazı çalışmalar istenilebileceği gibi başta İngilizce olmak üzere bazı kriterlere uyup uymadığını sınavla belirlemek gerekir. Yani demem o ki sayın Cem Yılamz bunun başka yolu yoktur. Ünvan verilirken, örneğin deniz doçenti demekle okullda çalıştığı süreçte bu ünvanı kullanması ve okuldan ayrılmaması sağlanabilir. Bugün hala bazı okullarda uzakyol Baş mühendisi/kaptanı öğretmenlik yaparım derken ona okula gidip gelme yol parasını bile veremeyen okullar meslek öğretmeni bulamayacağı gerçeğini kabul etmiş demektir.Elbette denizde kazanılan parayı bir meslek öğretmenbine vermek imkansızsa da ünvan karşılığında ücret verilirse sorun çoklukla halledilir. Hele bir de meslek lielerinin sorunları var ki MEB'nın katı kuralları nedeniyle sonsuza kadar böyle devam edecek gibi görünüyor. Ama bu işler ne kadar devam eder bilinmez. Malumdur ki sivil denizcilik okullarını İMO denetlemek yetkisine sahiptir. Filipinlerde bu denetleme sonunda birçok okul kapanmıştır. Allah selamet versin. www.refikakdogan.com
46.197.150.72
Cem Yılmaz
01 Mart 2013 Cuma 13:00
İst.Ünv.Avcılar Deniz Ulastırma
Ist.Ünv.Deniz Ulastırma (Avcılar'da) Fakültede Güverte İşletme bölümü ve 500 ün üzerinde ögrenci var ama 20 senedir Denizci hocası ve Labaratuvarı yok.. Bu devirde hemde İstanbul'un göbeğinde böyle bir Fakültenin olması inanılacak gibi değil.. Denizci Abilerimiz bu Avcılar'daki bu fakülteye bir el atsın.. Yüzlerce Öğrenciye yazık olmasın.. İstanbul Üniversitesi yeni Rektörünü güreve davet ediyoruz, Fakültenin durumu liselerden bile zayıf nasıl olur..
109.144.218.131
ÇOK OKUNANLAR
Tüm Hakları Saklıdır © 2004 Deniz Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0544 880 87 87 | Haber Scripti: CM Bilişim