Türk Kılavuz Kaptanlar Derneği Başkanı Timur İldeniz’in; Dernek aleyhine dilekçe imzalaması kılavuzluk camiasında “ihanet” olarak değerlendiriliyor.
Türk Kılavuz Kaptanlar Derneği Başkanı Timur İldeniz’in, bazı acente ve armatörlerin, Deniz Ticaret Odası vasıtasıyla Ulaştırma Bakanlığı ve Denizcilik Müsteşarlığı’na gönderdiği,“Kılavuzluk Hizmetlerinin Rekabete açılması”nı ve “bir bölgede birden fazla Kılavuzluk Teşkilatının hizmet vermesini” isteyen dilekçesini imzalaması, meslek ilkelerine ihanet olarak değerlendiriliyor. Kendileriyle görüştüğümüz kılavuz kaptanlar, başta “güvenlik” nedeniyle dünyanın hiçbir yerinde “kılavuzluk hizmetlerinde” rekabete izin verilmediğini, son olarak Avrupa Birliği Parlamentosu’nda da bu yoldaki isteğin 30 yıl boyunca tekrar gündeme gelmemek üzere reddedildiğine dikkat çekiyorlar.Türk Kılavuz Kaptanlar Derneği’nin, özellikle son on yıldır, bazı acente ve armatörler tarafından sürekli gündemde tutulmaya çalışılan, “kılavuzluk hizmetlerinde rekabet olsun” isteklerine karşı yaptığı mücadeleyi, hazırladığı raporları, medya yayınlarını hatırlatan, kılavuz kaptanlar, Türk Kılavuz Kaptanlar Derneği Başkanı Timur İldeniz’in, “kılavuzlukta rekabet isteyen” böyle bir dilekçenin altına, acente ve armatörlerle birlikte imza koymasını “büyük bir skandal ve mesleğe ihanet olarak” değerlendiriyorlar.DenizHaber’in görüştüğü isminin açıklanmasını istemeyen kılavuz kaptanlar, Uluslar arası Kılavuz Kaptanlar Derneği’nin de (IMPA) “kılavuzluk hizmetlerinde rekabet olamayacağına” ilişkin kararları bulunduğuna dikkat çekerek, yıllardır kılavuzlukta rekabetin can, mal, seyir ve çevre güvenliğini tehlikeye atacağını savunan Türk Kılavuz Kaptanlar Derneği’imiz böyle bir dilekçenin altına imza koyamaz dediler.Kılavuz kaptanlar; Adı geçen dilekçeye Türk Kılavuz Kaptanlar Derneği Başkanı olarak imza attığı kesinleşen Timur İldeniz’in, Dernek Başkanlığından ve Dernekten derhal istifa etmesi gerektiğini bildirdiler. Ayrıca kendilerinin de, meslek ilke ve kararlarına aykırı hareket etmesi nedeniyle Timur İldeniz’i Dernek Haysiyet Divanı’na şikayet etmek üzere imza toplamaya başladıklarını ifade ettiler.
DTO Bünyesinde İZMİT Körfezi hedef alındı
Deniz Ticaret Odasında 2 Haziran günü yapılan ve çoğunlukla acente temsilcilerinin katıldığı özel bir toplantıda alınan kararlar; bir şikayet dilekçesi halinde Ulaştırma Bakanlığı ve Denizcilik Müsteşarlığı’na gönderildi.Dilekçede; “…İzmit Körfezinde rekabetin olmamasıyla tüm dünya ülkelerinin rekabetle sağlanan kaliteli hizmetin yokolmasına neden olduğu ve bu bölgelerde özel sektörce monopol yaratıldığı ve bunun acilen önlenmesi gerektiği” vurgulanarak şöyle deniliyordu:“Yeni hazırlanacak olan Kılavuz ve Römorkaj Hizmetleri Yönetmeliğinde Römorkörcülük hizmetlerinin kesinlikle birden fazla gerekli alt yapısı bulunan şirketlere izin verilmesi, kılavuzluk hizmetlerinin de Denizcilik Müsteşarlığının gemi trafiğinin yoğun olduğu bölgelerde VTS hizmetin de kuracağı düşünüldüğünde birden fazla kılavuzluk teşkilatı tarafında yapılmasının uygun olacağı değerlendirilmektedir”
Denizcilik çevreleri girişimden rahatsız
Deniz Ticaret Odasında bir kesimin başlattığı girişimin ise ciddi denizcilik çevrelerinde “İzmit Körfezinde 2004 ve 2005 yıllarında kılavuzluk ve römorkörcülük hizmetlerinde meydana gelen kargaşanın biterek hizmetlerin yeniden düzen içerisinde verilmeye başlanması üzerine; kargaşanın ve indirimlerin devamını isteyen kesimlerin çıkar kavgası” olarak değerlendirildiği bildiriliyor.Bu çevrelerde, özellikle bu hizmetlerde kargaşa yaşandığı 2 yıl içerisinde bu hizmetlerin düzene sokulması adına hiçbir girişimde bulunmayan Deniz Ticaret Odası’nın; nedense hizmetler düzene girer girmez telaşa kapılarak belli bir kesimin sözcüsü gibi hareket etmesinin “Deniz Ticaret Odası’nın amacından saptığı ve oda yönetimindeki bazı kişilerin de şirketler kurması nedeniyle amacından uzaklaşarak denizcilik sektöründe tekelleşmeye gittiği ve oda yönetimindeki bazı kişilerin kurduğu şirketlerin hizmet alanındaki diğer şirketlerin elindeki işi almak için Oda konumunu kullanarak rahatsız ettiği” yorumları yapılıyor.Yine bu çevrelerde “ Metin Kalkavan , DTO Başkanı gibi değil; Yönetim Kurulu Başkanlığı’nı yaptığı şirketlerin sözcüsü ve onların çıkarlarını kollar gibi hareket ediyor” yorumları yapılıyor.Konuyla ilgili DenizHaber’in ulaştığı uzmanlar; “Kılavuzluk ve römorkörcülük hizmetlerinde bütün Türkiye’de geçerli olan sistem ve tarife aynı olduğu halde; Deniz Ticaret Odası’nın kendi Başkanının Yönetim Kurulu Başkanı olduğu bir şirketin çıkarlarını korumak uğruna İzmit Limanı ve İskenderun Limanı kılavuzluk ve römorkörcülük hizmetlerini hedef alıp tekelleşmeden bahsettiğine” de dikkat çektiler.“Bakanlık ve Müsteşarlık yanıltılmak isteniyor”
Şikayet dilekçesinde yer alan hususları da değerlendiren uzmanlar; dilekçede Bakanlığın ve Müsteşarlığın bilerek yanıltılmaya çalışıldığını söylediler.Kılavuzluk hizmetlerinin dünya genelinde rekabete kapalı hizmetler olduğuna değinen uzmanlar “Dilekçede sanki bu hizmetler bütün dünyada rekabete açık da Türkiye’de rekabete kapatılıyor gibi bir izlenim yaratılarak Bakanlık ve Müsteşarlık yanıltılmak ve baskı altına alınmak isteniyor.” Dediler.DenizHaber.Com Özel 
