• BIST 9915.62
  • Altın 2440.177
  • Dolar 32.4575
  • Euro 34.7559
  • İstanbul 17 °C
  • Ankara 19 °C
  • İzmir 18 °C
  • Antalya 20 °C
  • Muğla 16 °C
  • Çanakkale 13 °C

Yakıt kaçakçılığında İPUCU...

Yakıt kaçakçılığında İPUCU...
Mersin’de yaşanan akaryakıt kaçaklığına ilişkin araştırmalar derinleştirildi. TBMM Meclis Akaryakıt Kaçakçılığı Araştırma Komisyonu ilginç sonuçlara ulaştı.
YAKIT KAÇAKÇILINDA İPUCUMeclis’te akaryakıt kaçakçılığını araştırmak için kurulan komisyon çalışmalarında sona yaklaşıyor.
1- Paravan şirketler kuruluyor 
2- Arkasında petrol devleri var 
3- Hayalî ihracat yapıyorlar
Komisyonun incelemeleri, akaryakıttaki büyük oyunun boyutlarını gözler önüne serdi. Kaçakçılığın görme engelli, hamal ve çaycı üzerine kurulan paravan şirketler aracılığıyla yapıldığı belirlendi. Faaliyetlerin arkasında, dünyaya transit ticaret ya da ihracat kaydıyla petrol satan büyük firmalar bulunuyor. Bu ülkelere akaryakıt satan 8 büyük firma hakkında önemli belgelere ulaşıldı. Dışişleri Bakanlığı aracılığıyla yapılan araştırmada, ismi açıklanmayan bir Avrupa ülkesine 2 milyon ton akaryakıt ihraç edilmiş gibi gözükürken, söz konusu ülke 1 milyon 100 bin ton akaryakıt ithal ettiğini iletti. Komisyonun raporunu Meclis’e sunmasının ardından savcıların harekete geçerek soruşturma açması bekleniyor. Yüksek miktarlarda kaçakçılık yaptığı istihbaratı alınan transit gemilere motorin veren firmalar mercek altına alındı. İnterpol bağlantılı yürütülen soruşturmada, gemilere motorin vermiş gibi gösteren bazı firmaların akaryakıtı yurtiçinde pazarladıkları ileri sürülüyor. Zaman’da 20 ve 22 Nisan’da yayınlanan Mersin’de yaşanan akaryakıt kaçaklığına ilişkin haberler üzerine, araştırmalar derinleştirildi. Çalışmalarını yoğunlaştıran Meclis Akaryakıt Kaçakçılığı Araştırma Komisyonu ilginç sonuçlara ulaştı. Komisyona bilgi veren Mersin Cumhuriyet Başsavcısı Cemil Kuyu, trilyonluk kaçakçılık yapan şirketlerin sahiplerinin hamal, çaycı, hatta görme engelli çıktığını belirtiyor. Kuyu, devletin bu kişilerden trilyonlarca lira alacağı olmasına rağmen bir lira dahi tahsil edemediğine dikkat çekiyor. Ekonomik suça ekonomik ceza verildiğine dikkat çeken Cemil Kuyu, “16 ayda 14 trilyon ceza kestik. Fakat şirket sahipleri hamal, çaycı, hatta kör. Bu kişilerin hiçbir haczi kabil malları yok.” diyor. Kuyu, kaçakçılığın arkasında başka kişiler olduğuna dikkat çekiyor. Savcı Kuyu’nun verdiği bilgiye göre, Türkiye’de transit seyreden gemilere akaryakıt verme iznine sahip 35 şirket bulunuyor. Şirketler kendilerine bağlı bayileri yetkilendirebiliyor. Firmalar hiçbir sorumluluk almadan, kurdukları paravan bayiler vasıtasıyla gümrüksüz akaryakıtı transit seyreden gemilere veriyor ya da vermiş gözüküyor. “En büyük kaçakçılık deniz yolu ile yapılıyor.” diyen Kuyu, ithalat yapan şirketlerin aldıkları ve teslim ettikleri malın belli olduğunu, takip edilmesi halinde kaçakçılığın ortaya çıkabileceğini kaydediyor. Savcı Cemil Kuyu, kaçakçılıkla ilgili olarak Nahcivan örneğini veriyor. Türkiye’den Nahcivan’a 1,5 milyon ton akaryakıt ihraç edilmiş gibi gösterildiğine işaret eden Kuyu, “Bu akaryakıt gitmedi, yurtiçinde dağıtıldı. Nahcivan’da kundaktaki bebeklerin bile arabası olsa, bilmem kaç bidon benzin versen yine de 1,5 milyon ton fazla gelir.” ifadesini kullanıyor. Kaçakçılıkla ilgili diğer önemli bir konu da, gümrük teşkilatından ayrılan memurlara getirilen ‘üç yıl komisyonculuk, müteahhitlik ve ticaret yasağı’na uyulmaması. Gümrük teşkilatından ve Gümrük Müsteşarlığı’ndan emekli olan bazı görevlilerin Gürbulak Sınır Kapısı’nın işletmeciliğini aldığına işaret eden Cemil Kuyu, “Gümrükten 700 bürokrat emekliye ayrılıp ve 3 yıl beklemeden gümrük müşavirliği yapmaya başlamış.” bilgisini veriyor. Mersin’de Karaduvar Mahallesi’nde 5’er metre arayla büyük tanklar bulunduğunu, güvenlik açısından bunun 30 metre olması gerektiğini vurgulayan Kuyu, tehlikenin boyutlarını “Ruhsat verilmiş, çalışıyor. Eğer bir patlama olursa Mersin havaya uçar.” sözleriyle dile getiriyor. Kaçakçılık ile ilgili her geçen gün yeni bir yöntem ortaya çıkıyor. Kaçakçılık yaptığı istihbaratı alınan transit gemilere motorin veren firmalar mercek altına alındı. İnterpol bağlantılı yürütülen 14 aylık soruşturmada, transit gemilere motorin veren bazı firmaların gemilere vermiş gibi gösterdikleri akaryakıtı yurtiçinde pazarladıkları ileri sürülüyor. Soruşturmanın 1 aya kadar sonuçlanacağı belirtiliyor. Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen uzun soluklu soruşturmanın başlamasının ardından transit gemilere motorin veren bir firmanın 87 bin ton daha az satış yaptığı belirlendi. ‘Kaçakçılık tartışması yüzünden müsteşar ile bakanın arası açıldı’ Gümrükler eski Başmüfettişi Necati Can, Meclis komisyonuna yaptığı açıklamada, önceki hükümetler döneminde bürokraside karşılaşılan sorunlara yer veriyor. Gümrük müsteşarıyla bakanın arasının akaryakıt kaçaklığı sebebiyle açıldığını kaydeden Can, şu açıklamalarda bulunuyor: “Müsteşar bana bakanın kendisine ‘Başbakan’ın kardeşi Hopa’dan mazot ticareti yapmayı düşünüyor. Yardımcı olacaksan ol, yoksa seni değiştireceğiz.’ tehdidinde bulundu. Ben yardımcı olmadım, değiştirdiler.’ dedi.” İstanbul’un eski valilerinden birisinin Haramidere Akaryakıt Gümrük Müdürü’ne bir holdingin işlerine yardımcı olması için baskı yaptığını ileri süren Can, yabancı gemilerle getirilen mazotun özel bir tankta toplanarak satıldığını savunuyor. Can bu bilgilerin yazışmalarında yer aldığını açıklıyor. Can, kendilerinden önceki dönemlerde 10 TIR’ın kaçakçılık yaptığını, işin içerisinde bir MİT mensubunun (Abuzer Uğurlu) olduğunu tespit ettiklerini kaydediyor. Can, devletin istemesi halinde kaçakçılara göz açtırmayacağı görüşünü dile getiriyor. Mafyanın baskı yaptığını vurgulayan Can, devletin tedbir alması halinde, hükümetlerin düşmesine kadar süren sonuçlar doğurduğunu sözlerine ekliyor. Kaynak:Ümit Pıtır-MersinDenizHaber.Com
Diğer Haberler
ÇOK OKUNANLAR
Tüm Hakları Saklıdır © 2004 Deniz Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0544 880 87 87 | Haber Scripti: CM Bilişim