Rus ham petrolünü taşıyan tankerler, Ukrayna deniz dronları tarafından hedef alınma riskine karşı Karadeniz’de Gürcistan ve Türkiye kıyılarını izleyen daha uzun bir rota kullanmaya başladı
Karadeniz’de sular ısınırken, Rus ham petrolünü dünya pazarlarına taşıyan dev tankerlerin seyir stratejisinde radikal bir değişikliğe gidildi. Ukrayna’nın geliştirdiği insansız deniz araçlarının (deniz dronları) yarattığı tehdit, Rusya bağlantılı gemileri Karadeniz’in açık sularından kıyı şeridine itti.
UKRAYNA’NIN "SEA BABY" ROTA DEĞİŞTİRDİ
Son haftalarda Ukrayna’ya ait “Sea Baby” adlı deniz dronlarının Rus gemilerini hedef alması, deniz taşımacılığında risk haritasını yeniden çizdi.
Bloomberg tarafından derlenen gemi takip verilerine göre, Rusya’nın stratejik limanı Novorossiysk’ten yük alan en az iki dev tanker, Boğazlar’a ulaşmak için denizin ortasından geçen kısa rotayı terk etti. Bunun yerine, saldırı ihtimalini minimize etmek amacıyla Gürcistan ve Türkiye kıyılarını takip eden çok daha dolambaçlı bir güzergah izlenmeye başlandı.
YOL YÜZDE 70 UZADI: 350 MİLLİK SAPMA
Uzmanlar, bu zorunlu rota değişikliğinin maliyetli bir güvenlik önlemi olduğuna dikkat çekiyor. Normal şartlarda Karadeniz’in merkezinden yapılan hızlı geçişin yerini alan bu yeni güzergah, liman ile Türk Boğazları arasındaki mesafeyi yaklaşık 350 mil artırıyor. Bu durum, sevkiyat süresinin uzaması ve operasyonel maliyetlerin %70 oranında artması anlamına geliyor.
DİJİTAL SİNYALLERDE "KONUM" OYUNU
Haberin en çarpıcı detaylarından biri ise gemilerin paylaştığı dijital konum verilerindeki tutarsızlıklar oldu.
Savaşın derinleşmesiyle birlikte Rusya bağlantılı sevkiyatlarda yaygınlaşan "sahte sinyal" yöntemi, bu tankerlerde de gözlemlendi. Bloomberg tarafından incelenen uydu görüntüleri, Çarşamba günü en az bir tankerin dijital olarak bildirdiği noktadan tam 4,4 deniz mili uzakta olduğunu kanıtladı.
SAHİBİ BELİRSİZ GİZEMLİ GEMİ: JUMBO
Fiziksel özelliklerinden yola çıkılarak tespit edilen geminin Sierra Leone bayrağı taşıyan "Jumbo" adlı petrol tankeri olduğu belirlendi. Ancak geminin sigortacısı veya gerçek sahibi hakkında uluslararası kayıtlarda hiçbir bilginin bulunmaması, "hayalet filo" şüphelerini bir kez daha gündeme getirdi.
DENİZ HABER AJANSI

































