Guardian'ın haberine göre, yardım kuruluşları göçmen ölümlerinde artış yaşanacağından kaygılı.
Kurtarma gemilerinin faaliyete geçtiği 2015 yılından bu yana bu sular hiç bu kadar uzun süre boş kalmamıştı.
Kuzey Afrika'dan Avrupa'nın güneyine uzanan Orta Akdeniz, en tehlikeli göç rotalarından biri. Haberde, buna rağmen sivil toplum örgütlerinin bu göç rotasına gönderdiği gemilerin sayısının hızla azaldığı belirtiliyor.
10 günde 300'den fazla ölüm
Malta ve İtalya hükümetlerinin göç karşıtı politikaları sonucu limanlarını teknelere kapamış, kurtarma operasyonlarında da sert düşüş yaşanmıştı. Sığınmacılar ise Avrupa'ya ulaşmak hayaliyle hayatlarını tehlikeye atmayı sürdürüyor.
Salı günü Libya açıklarında İtalya'ya geçmen isteyen göçmenleri taşıyan iki lastik botun batması sonucu 100'den fazla kişi hayatını kaybetmişti.
Akdeniz'in en son boş kaldığı dönem, 28 Haziran ve 8 Temmuz tarihleri arasıydı. Bu 10 günlük süreçte 300'den fazla göçmen öldü.
AB göçmen anlaşması sonucu 2017'de ölümler azalmıştı ama boğularak hayatını kaybedenlerin İtalya kıyına ulaşanlara oranında, geçtiğimiz aylarda keskin bir artış gözlemlendi.
Uluslararası Göç Örgütü (IOM) verilerine göre, 2017 yılı boyunca 100,308 göçmen İtalya'ya ulaştırken, 2 bin 383 göçmense Akdeniz sularında hayatını kaybetti. 2018 yılında 20,319 kişi İtalya'ya ulaşmışken 1,130 kişi göçmense öldü.
10 kurtarma gemisinden 3'ü mahsur
Guardian'ın haberinde, Akdeniz'de faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşlarına ait 10 gemiden üçü, bayrak gerilimleri sonucu Malta'nın Valetta limanında mahsur kaldığı vurgulanıyor.
Alman kuruluş Jugend Rendett'a ait Juventa isimli gemi, Sicilya'nın Trapani limanında 1 yıldan uzun süredir tutuluyor. Palermo mürettebatın insan kaçakçılığı yaptığını iddia etmişti ancak savcılar daha sonra bu suçlamayı düşürmüştü.
Open Arms isimli yardım kuruluşunun tekneleri İtalya'nın limanlarını kapatması sonucu geçen ay Akdeniz'i terk etmek zorunda kaldı. Ne zaman dönecekleri de bilinmiyor.
Sivil toplum kuruluşu SOS Mediterranee'nin Akdeniz'de arama kurtarma faaliyeti yürüten gemisi Aquarius da, geçtiğimiz yaz İtalya ve Malta'nın limanlarını kapaması sonucu denizden kurtarılan 600'den fazla göçmenle beraber bekletilmişti.
Aquarius'taki onlarca göçmen daha sonra Fransa'ya getirildi.
Gemi, önümüzdeki günlerde Fransa'dan ayrılacak ancak ne SOS Méditerranée ne de Sınır Tanımayan Doktorlar (MSf), bu teknenin denizlerde uzun süre kalabileceği garantisi verebiliyor.
Haziran ayında İtalya'ya ait iki geminin de desteğiyle İspanya'ya götürülmesi için anlaşmaya varıldı.
Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (UNHCR) Temmuz ayında yayınladığı raporda, 2018'nin ilk 6 ayında Orta Akdeniz'i aşarak Avrupa'ya ulaşmaya çalışan her 19 kişiden birinin öldüğünü açıklamıştı.
Maltalı insani yardım kuruluşu Migrant Offshore Aid Station'ın (MAOS) Direktörü Regina Catrambone, "Bu gibi trajedilerin sayısı bilinenden çok daha fazla. Göçmenler önlenebilir nedenlerle, yani sağlam bir arama kurtarma programının eksikliği sonucu ölüyorlar" dedi.
DENİZ HABER AJANSI