• BIST 9645.02
  • Altın 2429.254
  • Dolar 32.552
  • Euro 34.8813
  • İstanbul 21 °C
  • Ankara 25 °C
  • İzmir 27 °C
  • Antalya 23 °C
  • Muğla 21 °C
  • Çanakkale 18 °C

Gümüşoğlu: Ahlaksız anlaşma yapılmadı

Gümüşoğlu: Ahlaksız anlaşma yapılmadı
UN Ro-Ro CEO’su Sedat Gümüşoğlu son günlerde haklarında yapılan eleştirilere cevap verdi. U.N Ro-Ro yönetiminin, UND seçimleri öncesinde ‘malzeme’ yapılmaktan rahatsız olduğu vurguladı

UN Ro-Ro CEO’su Sedat Gümüşoğlu son günlerde haklarında yapılan eleştirilere cevap verdi. U.N Ro-Ro yönetimi, özellikle UND seçimleri öncesinde ‘malzeme’ yapılmaktan rahatsız olduğu için şirketin genel merkezinde bir basın toplantısı düzenledi.  Gümüşoğlu, lojistik sektörünün önde gelen yayınlarından aralarında Deniz Haber Ajansı'nın da bulunduğu  temsilciler ile bir araya geldi. Soru cevap şeklinde gerçekleşen toplantıda Gümüşoğlu, sektör tarafından kendilerine yapılan eleştirileri cevapladı.
CEO Sedat Gümüşoğlu, yaşananları şöyle aktardı:

HİSSELERİMİZİ ALIR MISINIZ?

“UND mevcut yönetimi 2 yıl önce seçildiğinde hacizlerle karşı karşıyaydı. Bilgisayarlar, telefonlar haciz edilmişti. Genel kurul öncesi mevcut yönetim göreve geldikten sonra bizimle bir görüşme yapmak istedi ve biz bir görüşme yaptık. Bize denilen şu; Un Ro-Ro satılırken 13 milyon Euro eden hisseler elimizde duruyor hala. O zaman satılsaydı derneğin cebine 13 milyon Euro girecekti. Un Ro-Ro olarak büyüyorsunuz, daha fazla araç taşıyorsunuz. Gemi yatırımı yapıyorsunuz, bu hisseleri o günkü değerinde olmak kaydıyla örneğin 15 milyon Euro’ya bizden satın alır mısınız? Böylece bizde derneğe kaynak yaratıp, daha işler hale getirmiş oluruz dediler. Biz bunu ortaklarımızla paylaştık. Şuanda yüzde 99 şirketin sahibi olarak böyle bir şeyi uygun görmediler ama biz yönetim kurulu olarak dedik ki: derneğin madem zor da bir durumu var. Ne kadar kaynağa acil ihtiyacınız var? 5 milyon Euro. Yani mevcut borçların yapılandırılması ve derneğin faaliyetlerini sağlam götürebilmesi için 5 milyon Euro…”

2 YILLIK ÖDEME PLANI

Açıklamalarında eski Türk Ticaret Kanunu’na da atıfta bulunan Gümüşoğlu, eskiden şirketlerin kendi hisselerini alamadıklarını ancak yeni kanunla birlikte bu maddenin kalktığını belirterek sözlerini şöyle sürdürdü: “ Yeni Türk Ticaret Kanunu’na göre artık şirketler kendi hisselerini kendileri alabiliyorlar. Biz buradan yola çıkarak, yönetim olarak dedik ki; Un Ro-Ro olarak kendi hisselerimizi, kendimiz alabiliriz. Yeni Türk Ticaret Kanunu buna izin veriyor. Hem derneği kurtarmış oluruz hem de dernek işler hale gelir.”
Yönetim olarak yeni ticaret kanunundan yola çıkarak yatırım yapılacak en iyi yer olarak UN Ro-Ro hisselerini gördüklerini ifade eden Sedat Gümüşoğlu. “ Kendimizin yönettiği, büyüdüğünü gözlerimiz ile gördüğümüz bir şirkete yatırım yapmaktan niye çekinelim. Tamam, kendi hissemizi kendimiz alırız dedik. 5 milyon Euro’yu 2 yıllık bir ödeme taksit planı ile derneğe vermeyi taahhüt ettik. Ayrıca geri kalan hisseler içinde şunu söyledik: Ellerindeki hisselerin 3/1’ini almış olduk. 3/2’si içinde biz halka arza gidebiliriz ya da biz hisse satışına gidebiliriz. Siz gelirsiniz geri kalan kısmı bizle birlikte satarsınız. 10 milyon Euro’dan fazla bir para ederse kendiniz satarsınız. Yok 10 milyon Euro’dan az para ederse aradaki parayı da biz size karşılarız. Bunu da ancak iyi niyet olarak sözleşmemize koyduk.”

Açıklamalarında kamuoyunda “Ahlaksız anlaşma” diye bilinen maddeye de açıklık getiren UN Ro-RO CEO’su Sedat Gümüşoğlu bu konuyla ilgili olarak da şunları söyledi: “Hep bir maddeden bahsediliyor. Bunları yaptınız ama birde dava açmayacaksınız diye. UND’ye bir madde koydunuz burası ahlaksız bir anlaşma diye nitelendirilen kısım. Şimdi bu madde okunuyor. Çok haklılar ama bir madde yanlış okunuyor. Başka bir madde var ki bu hiç okunmuyor. Bir dava açamazsınız diye yazmıyor. Dava açmanız için sözleşmeyi fes etmeniz gerekiyor yazıyor. Bu şu demek. Biz kimseniz elini tutmak istemedik. Sözleşmeyi fes edersiniz. Biz hisseleri geri veririz, paramızı alırız ve her türlü davayı sonuna kadar açabilirsiniz. Kimsenin elinden Türkiye Cumhuriyeti’nde dava açma hakkı alınmaz. Alamazsınız. Bir madde daha var. O madde diyor ki; Eğer Un Ro-Ro Rekabet Kurumu’ndan herhangi bir şekilde ceza alırsa Un Ro-Ro bu sözleşmeyi tek taraflı fes etme hakkına sahiptir. Şimdi soruyorum. Bir firma bu maddeyi niye koyar? İçinde kendisine dava açılmama taahhüdü içeren bir sözleşmeyi niye fes etmek ister. Niye biliyor musunuz? Tamamen basiretli bir tüccar olarak davrandığımız için. Bizim ortaklarımız dedi ki ‘biz eğer bir kurum karşısında cezaya tabi tutulup suçlu şekilde gösterilmişsek yargıda bunu nihayetlendirmeden hiç kimseyi tazmin ediyor, para ödüyor durumuna düşmek istemeyiz’. Bizim hassasiyetimiz buydu. Aynı hassasiyeti bugün de koruyoruz. Biz hiçbir sürecin önü kapansın istemiyoruz. O yüzden de o maddeyi biz istiyoruz dedik ve koyduk.”

BİRLİKTE YİNE ÇÖZÜM

Kısa karar yayımlandıktan sonra mevcut yönetimle madde hakkında görüştüklerini ve  sözleşmede bulunan madde gereğince ‘Biz sözleşmeyi feshediyoruz’ dediklerini de aktaran Gümüşoğlu “Biz paramızı geri alıyoruz, hissenizi geri veriyoruz buyurun davanızı açın, bizde zaten dava açacağız. Rekabet Kurumu davası orada Türk mahkemelerinde görünmeye devam etsin söylediğimiz bu.. Ancak mevcut yönetim; böyle bir kaynak dernekte yok şuanda. Çünkü bu kaynaklar borçlara yapılandırılmış. Dernekte böyle bir kaynak olmadığı için zor durumda kalınacaktı. Dernek zor durumda kalacaktı. Yine birlikte bir çözüm bulduk. Dedik ki; hazır seçimler geliyor. 19 Ocak’ta yeni yönetim seçilecek. Açık söylüyorum. Ne mevcut dernek yönetimi ne de biz bir mutabakatla dava açılmayacak diye ek bir protokol imzalamaya razı gelmedik. Biz gelmedik diyorum. Engin Özmen’in yönetimi de gelmedi diyorum. ‘Eğer böyle bir feragatname olacaksa buna sektörün toplu olarak karar vermesi lazım’ diye mutabık kaldık. Çünkü bu karar ancak genel kurulda verilebilir. Nakliyeciler hep beraber bu kararı verebilir. O yüzden de biz dedik ki; genel kurulda bütün nakliye sektörü bir karar versin. Un Ro-Ro’nun şu zamana kadar ödediği (07.01.2013) 3,5 milyon Euro artı 500 bin Euro tazminatı geri ödemeye yapsın ve bu dava sürecini başlatsın.”

DOKTOR HASTANIN AYAĞINA GELDİ

UND başkan adaylarından Çetin Nuhoğlu’nun ‘4 milyon Euro’yu ödemeye hazırım, çekil davayı açalım’ restini gören  UN Ro- Ro CEO’su Gümüşoğlu  “Ben diyorum ki hastanın ayağına doktor geldi. Bu kaynağı nerden buluruz. Bakın çok önemli bir şey var. Dernekten varlık satışı yapılmadan hibe yoluyla bu kaynağı derneğe verebilecek biri çıktı. Biz diyoruz ki işte bizim istediğimiz seçenek budur. Biz yine 10 milyon, 15 milyon Euro öderiz. Biz şirketimizin varlığına inanıyoruz. Ama bunu derneğin açacağı dava önünde engel gibi görmesin. Biz bu parayı alalım ve süreç bitsin. Cezalı mıyız? Paramızı ödeyelim. Cezalı değimliyiz hiç fark etmez o hisseler için oturalım hadi gelin hisselerimizin pazarlığını yapalım diyelim. Yine biz ona aynı değeri veririz. Tersten soruyorum: Hangi firma kendisine dava açılmamasını garanti eden bir sözleşmenin içerisine böyle bir madde koyup ben bunu fes ederim der. Niye der? Çünkü ben suçlu değilim ki. Suçsuzluğum kanıtlanana kadar ben bunu sonuna kadar devam ettirmek istiyorum. Tek dediğim bu. Aynı şeyi bugün de söylüyorum. Ama sektör genel kurulda hep beraber bir araya gelip de tamam bu işin üstü kapanmıştır eskiye doğru derse ona da hiçbir şey demem. Çünkü orada artık sektördeki herkes karar vermiştir. Hayır, biz bu kavgayı verelim. 4 milyon Euro hibe yoluyla para girecek denirse ve Un Ro-Ro’ya o para geri ödenecek, dava açılacak deniyorsa da şapka çıkartırım.

TARAF DEĞİLİZ

19 Ocak 2013 tarihinde UND Genel Kurulu’nda taraf olmadıklarını da söyleyen Sedat Gümüşoğlu sözlerine şöyle devam etti:  Biz bu seçimin tarafı değiliz. Kim seçilirse seçilsin. Sektör davalaşalım sonucuna giderse, biz memnun oluruz. Bunu bu kadar açık söylüyorum. Ama benim paramla bana karşı savaşılmayacak herhalde paramızı alırız. Sonunda 70 milyon Lira mı, 50 milyon Lira mı neyi kaybedersek onu da öderiz ayrıca. Biz  0.40’lık hisseye 5 milyon Euro belirli taksitler döneminde ödemeyi kendilerine taahhüt ettik. 2013 Temmuz’unda ödeme bitiyor. Şuana kadar 3,5 milyon Euro ödendi. Çetin Nuhoğlu geldi, 3,5 milyon Euro artı 500 bin Euro’yu bize veriyor. Artı dernek alacağı 1,5 milyon Euro’dan da olacak.

550 BİN EURO’YU DERNEĞE BAGĞIŞLAYACAĞIZ

Şu ana kadar hiçbir şey kaybedilmiş değil, ahlaksız anlaşma da yapılmış değil. O duruma geri dönülmüş olacak. Eğer Çetin Bey, burada bizim ek bir kazancımız var o da 500 bin Euro artı faiz. Faiz 50 bin Euro gibi bir rakam eder. Çetin Bey bu parayı hibe ederse bende bunun sözünü veriyorum. 500 bin Euro artı faizi derneğe bağışlayacağız. Yani bir kuruş fazla para da almayacağız. UN Ro-Ro bugüne kadar nakliyeciden bir lira faiz cebine skoymamıştır, koymayacakd a bunu da bu kadar iddialı söylüyorum” diye konuştu.

ARTI DEĞER

UN Ro- Ro CEO’su Sedat Gümüşoğlu basın toplantısında açıklamalarına şöyle devam etti: Toplum psikolojisi ticari hayatta, ticari gerçekler üzerine kurulu. Biz müşterilerimize artı değer yaratamadığımız gün zaten yokuz. Dünyada ki hiçbir şirket müşterimize artı değer yaratamıyorsa yoktur. Var olması mümkün değildir. Biz müşterimize artı değer yaratarak var olacağız. Dün öyle var olduk, bugün öyle varız, yarında öyle var olacağız.

ANADOLU NAKLİYECİSİNİ KORUDUK

Açtığımız her hatta bakalım: 2009 yılında Mersin hattını açtık. Mersin hattı Trieste hattına göre 200 mil daha uzun bir hat. 400 Euro daha ucuzdu. Mersin hattımızda 3’e 1 kampanyası uyguladık mı? Uyguladık. Yakıt yoktu ama biz 3 binene 1 bedava dedik mi? Orada da indirimli fiyat uyguladık mı? Uyguladık. Aradan 3-4 yıl geçmesine rağmen Anadolu nakliyecisine sırf destek vermek adına hala Mersin fiyatlarımız Trieste fiyatlarımızla aynı mı? Aynı. Gelelim Fransa’ya. Biz Fransa hattına arkadan giriyoruz. Yani ikinci operatör olarak giriyoruz. Gemilerimizde yaptığımız kampanya süresi Eylül, Ekim aylarıdır. Kasım ayında UND Deniz’den pahalıydık. Açın bakın fiyatlara Kasım’da pahalıyız.

UND DENİZ’İN ZARARI 9 MİLYON EURO

Yapılan bir açıklama var. Deniyor ki Ağustos ayında Un Ro-Ro daha bizim pazarımıza girmeden bizim zararımız 3 milyon Euro’ydu. Bu açıklama var mı? Var. Basının önünde yapılmış bir açıklamadır. Şimdi biz olmadığımız halde daha fiyatla ilgili bir politikamız olmadığı halde Ağustos’a kadar 3 milyon Euro zarar etmiş bir firma, Kasım’a kadar ne kadar zarar eder? 6 milyon Euro. Birde Trieste’ye boş gidip gelen bir gemi var. Onun da zararını koyun. Çünkü Trieste hattında bizim herhangi bir şekilde suçlanmamız bile söz konusu değil. Ne Rekabet Kurumu’nda ne de başka bir yerde. Onun zararını da koyun. Artı Kasım ayında biz pahalıyız. Bakın burada başka bir bilgi daha açıklayayım. Rekabet Kurumu’nun raporuna göre, karar daha henüz gelmedi; UND Deniz’in zararı kaç para biliyor musunuz? 860 bin Euro. Çünkü oradaki zarar öyle gözüküyor (Rekabet Kurumu). Piyasa zarar ise 9 milyon Euro. Hangisi doğru? Ben doğruyu söyleyeyim. 9 milyon Euro zarar doğru. Ama bu rapordaki rakamlar ancak bu mahkemeler aracılığıyla düzeltilebilir.

ZAM DEĞİL, FİYAT İNDİRİYORUZ

Biz bugün mevcut UND yönetimi ile ilgili ne söylersek başka yerlere çekilecektir. Ama ben size (basına) doğruları doğru olarak söylemeye devam edeceğim. Biz bir kere herhangi bir açıklama karşısında çıkıp biz fiyatları sabitledik diyebilecek yapıya sahip değiliz. Burası bir kurum. Yönetim kurulu ilgili kurumlarında tartışmadan bir yıllık fiyat politikası, stratejisi açıklanabilir mi? Siz 1,5 milyarlık değeri yönetiyorsunuz ve ertesi gün hemen biz fiyatları sabitledik diyebileceksiniz. Böyle bir şey olamaz. Müşterilerimizin sesine kulak vermiyoruz diyebilir miyiz? Müşterilerimiz ile yaşıyoruz. Sabahtan akşama kadar telefonları ile birlikteyiz. Herkesin derdi ile birlikteyiz. Müşterilerin taleplerini dikkate almadan bir şey yapabilme mümkün mü? Biz Eylül 2011’den beri fiyatlarımızı değiştirmiyoruz. Geçen senenin başında dernek ile yaptığımız toplantılarda; fiyatları sabitleyip BAF üzerine bir politika güderseniz, nakliyecilerde yaptıkları kontratlarda ihracatçılardan, ithalatçılardan yaptıkları kontratlarda bu BAF’ı yansıtırlarsa piyasa regüle olur. Fiyatlama bir yere oturur diye onlarla paylaştık. Çok makul ve mantıklı bulduk ve Mayıs’tan beri de biz BAF uyguluyoruz. Önümüzdeki senede böyle devam edecek. Böylelikle de bu BAF uygulaması 2 seneye yakın süredir uygulanıyor olacak. Fiyatlara zam yapıldı diye söyleniyor. Biz Mayıs 2012’den beri fiyat indiriyoruz. BAF orda en yüksekti, indiriyoruz.

SEFER İPTALLERİ YÜZDE 1’İ GEÇMEZ

Yasal olmayan hiçbir girişimimiz, işlemimiz yok. Un Ro-Ro kurulduğu yıldan beri nakliyecilerde çok iyi bilir. Nakliyecinin de durumu aynıdır. Çünkü biz müşterinin gelen talebine göre filo planlamamız ve sefer programımızı ayarlıyoruz. Müşterilerimizle konuşarak yapıyoruz. Çoğunlukla da bunlarla mutabık olarak yapıyoruz. Yılbaşlarında, Ağustos ayında, bayramların arkasında her zaman için kargo üretiminde ve yük taşınmasında bir düşüş olur ve düşüşte nakliyecilerde filolarını bakım-tutuma alırlar. Aynı şekilde bizde gemilerimizle ilgili gerekli işlemleri bu dönemde yaparız. Yıl içerisinde sefer iptalleri bu dönemi kapsayan 7-8’i geçmez.
Bakmamız gereken nokta şu; Un Ro-Ro geçen yıl kaç tane sefer yaptı? 626 seferle bitirdik 2012 yılını. 626 sefer ne demek biliyor musunuz? Ortalama günde 2 sefer demektir. Ya hiç sefer iptali yapan firma görüntüsü var mı? Günde ortalama 2 gemi kaldırmışız her tarafa. Toplam filo yönetimi olarak baktığınız da biz her yıl sefer sayımızı arttırarak devam ettiriyoruz. İnşallah 12’inci gemimiz geliyor ve bunu daha da arttırmayı planlıyoruz. Ana konu budur. Müşterilerinin taleplerine göre bu sefer sayılarını arttırarak çok daha iyi hizmet vermeye devam ediyoruz.

03 Ocak 2013 tarihindeki yapılan iptaller klasik iptallerdendir. Başka bir şey değildir. O dönemde kargo oluşmamışı sebebiyle oluşan iptallerdir. 600 seferin içinde yüzde 1 iptallerdendir. Tarifeli sefer var mı? Şimdi kar yağdı uçak iptal oldu. Eğer oranınız yüzde 1’in altındaysa bu tarifeli seferlere uyulmuyor denemez. Büyük haksızlık olur. Burada oran önemlidir. 100 tane yaptığınız seferin 99.9’u tarifeli seferlere ayarladığınız programa doğru gidiyorsa ve sefer iptallerini önceden müşterilerinizle konuşarak, duyurarak palanları iptal ediyorsanız dünyanın her yerinde bunun adı tarifeli seferdir. UND Deniz’inde 2010 yılında Trieste sefer iptalleri olmuştur diye sirküleri vardır. Onlarda yönetmeliğe aykırı mı hareket ediyorlardı.

RO-RO’NUN TAŞIMADAKİ PAYI YÜZDE 44

Ulusoy Ro-Ro’yu da dahil ederseniz Avrupa’ya taşımaların yüzde 44’ü Ro-Ro, yüzde 56’sı karadır. 2011’e göre geçen sene pazarda bir zorlanma var. Araç sayılarında düşüş var bunu kabul etmemiz lazım ama tüm pazarda bu oran düşmüştür.

RAKİBİM KARA

Biz karayolundan ucuz değilsek, kimseyi kolundan çeksek gemilerimize bindiremeyiz. Karayolundan ucuz olmak zorundayız. En büyük rakibimiz kara, kara, karadır. Biz mücadeleyi veriyoruz. Karayolundan ucuz olduğum sürece bize binen arabalar belge rahatlığı yaratıyor demektir. Düşünsenize karadan 100 araba gidecekken 45’i buradan gidiyorsa diğerleri belge rahatlığı içerisinde hareket ediyor. Yabancı nakliyecilerin oranı Ro-Ro’da yüzde 9’u yıllardır geçmiyor. Ama karada artıyor. Sorun karada. Bu piyasaya ters anlatıyor. Kara nakliyecisinde daha çok kayış var. Ro-Ro da yabancı piyasaya kayış yok. Ro-Ro da yabancı oranı en düşük seviyede ve yıllardır bu değişmiyor.

PENDİK’E DE AMBARLI’YA DA UĞRUYORUZ

Pendik’te gemi dolunca Ambarlı’ya uğramadığı konusu bu tarifeli seferler içerisinde 3 yılda bir-iki kere olmuştur. O da gemi doldu Ambarlı’ya uğramayalım diye değildir. Geminin zaman zaman gümrüklerden, limanlardan, hava muhalefetinden kaynaklanan problemler yaşanmıştır. Sonuçta denizde işlem yapıyoruz. Biz total yükü zamanında ulaştırmak için ulaştırmak için hareket ediyoruz. Oradaki arabaları arıyoruz, 30-40 Km yol alıyorlar ve gelip Pendik’te gemimize biniyor. Dolayısıyla biz bu şekilde hiçbir müşterimizi mağdur etmiyoruz. Pendik’te her gün gemi kalktığı için bazen Pendik’tekini bir sonraki güne bıraktırıp Ambarlı’dakini alıyoruz. Çünkü Ambarlı’da hafta da 3 gün gemi var Pendik’te ise her gün. Eğer birileri mağdur oluyoruz diyorsa Pendik tarafındakilerdir Ambarlı değil. Pendik’te her gün gemi olduğu için total müşteri memnuniyetini yaratmaya çalışıyoruz.

EKOL ve MARS’IN AYRICALIĞI

UN Ro-Ro olarak kombine taşımacılığa destek veriyoruz. Vermeye de devam edeceğiz. Kombine taşımacılığın gelişmesi, artması için daha da büyük destekler vermeyi planlıyoruz. Bu 17 yıldır böyle. 2 kamyon, 2 TIR düşünün aynı yükü taşıyorlar. Biri dorse, biri komple. 400 Euro daha düşük fiyat alıyoruz. Destek değimlidir. O zaman dorseciler da komplecilere ucuz fiyat veriyor diyebilir. Biz stratejimizi net koymuşuz. Gemide kapladıkları yer olarak bakarsanız dorsenin fiyatı kompleden ucuzdur. Biz kombine taşımacılığa kafamızı, gözümüzü koymuş şirketiz. Buna yatırım yapmaya devam edeceğiz. Şimdi geliyorum Ekol-Mars konusuna. Ekol başlattı bunu. Açıkçası cesur bir adımdı biz başlarken nasıl olacak dedik. Karayolu ile gitme şansı sıfır. Trenle gidiyorlar. Blok trenin parası bir araba da yükleseniz 32 araba da yükleseniz ödeniyor. Yani bu yük trene bağımlı, Ro-Ro’ya bağlı. Ro-Ro da bu yüke bağımlı. Karşılıklı bağımlılığımız var. Eğer o yük zamanında gitmezse bu model çalışmaz. Bu model çalışmadığı zaman tekrar kara yoluna dönüş olur yükte. Biz modelin iyi çalışması için Ekol’e; bunu yeni söylemiyorum. Dernekte de söyledim. 3 yıl önce Tamer Beyle defalarca konuştuk. Hakan Yılmaz haklısınız dedi. Bu kombine taşımacılıktır dedi. Evet, Ekol’e yer garantisi veriyoruz. Şimdi aynı tren işine Mars’ta girdi aynı garantiyi ona da veriyoruz.

Burada diğer firmalara da şunu diyoruz. Siz koyun, size de verelim. Trieste hattında tren işletiyoruz ve Türkiye’nin belge sorununa yardımcı olmak için de trenin yüzde 90 doluluk oranını biz garanti ediyoruz. Doluluk olmadığı zaman tren şirketine paraları biz ödüyoruz. Dernek der ki; bu tren işi iyi bir iş, her gün 2 tane treni tüm nakliyecilere yapalım. Ama dernek olarak biz yüzde 60 doluluk oranı veriyoruz Un Ro-Ro gel sende gir. Geri kalan garantisi ile ilişkin bir şey yap. Varız. Çalışmaya varız. Çünkü biz Türkiye’nin geleceğinin, dünyanın geleceğinin kombine taşımacılık olduğunu görüyoruz. Bakın 2030 yılı lojistik raporu var. Stratejilerimize ona göre yeniden çalışıyoruz. Üretilen malın hareketlerinin çok daha zor olacağı dönemlere gidiyoruz. Enerji fiyatlarının çok daha yükseleceği, çevresel kaygıların çok daha yükselip regülâsyonların artacağı dönemlere gidiyoruz. Kombine taşımacılığa devletler destek veriyor. Ulaştırma Denizcilik Bakanlığı’nın organizasyon yapısı altında yeni bir genel müdürlük kuruldu kombine taşımacılık diye. Devletimiz buna destek veriyor. Biz nasıl vermeyiz. Tabiî ki destek vereceğiz. Bunu saklamaya, gizlemeye gerek yok ki. Bizim Inter Model Uluslararası ödülümüz var. Çok açık söylüyorum. Evet destek veriyoruz. Yapan herkese de destek vermeye hazırız. Biz küçük büyük diye ayrım yapmıyoruz. Bizim için özel müşteri yok. Tüzel müşteri yok. Bizim için iş modeli var. İş modeline destek verip yatırım yapıyoruz. İş modelini yapan herkese destek vermeye hazırız.

ÇİFT YÖNE TEŞVİK

Tek yön gelen Türk arabaları da daha pahalı alıyor. Tek yön gelen tüm arabalar pahalı biniyor gemiye. Türk yabancı diye bir ayrım yok ki. Biz yıllardır çift yöne teşvik ediyoruz. Giden gelsin diye çift yöne teşvik ediyoruz. Tek yönü cesaretlendirmemek için pahalı yapmış durumdayız ama adam gelmiş 3 gündür gemiye binememiş, limanda sırası gelmişse de gemiye biniyor. Sırası gelmişse sen hala binemezsin sen kenarda bekle dememiz bu sefer gerçekten ayrımcılık olur. Esas bunu yapmıyoruz.

HAFTA İÇİ İNDİRİMLİ FİYAT

Hafta sonları 100 Euro konusunu sektörle oturup, konuşarak yaptık. Hafta sonu kalkan gemilerimizde 100 Euro fark var. Dernekle yaptığımız toplantı da bize dendi ki; hafta içi fabrikalar üretim yapar, hafta sonu tedarik zinciri daha yoğun çalışır. Bu sektörümüzün bir gerçeği. Hafta içi gemilerinizde boş olduğu için indirim yapın dediler. Hafta sonuna normal fiyat, hafta içine indirimli fiyat. Bunu tersten okursanız hafta içine indirim yapıldı. Biz şuanda hafta içini indirimli tarife ile taşıyoruz. İlk konulduğunda 1560 Euro’luk bilet fiyatları 1360 Euro’ya indirilip, hafta sonu hem gidişte hem dönüştü 100’er Euro almaya başladık. Hafta içi ise 200 Euro indirim uyguladık. Hafta sonu 100 Euro gidişte, 100 Euro dönüşte vereceksiniz dedik. Bizim yaptığımız ilk uygulama buydu. Sonra insanlar Trieste’ye inip de döneceği günü kestiremediği için bunun adaletsiz olduğu söylendi. Dönüşteki 100 Euro’yu kaldırdık. 100 Euro ile ilgili konu budur.

'ÇEK’İN SORUNU VAR, KREDİ KARTININ YOK

Sektörümüzün içinde bulunduğu durumu hepimiz biliyoruz. Yani zorlanan, ödemelerini zorlukla yapan birçok maddi zorluklarla karşı karşıya kalan firmalar var. Türk Ticaret Kanunu bize emrediyor. Diyor ki; Şirketinizi basiretli tüccar ve tedbirli tüccar gibi yönetmek zorundasınız. Şimdi kredi kartı ile bizde alış-verişini yapan firmanın alacağı bizim gözümüzde 60 gün sonra garanti durumda iken, çekle ödeme yapan firmalarda çekin ertelenmesi, çekin karşılıksız çıkması, geri alınması, yapılandırması, icra takiplerinin, avukat masraflarının üstlenilmesi gibi birçok ek maliyetlerle karşı karşıya kalıyoruz. Dolayısıyla bizde bu maliyetleri yansıttık. Alacağınız parayı almadığınız da ne yapıyorsunuz? Bankadan kredi kullanıyorsunuz. Biz bunu teşvik olarak yansıttık. Dedik ki eğer siz bunu kredi kartıyla yaparsanız yüzde 9 veriyoruz. Şuanda kredi kartıyla yapılan alış-verişlere nasıl taksit yapılıyorsa aynı şey bizde de söz konusu. Kredi kartıyla yapılan ödemelerde yüzde 9, çekle yapılan ödemelerde de yüzde 5 bonus veriyoruz."

www.DenizHaber.Com.tr

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar
summerfinancee@gmail.com
17 Aralık 2014 Çarşamba 23:27
23:27
Merhaba!

Mali yardıma mı ihtiyacınız var? Arama artık tüm mali sorunları geçmişte bir şey yapmak için geldik. Biz dışarı krediler iş yatırım yapmak, şirketler ve bireyler kötü kredi sahip mali yardıma muhtaç veya para ihtiyacı faturaları ödemek için.

Şimdi kredi her türlü uygulamak ve acilen al!

* Randevu 50,000,000.00 $ $5,000.00 maksimum miktar değişen kredi
* Faiz oranı % 3 var
* Geri ödeme 1 ile 30 yıl arasında seçin.
* Aylık ve yıllık bir geri ödeme planı arasında seçin.
* Şartlar ve koşullar kredi esneklik.

Tüm bu planları ve daha fazla, lütfen bize ulaşın.

Saygılarımla
Yönetim
63.223.127.100
Diğer Haberler
ÇOK OKUNANLAR
Tüm Hakları Saklıdır © 2004 Deniz Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0544 880 87 87 | Haber Scripti: CM Bilişim