Deniz Ticareti Genel Müdürlüğü, sektörün önünü açacak deniz ticaretinin önündeki engelleri kaldıran bir idari yapı olmasını isterdik. Ama ne yazık ki,akşam yat sabah kalk yeni mevzuat, biri diğerine 180 derece zıt. Sadece acenta vizeleri mi, özel tekne sahiplerine de vize hep bu genel müdürlüğün eseri. Bence kendine iş çıkarmaktan başka işleri yok. Kimlik düzenle ama limanda geçmesin. Şube açacaksın de! Millet sana uysun şube açsın şirket kursun. Sonra irtibat ofisi yeter de! Siz maaşınızı alın sadece gölge etmeyin. Türk Ticaret Kanunu ve Ticaret sicili bize yeter hariçten gazele gerek yok.

Maalesef bizim otorite akşam yatmadan önce ben yarın bir yönetmelik yapayım diyor ve yapıyor. 6 ay uygulama hazırlıkları için süre veriyor. Olmadı hadi bir kıyak daha çekeyim 3 ay daha uzatayım süreyi diyor. Bu arada vatandaş otoriteye güveniyor çünkü diyor ki < koskoca TC nin deniz otoritesi bir acente yönetmeliği çıkardı ve diğer bu konu ile ilgili DTO lardan ve Sivil Toplum Kuruluşlarından görüş alıp çıkarmıştır> diye düşünüyor. Gidiyor yönetmelik şartlarını yerine getirerek acente ve şube açıyor. 9 ay bekliyor. Çünkü koskoca Denizcilik Otoritesine güveniyor. Ama koca otorite maalesef çocuk oyunu gibi
vazgeçtim diyerek başka yönetmelik çıkarıyor. Güvenirliğini artık denizciler düşünsün.Ayrıca DTO ları ve STK ilk yönetmelikte görüş vermedi. Biz nasıl olsa zamanı gelince istediğimiz gibi değiştiriz mi dediler???? Kumanda kimin elinde böylece öğrenmiş olduk. Tek kelime yazıklar olsun.Denizciliğe harcadığım emek haram olsun.

Bu yönetmelik çıktığından beri halen düzeltilmeye çalışılıyor.Bazı görmedikleri şeyler var garip bir durum.İdare acenta müdürleri,yetkili personel vs eğitim , sınav , kurs ve socunda para karşılığı kimlik veriyor ama gel görki bu kimlik kendi idare binasında geçmiyor TC kimlik vs verip ziyaretçi kartı alıp içeri giriyorsunuz ve iş yapmaya çalışıyorsunuz garip bir durum değilmi kendi ile çelişkiye düşmüyormu he bide bunu gündeme getirmeyen VDA'ya sözüm.

Dünyada ticaretin devletten alınan karnelerle yapıldığı ülkelerin Çavuşesku ve Brejnev'le birlikte tarihe karıştığını zannediyorduk, yanılmışız. Her beş yılda bir 5000 TL karşılığında Karne Alma mecburiyeti getirilmesi HÜR dünyada yeri olmayan bir uygulamadır.

Rahmetli ÖZAL şirket kurma işlemlerini kolaylaştırmış ve ticaret yapmak için devletten izin alma mecburiyetini kaldırmıştı.. Şimdi tekrar ticaret için devletten her beş yılda bir 5000 TL vererek karne alınması mecburiyetinin getirilmesi HÜR dünyada başka bir örneği olmayan uygulamadır.

İdare tabiki kural koysun,denetim yapsın, Vergi alsın ancak ,kurallara uyan, vergisini veren bir kuruluştan ayrıca peşin karne parası Ne İçin..
Toplanan bu Karne Paraları Nerede Nasıl Harcanıyor.?
Hangi AB ülkesinde Ticaret yapmak için devletten Parayla karne alınıyor.

&#8220;devlette devamlılık&#8221; Devlet olmanın ana unsurudur derdi büyüklerimiz. Ve de hemen eklerlerdi &#8220;Ancak pekte güvenme bak Sönmez&#8217;in Martı&#8217;nın Um&#8217;un nerede şimdi milyon DWT lik filoları&#8221; diye sorarlardı.
Denizcilik Müsteşarlığı dokuz ay evvel bir yönetmelik yayınladı dedi ki : Bak acente kardeşim sen sadece bulunduğun ilin sınırları içersinde acente hizmeti verirsin, bu işi başka yerde yapacaksan şube açacaksın. Sana altı ay süre veriyorum
Başka şehirde iş yapanlar &#8220;Devlet dedi diye&#8221; Şube açtılar. Kimi gençlerse bir atılım yapabilirmiyiz diye çalıştıkları işyerlerinden ayrılarak borç harç şirketler kurarak yeni oluşumlara giriştiler.
Bu altı ayın sonunda ilk darbeyi gelen üç aylık uzatma ile yediler. Ama idareye hala güveniyorlardı.
Ancak yıkıcı son darbe bu yayınlana yönetmelikle geldi. İş bölgesel oldu !!!!!
&#8220;Devlete güvenip&#8221; bu işe girişenlerin maddi zararları belki bi şekilde karşılanır, ancak Devleti, Devlet görüp de kaybolan inaçlar ;nasıl karşılanacak bunu bilen var ?