Kastamonu'da bulunan bu deniz feneri 140 yıldır Karadeniz'e ışık tutuyor. Kerempe Feneri, Kastamonu’nun Cide-Doğanyurt kara yolu üzerinde, Aydıncık köyü sınırlarında yer alıyor.
Osmanlı döneminde 1885 yılında hizmete başlayan fener, Karadeniz'e açılan ikinci en uç noktada denize 82 metre yüksekliğiyle stratejik açıdan kritik bir yer de bulunuyor.
Denizciler, kayıkçılar ve gemiler 140 yıldan bu yana Kerempe Feneri'nin ışığında yollarına devam ediyor.
SİS DÜDÜK İSTASYONU DA BULUNUYOR
Fenerin bir özelliği de 19'uncu ve 20'nci yüzyıl denizciliğinde çok önemli olan sis düdük istasyonuna sahip olması.
Bu özellik ile sis, yağmur veya kar ile denizde görüş mesafesi düştüğü ve fenerin ışığının görünmediği anlarda sesli uyarı sistemi devreye giriyor.
Aydıncık Köyü Muhtarı Sabri Tekiner, fenerin yıllardır denizcilere hizmet ettiğini söyledi. Fenerin bölge açısından da çok önemli olduğunu belirten Tekiner, "Burası Karadeniz Bölgesi'nin denize açılan ikinci en uç noktası. Yıllardır denizciler, kayıkçılar ve gemiler bu feneri kullanıyor. Kerempe Feneri, 140 yıldır görevini yapmaya devam ediyor." dedi.
ESKİDEN GAZ LAMBASIYLA YANARDI
Fenerin eski bekçisi Mustafa Güler de 4 kuşak fenercilik yaptıklarını, sonra kendisinin emekli olarak bu işi bıraktığını söyledi.
Fenerin Fransızlar tarafından yapıldığını ifade eden Güler, "Büyük dedem 17 yıl, dedem, 43 yıl, babam Hasan Güler 30 yıl, fenercilik yaptı. Ben de 31 yıl görev yaptıktan sonra emekli oldum. Artık emekliyim, bu köyde yaşamaya devam ediyorum." dedi.
Bölgenin önemli bir yer olduğunu belirten Güler, "Burası Kerempe Feneri. Sinop İnceburun'dan sonra ikinci uç burun. Kerempe zaten uç burun anlamına gelen bir kelime. Ondan sonra buraya bu fener yapılıyor. Bu fener 80 saniyede tur yapar, 20 saniyede bir çakar. Eskiden gaz lambasıyla falan yanardı, şimdi elektrikli bir sistemle çalışıyor." diye konuştu.
Kerempe Feneri'nin denizcilere ışık olduğunu dile getiren Güler, "Buradan kayıkla açılan biri gece yolunu kaybediyor, sağa sola giderken fenerin ışığını görüp rahatlıyor, o şekilde karayı buluyor. Yanıma gelip bu olayı anlatmıştı. O zaman 'feneri görünce ışığa doğru gelip kıyıyı buldum, fener sayesinde oldu' demişti." ifadelerini kullandı.
DENİZ HABER AJANSI


































