Yorumlar
"Aykut Erol’dan bilimsel sanrı*" yazısına ait tüm yorumlar
ÇOK OKUNANLAR
“Gemi içinde gemi” konsepti ile MSC Splendida
Dünyada tek! Denizaltı yüzer havuzu intikal seyrine başladı
MSC'den 55 milyon euroluk turizm geliri müjdesi
5. Bosphorus Ship Brokers Dinner, İstanbul’da yapıldı
12345678
Tüm Hakları Saklıdır © 2004 Deniz Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0544 880 87 87 | Haber Scripti: CM Bilişim
Tel : 0544 880 87 87 | Haber Scripti: CM Bilişim
1 mil ( mile ) = 10 gomina = 6080 kadem = 1852 metre
u.yol kpt aydın aydos
üç temel ölçüt sanrı* için:
a. kesinlik
b. düzeltilmezlik
c. yanlışlık
dış gerçekliğe ilişkin hatalı bir çıkarıma dayalı ve başkalarının aksi yöndeki inançlarına ve kesin ve açık ispat ve kanıtlara rağmen sarsılmaz bir şekilde sürdürülen yanlış bir kişisel inanç.
hezeyan, delusion, délire kelimelerinin türkçe karşılığıdır. en azından psikiyatri kitaplarında bu kullanım uygun görülmüştür, halusination (varsanı) karşılığı kullanılmaz. (sanırım bir dönem böyle bir karmaşa olduysa da daha son durum budur)
kısaca, belli bir çağda ve toplumda gerçeğe uymayan, mantıklı düşünceyle veya tartışmayla değiştirilemeyen inançlardır. tabii ki özel durumlarda gerçek, çağa ve topluma göre değişkenlik gösterebilir.
sanrılar en çok sanrılı bozukluklar (paranoya gibi), şizofreni, mani ve organik beyin bozukluklarında görülebilir.
konulara göre ;
büyüklük sanrıları *: peygamber, tanrı, ünlü güçlü bir sanmak kendini.
kötülük görme sanrıları *:izleniyorum, hakkımda kötü şeyler düşünüyorlar, öldürecekler vb.
referans sanrısı: alınma sanrıları
etkilenme sanrısı: vücuduna alet takıldığına ve bunlarla davranışlarının yönlendirildiğine inanmak, tv radyo yoluyla emir yollanıyor vb.
etkileme sanrısı:düşünceleriyle, gizli güçleriyle insanları yönetebildiğine inanmak.
düşünce sokulması: kafama düşüncelerini sokuyorlar.
düşünce okunması:düşüncelerimi okuyorlar, ben herkesin düşüncelerini okuyorum.
erotomanik sanrılar *
küçüklük sanrıları: hiç bir işe yaramam, tamamiyle değersizim.
nihilistik sanrılar:ben yokum, ölümüşüm,organlarım çürümüş gibi.
somatik sanrılar : kanserim, aids hastasıyım gibi. (hipokondriyazis in ilerlemiş formu gibi)
depersonalizasyon
derealizasyon
şeklinde ayrılabilir.
kendisini durmadan bozuk para gibi harcayan kimse,
sevgisini dağıtıp tüketen kimse,
birçoklarıyla ilgilenip herkesle dostluk kuran kimse
hiçbir zaman varoluşsal topluluğa erişemez.
Bu bizim tanıdığımız bilge ve bilgili Aykut KAptan olamazdı,sanki birileri elinden tutmuş zorla tuvale resim yaptırmış izlemi vardı yazıda bu aykut kaptan'ın çizgileri olamazdı.
Denizde hertürlü olasilık vardır kabul de bu olasılığı aynı anda sanki iki geminin köprüüstündeymişcesine açıklamak ancak spielberger'in filmlerinde rastlayacağımız tarzdaydı .
Lütfen meseleden uzaklaşmayalım.Mesele kazanın oluş şekli değil kılavuz kaptan neden gemide değil buna cevap veriniz
Denizcilik camiası bunun cevabını bekliyor.