Milli Klas kuruluşu Türk Loydu Vakfı 54. Genel Kurulu’nu yaptı. GMO listesinden seçilen Mustafa Zorlu'nun başını çektiği ekip, Türk Loydu Genel Kurulu'nda bir anlamda darbe yaptı. Yeni yönetim önümüzdeki hafta için kendi aralarında toplanarak Türk Loydu'nun yeni yönetim kurulu başkanını seçecek.
Türk Loydu yönetiminin belirleneceği Türk Loydu’nun 54. Genel Kurulu Türk Loydu’nun Tuzla’daki binasında yapıldı. Vakıf resmi senedi gereği yönetim ve denetim kurulu üyelerinin belirleneceği seçimler dün yapıldı. Genel Kurula AK Parti Kars Milletvekili Ahmet Arslan, Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı Deniz ve İç Sular Düzenleme Genel Müdürü Cemalettin Şevli, Eski Denizcilik Müsteşarı Hasan Naiboğlu, Şehir Hatları Genel Müdürü Süleyman Genç, Deniz Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Metin Kalkavan, TOBB ve DTO Başkan Vekili Halim Mete, Ord. Prof. Teoman Özalp başta olmak üzere sektör temsilcileri ve akademisyenler katıldı.
Genel Kurulun açılış konuşmasını geçtiğimiz dönem Türk Loydu’nun Yönetim Kurulu Başkanı olan Prof. Dr. Tamer Yılmaz yaptı. Yılmaz konuşmasında özellikle IACS üyeliği için yapılan denetimlerden başarıyla geçtiklerini vurgulayarak, Türk Loydu’nun son dönemde yaptığı çalışmalar hakkında açıklamalar yaptı.
Sektörde kriz yaşanıyor olmasına rağmen Türk Loydu’nun büyümesini sürdürdüğünü ifade eden Yılmaz, IACS ve EMSA üyelik sürecinde gelinen nokta hakkında bilgiler aktararak “ IACS ve EMSA üyelikleri için gerekli denetimlere tabi olan Türk Loydu, bu denetimlerden alnının akıyla çıkmayı başarmıştır” dedi.
Tamer Yılmaz’ın ardından kürsüye gelen İMEAK DTO Yönetim Kurulu Başkanı Metin Kalkavan da konuşmasında özelikle Türk Loydu’nun bağımsız bir kuruluş olması gerektiğini vurguladı ve Gemi Mühendisleri Odası’na atıfta bulunarak şu anda bir kurumun bir kurum hakkında karar vermesini doğru bulmadığını belirtti. KalkavanTürk Loydu’nun bir anlamda bağımlı hale geldiğine dikkat çekti. Metin Kalkavan’ın ardından da AK Parti Kars Milletvekili Ahmet Arslan bir konuşma yaptı.
Türk Loydu’nun genel kurul delegesi ve aynı zamanda eski genel müdürü Şevki Bakır’da konuşmasında birlik ve beraberliğe dikkat çekerek, Türk Loydu’nun bağımsız olması gerektiğinin altını çizdi. Şevki Bakırcı şöyle konuştu: “29 Nisan 2011 tarihinde yapılan Genel Kurul’da Yönetim Kurulu büyük ölçüde değiştiği gibi Yürütme Kurulu’nun da buna bağlı olarak değişmesi ve ardından gelen profesyonel kadrodaki yönetici değişiklikleri IACS üyelik denetimini bir yıl geciktirmiştir. Oysa şimdi IACS üyelik sürecini tamamlamış bir klas kuruluşu olarak büyüme hedeflerini konuşuyor olacaktık. Henüz denetim süreci başarıyla tamamlanmadan ve nasıl sonuçlanacağı belli olmadan bugün de yeni bir yönetim değişikliğiyle karşı karşıya bulunmaktayız. Bugün itibariyle İktisadi İşletme yani ‘’İcra Organı’’ düşmüş oluyor. Hem başkanı hem de başkan yardımcısı aday bile olamıyorlar. Dikkatinizi çekmek istiyorum; IACS üyeliğine müracaat ettiğimiz tarihten bugüne kadar geçen iki buçuk sene içinde üçüncü yönetim değişikliği. IACS ve AB EMSA açısından Türk Loydu’nun tarafsız ve bağımsızlığına yönelik sorunları daha şüpheli hale ve sorgulayıcı hale getirmez mi? Bu gidişten nasıl bir başarı bekleyebiliriz ki?”
Şevki Bakırcı açıklamalarına şöyle devam etti.: “2001 ve 2003 yıllarında başlayan uygulamayla Türk Loydu giderek GMO Yönetiminin vesayeti altına girmeye başlıyor. Sanki bu durum diğer kuruluşların ve sektörlerin sahiplenme duygularını incitmeye başladığını görür gibiyim. Dışarıda bir irade Türk Loydu’nun hangi süreçte olduğuna bakmadan, özellikle Yönetim Kurulu Başkanı üzerinden, istediğim zaman değiştiririm sizde genel kurulda bunu onaylarsınız diyor. Artık Türk Loydu Genel Kurulu’nda yapılan seçimler formalite haline dönüşüyor. Genel Kurul Yönetim Kurulu'nun performansını değerlendiremiyor, Performansı değerlendirilemeyen Yönetim Kurulu, profesyonel kadronun performansını nasıl değerlendirebilecek? Hatta daha vahim bir riske örnek verebilirim, gelecek sene yapılacak GMO seçimlerinde yönetim değişirse, bugün seçilecek Yönetim Kurulu görev süresinin yarısını bile tamamlamadan büyük ihtimalle değişeceği bir durum ortaya çıkacak. DNV’nın şu ifadesini takdirlerinize sunuyorum. Mevcut durumda ortaya çıkan tarafsız ve bağımsızlıkla ilgili sorunlara ek olarak değişen ekonomik ve teknik koşullar ile gelişen sektörel durumlar dikkate alınarak 1985 yılında hazırlanan Türk Loydu Vakfı Resmi Senedi’nin yeniden düzenlenmesinde büyük yarar vardır, aynı zamanda zorunluluk da vardır”.
Şevki Bakırcı konuşmasının son bölümünde Türk loydu’nun Gemi Mühendisleri Odası Yönetiminin vesayetinden kurtarılması gerektiğine dikkat çekti ve "Türk Loydunun sorunu yapısaldır, Türk Loydu’nun sorunu zihinseldir. Artık, sorunlarımızla yüzleşme zamanı gelmiştir. Sorunları tartışmalıyız ve çözmeliyiz, şimdi çözemezsek başka ne zaman çözeceğiz. Gemi Mühendisleri Odası Yönetiminin vesayetinden Türk Loydu kurtarılmalıdır. İki buçuk senede üçüncü yönetim Kurulu Başkanı değişikliği kurumsallaşamamanın önemli bir göstergesidir. Bugün, klas faaliyeti süreçlerinde etkili görev almadan, sadece 8 yıllık Gemi İnşa Mühendisi olduğu için veya Üniversitede akademisyen olduğu için klas kuruluşunun icra komitesinde görevlendirme yapılmadığı internet ortamında bile IACS üyeleri incelendiğinde rahatlıkla görülebilecek bir hususdur. Bu şartlarda göreve gelen arkadaşların elinden gelen gayreti gösterdiklerinden ve göstereceklerinden eminim, ama göreve getirilenlerin elinden gelen gayreti göstermeyle Türk Loydu artık bir yere taşınamaz, diğer klaslar gibi elinden gelenleri göreve getirecek bir sisteme ihtiyaç vardır.Yani, ABS nasıl yönetiliyorsa, LR ve DNV nasıl yönetiliyorsa Türk Loydu da öyle yönetilmelidir” diyerek sözlerini tamamladı.
Yeni yönetim belirlendi
Konuşmalardan sonra Genel Kurulda yapılan seçimlerde önümüzdeki dönem Türk Loydu’nu yönetecek isimler şu şekilde belirlendi:
Mustafa Zorlu
Bülent Alnıaçık
Nuri Uygur
Alper Kaya
İsmail Cengiz Ünlü
Halim Mete
Celal Çiçek
Erhan Tuncay
Atilla Aksoy
Yeni yönetim kurulu görevlendirmesini önümüzdeki günlerde bir araya gelerek yapacak.
